Bilindiği gibi, 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsili Usulü hakkında kanun 62 ve izleyen mad. hükümlerine göre amme borçlusuna ödeme emri tebligatı yapıldıktan muayyen bir süre sonra amme borçlusunun banka hesaplarına elektronik vergi hacizleri uygulanmaktadır. Ödeme emri tebliğ edilmemiş ise e-haciz yapılması olanaksızdır. 

Beklenen 7143 sayılı yeni af Yasası Resmi Gazete’nin 18.05.2018 gün ve 30425 sayılı nüshasında yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu aşamada vergi daireleri hazırlık ve dilekçe kabulü ile ilgili hazırlıklar yapmaktadır. Bu Yasaya göre müracaatta bulunup borçlarını taksitlendirenler yönünden e-haciz yapılamaz. 

Bilindiği gibi,  vergi daireleri tarafından  3.şahıslar nezdinde  hak, menkul veya diğer alacak hacizlerin 6183 sayılı kanunun 79.maddesi kapsamında haciz bildirileri  ile haczedilebilmektedir.  Doğal olarak yürürlüğe giren yeni  7143sayılı yasa kapsamında borçlarını yapılandıran  mükelleflerin 18/05/2018 tarihinden  sonra 3.şahıslar nezdinde önceden konulmuş alacak  hacizlerinin  kaldırılması  gerekecektir.  Aksi takdirde pek çok iş adamı, sanayici, tüccarın karşı  firmalardan olan  alacakları tahsil edilemez hale gelecektir.  Bu konu son derece önemli  bir konu olup,  bu nedenle  sıkıntı   çeken ve alacağını  tahsil  edemeyen  birçok mükellef mağdur durumdadır. Doğal olarak  7143 sayılı yasa sonrası  borçlarını  yapılandıran  mükelleflerin   bu konuyla ilgili  vergi dairesiyle görüşüp hacizleri kaldırmaları  gerekecektir. 

Vergi, SGK ve diğer mali mükellefiyetlerle ilgili yeni vergi affı yasa tasarısı öncesi konulan e-hacizlerin kaldırılması, yapılan icra haciz işlemlerin durdurulması gerekmektedir. Buna göre;

a-    Vadesi 30.03.2018 tarihi itibari ile olan bütün vergi, SGK borçlarının yapılandırılması yasa teklifi kapsamında bulunduğu için vergi dairelerinin borçlu mükelleflerinin banka hesaplarına e-haciz uygulamaması gerekmektedir. 

b-    Araçlar üzerine konulan hacizlerin ve özellikle yakalama ve bağlamalı hacizlerin kaldırılması ve araçların sahiplerine iadesi gerekir. 

c-    Bankalarda e-haciz nedeni ile bloke edilmiş paraların blokelerinin kaldırılarak mevduatın serbest bırakılması gerekmektedir. 

d-    Menkul ve gayrimenkuller üzerine konulan e-haciz ve diğer hacizlerin yeni mali af yasasına göre yeniden yapılandırmaya göre düzenlenmesi gerekir. 

e-    Amme borçlusu mükelleflerin yeni yapılandırma af yasa tasarısına göre taksitlendirilen borçlarla ilgili yapacağı ödemelere göre içerideki kısmen çözülebilecek menkul veya gayrimenkul hacizlerinin kısım kısım çözülmesi gerekir. Burada yapılan ödemenin toplam borca oranlanması suretiyle kısım kısım hacizler kaldırılır. 

f-    Vergi borcu nedeni ile mükelleflerin banka çalışmaları, kredi talepleri yeterince negatif yönde etkilenmiştir. Bankacılık sektöründen kredi talebinde bulunacak bir çok mükellefin yapılandırma sonucunda banka çalışmaları yeniden düzenlenmiş olacaktır. 

g-    Pos cihazları, pos hesapları, kredi kartı hesapları, negatif hesap vb. kredi potansiyelleri vergi borcundan etkilendirilmeden vergi yapılandırması sonrası mükelleflerin zedelenen kredi itibarları ihya edilmelidir. 

h-    6183 sayılı yasanın 79.maddesine göre konulan  hacizlerin de öncelikle kaldırılması  gerekecektir. 

i-    Sonuç olarak, vergi affı yasa tasarısı öncesi ve son günlerde giderek kötüleşen piyasa koşulları nedeni ile vergi hacizlerinin, e-hacizlerin vergi mükellefleri üzerindeki olumsuz etkileri düzeltilerek ortadan kaldırılmalıdır. 

j-    Yasalaşmış olan 7143 sayılı yeni mali af yasa tasarısının başarı ile uygulanabilmesi için bu yasaya göre mükelleflerin yasadan faydalanmaları yetmediği gibi temel koşul “ödemeye” bağlandırılmıştır. Maliye Bakanlığı’nın süratle yasayla ilgili mükellefleri aydınlatması özellikle birikmiş borçlarla ilgili ve matrah arttırımı ve ayrıca yurtiçi, yurtdışı kaynakların yeniden ekonomiye kazandırılması konusunda tanıtım toplantıları, panel, broşürler …. gibi araçlarla yasayı bütün topluma aydınlatması, açıklaması gerekecektir.

k-    Öte yandan, vergi yargısında ihtilafı olanlar davanın durumuna göre davadan vazgeçip, buna göre yapılandırma talebinde bulunabileceklerdir. (7143 sayılı Yasa mad. 3)  Davadan vazgeçmemiş ise yapılandırmadan veya aftan söz edilemez. Dava devam ederken ödeme yapanlar ise bu ödeme miktarlarını nihai sonuca göre  mahsup ettirebilirler. Davadan vazgeçen taraflarla ilgili herhangi bir ücreti vekalet veya Yargılama harcı tahsil edilmez.  

l-    7143 sayılı yasanın 5/9 mad. hükmüne göre matrah artırımı açısından gelir, kurum, KDV,ve stopaj yönünden artırım yapanlar arttırdıkları tutarları vergi dairesine veya bankaya ödemek zorundadırlar. Aynı şekilde yasanın 5/9 mad. hükmüne göre matrah artırımı yapacak olanların sahte fatura düzenleme fiili nedeni ile haklarında VTR veya VİR  olmaması gerekir. Keza, devlete karşı işlenen suçlar, kara para aklama, yasak faaliyetler, terör suçluları, VUK 359, hakkında ilişiği veya suçlaması bulunanlar matrah artırımında bulunamazlar. Konu ile ilgili vergi dairesinden artırım öncesi bilgi edinilmesinde yarar vardır.

m-    Matrah artırımı yaparak talebi kabul edilenler için artırımın yapıldığı 2013-2017 yılları için arttırılan vergi türleri itibari ile vergi incelemesi yapılamaz. Ancak bu yıllar ile ilgili bazı özel durumlarda vergi incelemesi gündeme gelebilir. Matrah artırımı yapılan yıllarla ilgili ticari defter ve belgelerin saklama ve ibraz yükümlülüğü devam eder. 

n-    Vergi aslı 100 TL ve ayrıca fer’i leri ile beraber 200 TL yi geçmeyen kamu alacakları silinecektir.

o-    Vergi dairesi ile ihtilaflı olan kimselerin vergi mahkemesinden veya ilgili mercii sine göre davasını geri çekmesi halinde 7143 sayılı yasadan faydalanabilecektir. Bu gibi durumlarda davacı mükelleflerden mahkeme masrafı, yargılama gideri ve avukatlık ücreti alınmaz.