İnsanoğlu ister; makamı olsun, milyonları olsun, yatları olsun, katları olsun, bağları olsun, bahçeleri olsun ister...

İstedikçe ister, sahip oldukça daha çok sahip olmayı ister. Sahip olmak, hükmetmek, tüketmek ister insanoğlu...

Durmadan istemek, vermeden sahip olmak, paylaşmadan hükmetmek biraz da bir hastalık halidir...

Oysa ki, aynı anda aynı coşkuyu paylaşmak, aynı duyguları iki ayrı gönlün derinliklerinde yaşamak, birlikte ağlamak ve birlikte gülmektir mutluluğun zirvelerine çıkmak...

El ele yürüdüğün sevgiliyle aynı bulutun yağmur damlalarında ıslanmaktır aşk. Aşık olmak insan olmaktır. Yaradanın aşkıyla yanıp kavrulmak, yaradılanı yaradandan ötürü sevmekse en büyük aşktır...

Kapıda seni uğurlayan ve kapıda seni karşılayan olmasıdır mesut bahtiyar olmak...

Bir başka insanın gözlerinin içinin gülmesine katkı vermektir hayatın anlamı...

Zalime dur diyebilmek, mazlumun yanında durabilmektir anlamı hayatın...

Milyonlara sahip olmak değildir zenginlik. Zenginlik ihtiyaç sahibiyle paylaşabilmendir; senin varlığını ve onun yokluğunu...

Derdini paylaşabileceğin annenin, sana yol gösterecek babanın, sığınacağın limanın kardeşin, gönlüne huzur ve güven veren eşinin, geleceğin çocuklarının, hasbihal edebileceğin akrabaların ve  dostlarının, hayallerinin, özgürlüğünün olması, derin bir nefes alıp verebilmen ve ağzının tadı olması tüm iyiliklerin, güzelliklerin sende var olması, uzun lafın kısası senin en zengin ve en mutlu insan olman  demektir...

Av. Halil Sarı.