Boşanma davalarında ispat açısından sunulan dosyaya delillerin ne şekilde elde edildiği noktası delillerin geçerliliği açısından önem kazanmaktadır. Toplanan delillerin hukuka uygun olması gerekmekte olup, aksi halde tarafların özel hayatının afişe edeceği ve gizlilik kurallarını bertaraf edeceği açıktır. Şöyle ki, örneğin aldatmaya dayalı açılan boşanma davasında mahkemeye sunulan gizli çekim video ve ses kayıtları kişilerin özel hayatlarının gizliliğini ihlal ettiğinden hukuka aykırıdır, ancak sunulan fotoğraflar delil olarak kabul edilebilecektir. Aynı şekilde sosyal medyadaki paylaşımlar, fotoğraflar, yazışma ve konuşmalar hukuka aykırı elde edilmedi ise delil sayılabilecektir. 

Aile mahkemelerinde telefon kayıtlarının delil olup olmayacağı hususuna gelirsek; boşanma davalarında delil olarak sunulmak üzere telefon kayıtları ve mesaj dökümlerinin tedarik edilmesi mümkün değildir. Şöyle ki, mahkeme aracılığı ile gsm operatörlerinden mesaj ve konuşmaların ancak saatleri ve sıklıkları istenebilir ve bu veriler mahkemeye delil olarak sunulabilir. Örneğin geç saatlerde sık sık aynı kişiyle telefon görüşmesi yapılması zinaya ilişkin delil olarak mahkemeye sunulabilir.
Ancak mesaj döküm ve içerikleri ilgili operatörlerden tedarik edilemez, delil olarak sunulamaz. 

Bununla beraber eşlerin birbirlerinin şifrelerini bildiği ve birlikte kullandıkları pc ve bilgisayarlardan alınan deliller hukuka uygun elde edildiğinden boşanma davalarında delil sayılabilir. 

Tüm bunların yanında tanık delili boşanma davalarının en önemli delillerindendir. Tarafların evliliğini bilen, geçimsizliklerine yahut boşanma sebeplerine birebir şahit olan kişilerin mahkemede dinlenmeleri davayı kanıtlamak açısından en büyük delil olacaktır. Boşanma davalarında davanın ispatı çok önemli olduğundan tanık delili de en çok başvurulan delillerdendir.