Avukat yaşadığı olayı şöyle anlattı:

 

Yahu bu nasıl iş? Su illet İkbal Adliyesinde asansör beklerken duruşma kaçırma ihtimalime binaen evden çok erken cıktım. Yağmur ve kaza trafiği felç etmiş. Adliyeye ulaştım. Saate baktım "oh be! 15 dakika var duruşmaya" dedim.

 

Asansöre baktım, kuyruk…

İlk asansör zemine yakın; 11 kat yürümeyeyim dedim. Asansörde kaldık!

Duruşma saati:10:15. Salonun önüne gittiğimde saat: 10:17. Dosyayı almışlar. Hatta bir sonraki dosyayı bile bitirmişler. "El insaf, 2 dakika ya" dedim. Heyet bekleyecekmiş, avukat hanım beklememiş (söylenen bu).

Mazeret yoksa 5_10 dk. Muhakkak bekler, hatta bana ulaşan olmasa bile telefonunu bulur ararım ben meslektaşlarımı.

Hatta karnım burnumda öğleden sonraya kadar hakimi bekletmek için nasıl çabaladığımı unutmam.

'Aman ne iyiyim' demek için anlatmıyorum bunları. Bence yapılması gereken bu. Belki biraz eksik, belki de biraz fazla. Ama ben hep aksi tutumla karşılaşıyorum son zamanlarda. Benden de bir canavar yaratacaklar. Demedi demeyin!

hukukihaber.net