Meslek hayatımın en zulüm gününü bugün yaşadım desem yeridir. Bundan yaklaşık 6 ay kadar önce, annem aradı ve yazlıktan bir komşusunun hukuki sorunları olduğunu ve danışacak bir avukata ihtiyaç duyduğunu söyledi.

Bana sormadan numaramı vermek istememiş. Verebilirsin dedim. Emin misin dedi? Neden ki diye sorduğumda yaşadıkları birkaç olaydan bahsederek biraz problemli olduğundan bahsetti.

Dedim sorun değil, arasın. Hay demez olaydım… Teyze beni aradı. Başladı anlatmaya; Eşimden kalma eski model 3-5 bin lira değerinde bir arabamız vardı. Uzun yıllardır da kapının önünde yatıyor, çalışmıyordu. Bir gün baktık, yerinde yoktu. Çalınmış olabileceğini düşündük, peşine düşmedik. Meğer büyük oğlumun borçlarından dolayı alacaklılar haczedip yeddiemine kaldırmışlar. İcra Müdürlüğü’nden de bir evrak geldi bugün. 13.000 TL yeddiemin ücreti istiyorlar…

Dedim gelen evrakı görmem lazım. Bana mail, faks, whatsapp bi şekilde atabilir misin? Dedi atamam. Dedim anlayan birinin yanına git o atsın, dedi yok öyle biri. Dedim o zaman evrakı bana getirmeniz gerek, bu tür işler sürelidir, kaçırmamak lazım süreyi. Dedi ben gelemem. Dedim teyze kusura bakma, sen gelemezsen ben oraya hiç gelemem. (Bu arada yaz kış yazlıkta kalıyor. Gidiş geliş en az 100 km mesafe)

Yok mu başka oğlun falan diye sordum? Var ama ilgilenmiyor bunlarla dedi. Bu tür şeyler ihmale gelmez, en kısa zamanda gelen evrakı görmem gerek, deyince, 2 gün sonra oğluyla beraber büroya geldiler. Gelen evrakı inceledim. Baktım, yeddiemin, mirasçı sıfatı ile aracın tüm hissedarlarına takip başlatmış. Hemi de ilamlı…

İcra Müdürlüğü bilirkişiye yeddiemin ücretini hesaplatmış, bilirkişi raporunu da ilam niteliğinde belge sayarak ilamlı takip başlatmış…

Dedim garanti veremem, ama kuvvetle muhtemel bu icra emrini iptal ettiririz. Yeddiemin bu kez size ödeme emri gönderebilir, ona da süresinde itiraz edersek, itirazın iptali davası açıp lehine sonuçlandırmadan, yeddiemin bu parayı sizden talep edemez. Dediler ne yapmamız gerek? Dedim vekaletname çıkaracaksınız. Sordular bize maliyeti ne olur diye…  

Baktım durumları iyi değil. Vicdanım da el vermedi. Emek, mesai harcayacağım bir yandan.  Dedim yaklaşık 300,00 TL dava açılış masrafı var. Masraflar da dahil 1.000,00 TL hazırlarsanız açarım davanızı. Gidip vekaletname çıkarıp bana bıraktılar. Ertesi gün oğlu gelip 100 Dolar getirdi. Üstünü de haftaya getiririm dedi.

Durumlarını bildiğimden, müsait olunca verirsiniz sorun değil dedim. Neyse tespit edebildiğim  tüm hukuka aykırı durumları dilekçeme yazıp davayı açtım. 100 Dolar yetmeyince üzerini de cebimden tamamladım. Hakim icra dosyasını celbetti. Yaklaşık 1,5 ay sonra evrak üzerinden icra emrinin iptaline karar verdi. Teyzenin oğlunu aradım, kararın bir suretini gönderdim. Bundan sonraki olası süreç hakkında da kendisini bilgilendirdim. Dedi size ödeme yapamadım, bana hesap numaranızı gönderin, hafta içi göndereyim. Olur deyip banka hesap bilgilerini verdim. Bir hafta geçti gelen giden yok.

Bir ay geçti, arayıp hatırlatayım dedim, numaramı reddedilecek çağrılar listesine eklemiş, ben arar aramaz meşgule atıyor devamlı. Sağlık olsun dedim, üstüne de sünger çekip unuttum gitti… Aradan yaklaşık 6 ay geçti. Haldır haldır dilekçe yazma telaşında olduğum bir esnada, ofise telefon geldi. Arayan teyzeydi. Başladı konuşmaya; Avukat bey araba hala yeddieminde, ben hala borçlu görünüyorum. Araç orda kalmaya devam ettikçe benim borcum da artıyor. Size güvendik, arabayı ordan çıkaracaktınız çıkarmadınız vs vs…

Dedim teyzecim sana da iyi günler. Sen arayınca ben de düşündüm ki kusura bakma, o kadar uğraştın, bizi idare ettin, sana da mahcup olduk. Senin şu vekalet ücretini gönderelim falan diyeceksin ama sen bana sitem etmek için aramışsın anlaşılan. Dedi ben 100 Dolar para verdim. Dedim verdin de dava masrafı 320,00 TL tuttu. Üstünü ben cebimden tamamladım. Sen bizden para istemediğini söylemiştin dedi. Dedim yok teyze, para falan istemiyorum sizden, ben helal ettim.

Teyze: Sen de ikide bir para mevzusunu açıyorsun. Biz sana vekalet çıkardık, notere de 100 Lira verdik. Boşuna mıydı o para? Dedim teyze dava için kullandım vekaletnamenizi. 13.000,00 TL borçlu olmaktan kurtuldunuz. O vekaleti çıkarmadan olmazdı. Vekaletin benim için işi bitti. Ne demek işi bitti? 100,00 TL verdim ben ona boşuna mı verdik yani?

Teyze boşuna mı oluyor izah ettim ya? Araba hala yeddieminde. Arabayı alacaktın ordan. Sana güvendik de hata mı ettik… Teyzeciğim ben sana arabayı çıkarma gibi bir taahhütte bulunmadım. Büyük oğlunun borcundan dolayı araç hacizli. Tamam sizi yeddiemin borcundan kurtardım da oğlunun borcu var. Adamlar satış avansı da yatırmış, haciz de düşmüyor. Arabayı  alabilmek için ödenmesi gereken bir yeddiemin ücreti de var.

O ödenmedikçe yeddiemin hapis hakkını kullanabilir vs vs anlattım anlatmasına da dinleyen kim… Dedi ne yapacağız peki? Dedim ben bundan sonrasıyla ilgilenmiyorum. Aracı yeddieminden çıkarırım diyen biri varsa verin ona vekalet o ilgilensin. Dedi seni azil mi edeceğiz? Dedim hiçbişey bilmiyosun ama azli öğrenmişsin maşallah (Tabi içimden)

Dedim azle gerek yok. Çok istiyorsan da azledebilirsin sorun değil. 100 Lira verdik o vekalete, madem yapmayacaktın neden yarım bıraktın?

Dedim teyzeciğim, bana vekalet çıkarınca ömür boyu hayrına senin tüm hukuki işlerini takip mi etmem gerekiyor? Vekaleti kullandım, gitti. Ne demek kullandım gitti? 100 TL senin için az para olabilir ama benim için büyük para…

Allah’ım sana geliyorum (İçimden) Yüzüne de kapatamıyorum, yakışmaz…

Dedi evrak sende, biz nasıl işi başkasına vereceğiz? Dedim teyzeciğim oğlunu gönder alsın evrakını. Dedi oğlum yok. Sen getir. Dedim kusura bakma benim o kadar vaktim yok. Gelip alsın, geç de olsa ben beklerim. Dedi oğlum yok evde. Dedim gelmeyecek mi? Dedi bilmiyorum.

Nereye gitti diye sordum. İşe gidiyor, geç geliyor görmüyorum dedi. Dedim teyzeciğim gerekirse hafta sonu da gelir büroya beklerim, gelsin benden alsın. Yaklaşık 1,5 saat sürdü konuşmamız. Ömrümden ömür gitti desem yeridir. Sonuç olarak; Tek kuruş menfaatim olmadan, üstüne üstük cebimden de masraf etmeme rağmen,  kötü olan ben oldum. Şimdi gidip sorsanız, benden kötüsü de yoktur onun gözünde. Bu tür müvekkillerle karşılaşınca, insan meslekten de hayattan da soğuyor…


hukukitavsiyeler.com