Strasbourg Mahkemesi, Fransa'da savcıların doğrudan Adalet Bakanlığına, yani yürütmeye bağlı olduğunu, bu nedenle "taraf" olduklarını ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gereği bireylerin tutuklanmasına karar veremeyeceğine hükmetti. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, yakalanan veya tutuklanan herkesin hemen bir yargıç önüne çıkarılmasını şart koşuyor.

Uyuşturucu trafiğiyle ilgili bir davada soruşturma sırrına aykırı davrandığı gerekçesiyle savcılık tarafından gözaltına alınan ve makul bir sürede yargıç önüne çıkarılmayan France Moulin adlı Fransız avukat, bu durumun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin özgürlük ve güvenlik hakkıyla ilgili maddesine aykırı olduğunu savunarak Strasbourg Mahkemesine başvurmuştu. AİHM'nin gerekçeli kararında, "tutukluluk konusunda karar ve kontrol ile temel hakların korunmasının savcıların işi olmadığına" vurgu yapıldı.

Fransız yargı ve hukuk dünyası tarafından "olağanüstü önemli" nitlenen karar, yargı reformu kapsamında sorgu hakiminin statüsünü değiştirip savcılara daha fazla yetki tanımak isteyen Fransız hükümeti açısından hezimet anlamına geliyor. Fransız Adalet Bakanlığı, karar sonrası açıklama yaparak AİHM'nin analizini paylaşmadığını ve kararı temyize götüreceğini duyurdu. AİHM'nin temyiz başvurusuna olumsuz yanıt vermesi halinde Fransız hükümetininm 2011 yılı içinde yürürlüğe koymayı hedeflediği yeni yargı reformunu gözden geçirmesi gerekecek.

Kararın ülkede son aylarda gündemden düşmeyen siyasi yolsuzluk olaylarında savcıların rolüyle ilgili tartışmayı alevlendireceği yorumları da yapılıyor. Cumhurbaşkanı Sarkozy ve hükümeti, yolsuzluk iddialarıyla ilgili bazı kovuşturmalara, kendilerine yakın olduğu söylenen savcıları görevlendirmekle itham ediliyor.





NTV