Türk Hava Yolları'nın (THY) Tekirdağ uçağının inişi sırasında meydana gelen kazada ilk yardım protokolünün gerektiği şekilde uygulanmadığı belirtilen raporda, kazanın daha büyük çaplı olması halinde vahim sonuçlar meydana gelebileceği belirtiliyor.

Tekirdağ adlı uçak, 25 Şubat 2009'da Schiphol Havalimanı'na inişi sırasında, yükseklik göstergelerindeki arıza nedeniyle piste çarparak ikiye bölünmüştü. Kazada, pilotlar dahil 9 kişi hayatını kaybetmişti.

Kazaya ilişkin iddialar Amsterdam Medisch Centrum (AMC) Travma Bölümü Uzmanı Dr. Ingri Postma tarafından araştırıldı.

Uygun sedye sorunu
Araştırma sonuçlarını aktaran rapora göre, kazadan yaralı olarak kurtulan 121 kişiye yeterli müdahale yapılamadı. Örneğin, kaza sonrası birçok yaralı için boyun ve omuriliğe uygun sedye kullanılmadı.

İlk yardım protokolüne göre, sert çarpmaların yaşandığı kazalar sonrası yaralıların, omuriliğin korunması amacıyla, çapraz şekilde konulacakları sedyeyle taşınması gerekiyor. Ancak bu tip sedyeler, THY uçağından sağ kurtulan yaralılardan sadece yüzde 25 için kullanıldı.

Postma'nın raporuna göre, kaza sonrası yaralılara ultrason, röntgen, ekokardiyografi ve diğer tıbbi taramalar yeterli düzeyde yapılmadı. Uluslararası protokollere göre, kazadan yaralı olarak kurtulanların tamamına bu taramaların yapılması gerekiyor. Fakat Schiphol'deki kaza sonrası THY yolcularının sadece yüzde 70'ine bu testler uygulandı.

Kurallar gereği, kazadan bir gün sonra tüm yaralıların, kaza sırasında alınan ancak fark edilemeyen bir travma olup olmadığının belirlenmesi için kapsamlı kontrolden geçirilmesi gerekiyor. Hollandalı uzmana göre, THY uçağından kurtulan yararlılar üzerinde bu kontrol de yeterince uygulanmadı. Yaralıların sadece yüzde 65'i kapsamlı kontrolden geçirildi.

Bir başka ciddi hata da yaralıların hastanelere taşınmasında yaşandı. Kaza bölgesi civarında 25 kilometrelik alandaki hastanelerde yeterli kapasite varken, Türk yolcular 50 kilometre uzaktaki hastanelere taşındı.

'Kazanın boyutu büyük olsa...'
Ingri Postma raporda, "Eğer kazanın boyutu büyük olsa, çok daha kötü sonuçlar meyana gelebilirdi" görüşüne yer verdi.

Hollanda Güvenlik Araştırma Konseyi'nin araştırmasında da kazaya müdahale sırasında çok fazla eksiklik bulunduğu vurgulandı.

Konsey, THY uçağının düşmesi sonrasında iletişim, kaza yerine ulaşma ve kurbanların kayıtları konularında yetersiz kalındığını açıkladı.

AMC Travma Uzmanı Ingri Postma, düşen THY uçağı ile ilgili elde ettiği bulgular ışığında yeni bir "acil müdahale protokolü" hazırladı.

Bu protrokol, ilk aşamada Amsterdam Özgür Üniversite ve AMC gibi travma bölgesi hastanelerinde uygulamaya konacak.

İstanbul-Amsterdam seferini THY'nin 1951 sayılı Tekirdağ uçağı, 25 Şubat 2009'da Schiphol Havalimanı'ndaki Polderbaan pistine inişi sırasında düştü.
İnişe geçen uçağın "altimetre" adı verilen yükseklik gösterge cihazındaki arızayı fark eden pilot son anda yükselmeye çalıştıysa da, kuyruk kısmı piste çarpan uçak ikiye bölündü.

Kazada pilotlar da dahil 9 kişi yaşamını yitirdi, 121 kişi ise yaralı olarak kurtuldu.


Yusuf Özkan / Lahey - BBC Türkçe