Anayasa Mahkemesi bugün Muhammed Mursi'yi kendisine karşı sürekli bir saldırı kampanyası yürütmekle suçladı.

Anayasa mahkemesinin sözcüsü Mahir Sami tarafından yapılan açıklamada "Bu mahkemenin üyelerine acı veren hakikaten üzücü olay, bu cumhuriyetin başının Anayasa Mahkemesi'ne karşı sürekli bir saldırı kampanyasına girişmiş olmasıdır" denildi.
Mursi Cuma günü yaptığı bir konuşmada mahkemeyi resmen açıklanmadan kararlarını sızdırmakla suçlamıştı.

Açıklamada, bunun çok tehlikeli bir suçlama olduğu kaydedilerek, "Cumhurbaşkanı'ndan bu suçlaması konusunda kanıt göstermesini istedik, ama yanıt gelmedi" denildi.

Anayasa Mahkemesi'nin açıklaması sadece cumhurbaşkanına değil kendisine yönelen diğer eleştirilere de cevap niteliğindeydi.

Açıklamada, mahkeme mensuplarının belli siyasi eğilimlerden ya da eski rejimin yandaşları arasından seçildiği yolundaki bazı eleştirilerin de doğru olmadığı kaydedildi.

Mursi'nin kendi yetkilerini artıran ve yargı denetimi dışında bırakan kararnamesi yargının tepkisine yol açmıştı.

Mısır Cumhurbaşkanı, bir bütün olarak yargıdan övgüyle bahsetmekle birlikte, yargı içinde yolsuzluğa bulaşmış unsurlar bulunduğunu bunların ayıklanacağını söylemişti.

Mücadele aslında Mursi'nin yemin ederek göreve gelmesinden önce başlamış, Anayasa Mahkemesi İslamcıların ağırlıkta olduğu parlamentonun lağvedilmesine yol açan bir karar vermişti.

Tahrir'de eylem sürüyor
Mursi'nin yetkilerini artıran genelgeye karşı dün başta Tahrir Meydanı olmak üzere ülkenin birçok yerinde protesto gösterisi düzenleyen muhalifler, genelge çekilene kadar mücadele etmeye ant içti.

Tahrir meydanında dün geceyi kamp kurarak geçiren bir kısım gösterici eylemlerini sürdürüyorlar.

Bu sabah Kahire'deki ABD büyükelçiliğinin bulunduğu Simon Bolivar meydanında da bir gösteri yapıldığı ve bazı çatışmalar yaşandığı bildiriliyor.

Mısır resmi haber ajansı MENA olaylarda 18 kişinin tutuklandığını bildirdi.

Dünkü gösterilerin en büyüğü başkent Kahire'deki Tahrir Meydanı'nda gerçekleştirildi.

Gösteri gece boyunca devam ederken meydan çevresinde polisle göstericiler arasında çatışmalar da sürdü.

Başta Kahire olmak üzere ülkenin birçok kentinde gerçekleştirilen gösterilerde Mursi'nin yetkilerini artıran ve anayasa meclisini yargı denetimi dışında bırakan kararnamesi protesto ediliyor.

Söz konusu kararname, Mursi'nin kararlarını mutlak hale getiriyor.

Ayrıca Cumhurbaşkanı'na "devrimi, ulusal birliği ve güvenliği korumak için gerekli önlemleri alma" yetkisi veriyor ve yeni anayasayı yapmakla görevli meclisi yargı denetimi dışına çıkarıyor.

Muhalifler tarafından yargıya darbe olarak nitelendirilen kararnameye karşı geçen haftadan beri başkent Kahire'de ve ülke genelinde gösteriler düzenleniyor.

Mursi, artırdığı yetkilerin geçici olduğunu savunuyor ancak muhalifler kararnamenin iptalinde ısrarlı.

Mursi söz konusu önlemlerin sadece "egemenlik meseleleriyle" ilgili olduğunu ve kurumları korumayı amaçladığını savunuyorç

Gösteri öncesinde polisle çatışmalar yaşandı ve bir kişi gözyaşartıcı gaz nedeniyle kalp krizi geçirerek öldü.

Talep, kararnamenin iptali

'Halk Cereyanı' adlı muhalefet hareketinin sözcüsü Muna Emir "Kararnamenin iptalini istedik ama bu olmadı" dedi.

Hüsnü Mübarek'in geçen yıl devrilmesine yol açan gösterilerin merkezi olan Tahrir Meydanı'nda çadır kuran bir grup gösterici de, "kararname iptal edilene kadar ayrılmayacaklarını" söyledi.

Mursi'nin içinden geldiği Müslüman Kardeşler hareketi, dün "toplumsal gerginliği" artırmamak için gösteri düzenlemekten vazgeçti.

Haftasonu bir kişinin öldüğü gösterilerin dinip dinmeyeceği önümüzdeki günlerde görülecek.

Nobel Barış Ödülü sahibi Muhammed el Baradey gibi muhalefet liderleri, Mursi kararnameyi iptal etmedikçe diyaloğa girmeyeceklerini açıklamıştı.

Kahire'deki yüksek idare mahkemesinin, kararnamenin iptali için hukukçuların yaptığı başvuruyu önümüzdeki hafta görüşmesi bekleniyor.