Cumhurbaşkanı François Hollande 13 Kasım 2015'te Paris’te 130 kişinin ölümü ve 350 kişinin yaralanmasına yol açan terör saldırılarından sonra konuyu gündeme getirmişti. Hollande, Versailles’da ‘Ulusal Meclis’ ve ‘Senato’nun ortak toplantısıyla oluşan ‘Fransa Parlamentosu’ önünde yaptığı konuşmada ‘Terör suçuyla bağlantılı olarak vatandaşlıktan çıkarma" ile ‘olağanüstü hal ilan edilmesi’ konularını içeren Anayasa maddelerinde değişiklik yapılmasını istemişti. Bunun üzerine hazırlanan ‘Anayasa Ulusu Koruma Kanun Tasarısı’ büyük tartışmalara neden oldu. Bu tartışmalar tasarıya karşı çıktığı için Mayıs 2012 den bu yana Adalet Bakanlığı koltuğunda oturan Christiane Toubira’nın istifasını beraberinde getirdi

HUKUKİ DURUM DÜŞÜNÜLÜNCE...

Paris saldırısından hemen sonra herkes sivillere karşı yapılan hunharca saldırının etkisi altında duygulu açıklamalarda bulundu ancak daha sonra işin ‘hukuki’ ve ‘yasal’ durumu düşünülmeye başlandı. Şimdi ise aradan daha 3 ay bile geçmeden hem soldan, hem sağdan hem de diğer görüşteki parlamenterlerden farklı sesler yükselmeye ve konu ‘politik malzeme’ haline getirilip tartışılmaya başlandı.

Hazırlanan ilk yasa tasarısı ‘Fransız doğan ancak başka bir ülke vatandaşlığı da olan bir kişinin ağır terör suçuyla mahkûm olması halinde vatandaşlıktan çıkarılmasını’ öngörüyordu. Tasarıya ‘çifte vatandaşlık’ almış başka ülke uyruklu vatandaşları direkt hedef aldığı için karşı çıkılıyor ve Paris’te 2014 ve 2015 te yapılan saldırıları gerçekleştiren 11 teröristten sadece ikisinin ‘çifte vatandaş’ olduğu belirtiliyordu.

'BAŞKA BİR ÜLKE VATANDAŞLIĞI OLAN' İBARESİ KALDIRILDI

Hukukçuların ‘Anayasa’nın vatandaşların eşit olma hakkını güvence altına alması gerektiği’ itirazları ve insan haklarını savunan sivil toplum kuruluşlarının ‘yoğun tepkileri’ nedeniyle Anayasa değişikliği tasarısında çifte vatandaşlığa vurgu yapan “başka bir ülke vatandaşlığı da olan bir kişinin” cümlesi kaldırılarak denge sağlanmaya çalışıldı.  

Başbakan Manuel Valls yasa tasarısını ‘Meclis Hukuk Komisyonu’na sunarken tartışmalara neden olan “başka bir ülke vatandaşlığı olan” bölümünün metinde kullanılmadığını böylece ‘çifte vatandaşlık’ almış olanların yasa önünde hedef haline gelmesinin önlendiğini söyledi.

Yasa tasarısında vatandaşlıktan çıkarılma ile ilgili metin "Bir kişi ulusun yaşamına kastedecek ciddi bir saldırıda bulunup işlediği bu suç nedeniyle mahkûm olduğunda Fransız vatandaşlığı ve buna bağlı tüm haklarını kaybeder" şeklinde yer aldı. Yasa tasarısı 28 Ocak 2016 günü ‘Ulusal Meclis Hukuk İşleri Komisyonu’nda tartışıldıktan sonra ‘oy çokluğu’ ile kabul edilerek 'Ulusal Meclis gündemine alındı. Yasa tasarısının tartışması yapılırken vatandaşlıktan çıkarılanları ilgilendiren Fransa’nın ‘Birleşmiş Milletler vatansızlığın yasaklanması’ yasası ile ilgili 1954 sözleşmesinin de görüşülüp onaylanacağı belirtildi.

O MADDE BÜYÜK TARTIŞMA KOPARACAK

Bu atmosfer içinde ‘Ulusal Meclis’te tartışılan yasa tasarısındaki ‘olağanüstü hal ilan edilmesi’ büyük ihtimalle sorunsuz kabul edilecek ancak ‘Terör suçuyla bağlantılı olarak vatandaşlıktan çıkarma" maddesi büyük tartışmalara neden olacak. Zira tasarının bu maddesine hem iktidardaki Sosyalist Parti hem muhalefet milletvekillerinin ‘değişikliğin yararlı olup olmadığı’ konusunda itirazları var.

Fransa Medeni Kanunu’nun 25. maddesine göre ‘evlilik yoluyla’ vatandaşlık alan, ‘Fransa’da doğdukları için’ ya da ‘uzun yıllar Fransa’da yaşadıktan sonra’ vatandaşlık hakkı alanlar belirli bazı suçları işlediklerinde Fransız vatandaşlığından çıkarılabiliyor. Fakat bu ceza çok ender uygulanıyor zira uygulanabilmesi için suçu işleyen kişinin “milletin temel çıkarlarına zarar vermiş olması, terör eylemlerinde bulunması veya yabancı bir ülkede Fransız kimliğine zarar verecek" eylemlerde bulunmuş olması gerekiyor.



Haber: Muammer ELVEREN/Hürriyet