AYTEN Top 33 yaşında. Fransa’nın ‘Pentagonu’ olarak bilinen Genelkurmay Merkez biriminde üsteğmen, Fransız ordusunda bildiğimiz en yüksek rütbeli Türk asıllı kadın. 37 yaşındaki kardeşi Songül Top ise ünlü bir Fransız Hukuk Bürosu’ndan geçip kendi bürosunu kurmanın sevincini yaşıyor. Kuzenleri Sevda Top, Elysee Sarayı Muhafız alayında jandarma... Gelin Fransa’da, başarılı Türk asıllı Ayten-Songül Top kardeşlerin hikâyesini hep birlikte dinleyelim...

Türk kızların okuması hele de Alsace Lorraine gibi tutucu bir taşra bölgesinde hayli zor olsa gerek?
Songül: Ailemiz kız-erkek ayrımı hiç yapmadı. Sevgi ve özgür bir ortamda büyüdük.

Ordu merakınız nasıl başladı?
Ayten: Ordunun ortamı beni çok çekiyordu. Saygı, disiplin, ülkene faydalı bir meslek, faydalı biri olma duygusuna ihtiyacım vardı.

ORDU ONUN TUTKUSUYDU

Ayten’in ordu tutkusunu siz nasıl gözlemlediniz?
Songül: Ayten kolejdeydi, tüm kolejliler gençlik dergileri okuyordu. Ayten, ordu dergileri alırdı. Odamız bu dergilerin bulunduğu kartonlarla doluydu. Kimse o kartonlara dokunamazdı, kıyamet kopardı. Ailemizde hiç ordu mensubu yok. Böyle bir eğilim bile yok. Ordu onun bir tutkusuydu. Alsace Lorraine bölgesinde etkili bir askeri üs var. Bunun etkisi de olabilir. Askeri üste, etkinlikler düzenlenirdi. Ayten o günleri hiç kaçırmazdı. Hatta artık bir süre sonra askeri üstten Ayten’e davetiyeler gelmeye başladı. 
Ayten: Ne pahasına olursa olsun orduya katılacaktım. Önce ekonomi okudum. Ardından ‘milli savunma’.

BURADA İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ VAR

Siz nasıl bir yol çizdiniz kendinize?
İş hukuku alanında uzman olan Nancy Üniversitesi’nde lisansımı tamamladım. Fakültede tek Türk asıllı öğrenciydim. Sonra Paris Avukat Okulu’ndan mezun oldum. Daha sonra Amerikan ‘İş ve Hukuk’ alanında eğitimimi tamamladım. Bu okullar, bir Fransız kabinede işe girmemi sağladı. Şimdi Paris’te büromu açtım. Yavaş yavaş Türk kadınlarının da hukuksal sorunlarını çözmelerine yardım etmeye başladım.

İkiniz de evlenmemişsiniz? Mesleğinizle evli gibisiniz.
Songül: Babam bize hep, “İnsanoğlu koyun gibidir. Biri bir tarafa gidiyorsa, diğerleri de sormadan takip eder. Onlar gibi yapmayın, kendi yolunuzu izleyin” derdi. Sanırım bizde arkadaşlarımız gibi yapmama kararı aldık. Ama kim bilir, belki bir gün...

Başarınızın en önemli dayanağı ne?
Songül: Fransa, insana çok şey veren, ifade özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü olan bir ülke. Okullar, sağlık, temel hizmetler bedava, yardımlar var. “Başarmak istiyorum, ekonomik bağımsızlık istiyorum” diyorsanız mücadele etmeli.

Fransız ordusunun generali olmak isterim

İlk üniformayı giyince nasıl hissettiniz?
Çok heyecan vericiydi. İlk günden beri çok severek ve gururla taşıyorum.

Kadın ya da Türk asıllı olmaktan dolayı orduda zorluk yaşadınız mı?
Fransız ordusunun yüzde 20’si kadın. Kariyerinde yükselme konusunda bir sorun yok, yeteneğine bakıyorlar. Kadın ya da Türk kökenli olduğum için tek bir ima bile hissetmedim.

Göreviniz ne?
Direction Centrale du Service du Commissariat des Armées’te Pilotaj bürosunda çalışıyorum. Aktüel operasyonların pilotajı yani, dosya hazırlamak, idari yönetimi yapmak, operasyon alanında izleme gibi idari görevlerde bulunuyoruz. Gerekirse de operasyon mahalline müdahale ediyoruz.

Genelkurmay başkanı olma hayaliniz var mı?
Neden olmasın! Ordunun basamakları belli, ben generalliğe kadar çıkmak isterim.

Bir kadının bu kadar ordu tutkusuyla yanması beni şaşırttı.
Ayten: Şöyle açıklamaya çalışayım. Mesela bir hizmet madalyası aldım, o anı unutamıyorum. Bireysellik değil, herkes için ortak hareket etme duygusu var. Bu bana aile duygusu veriyor.



Arzu ÇAKIR MORİN / Hürriyet