FRANSA’nın başkenti Paris’te devam eden PKK duruşmalarının önceki gün yapılan 4’üncü duruşmasında PKK adına para toplamakla suçlanan sanıklar ve örgütün kasası Nedim Seven dün yeniden hâkim karşısındaydı. 5’inci duruşmada, terör örgütünün Avrupa sorumlusu olmakla suçlanan Nedim Seven de, 2’nci kez verdiği ifadesindede yaptıklarının yasal olduğunu, öyle olmasa Fransız gizli servisinin kendilerine izin vermeyeceğini belirtti. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, Fransız gizli servisi (DST) ve PKK’lıların görüşmelerinin detayını istedi. Seven ile hâkim arasında, şu diyalog geçti:

2006’da görüştük
Seven: Daha önce görüşmeleri Rıza Altun yürütüyordu. Mayıs 2006’da aracılarla bizi çağırdılar. Altun’un görevi bana ve Canan Kurtyılmaz’a devrettiğini söylediler. Hilton Oteli’nde görüştük. Bir genç DST’nin Kürt Masası sorumlusu olduğunu ve bizim Kürt Demokratik Derneği’nin (CDK) Avrupa sorumlusu olduğumuzu söyledi.

Hâkim: CDK mı? PKK mı? Eğer CDK gibi yasal bir dernek olsa niye gizli servis sizinle görüşsün ki?
Seven: Bilemiyorum, İçişleri Bakanlığı Kürt Masası dediler. Bize PKK’ya toleranslı olduklarını ancak bunun sürekli bir tolerans olmadığını söylediler. Bizimle Suriye, Irak, İran üçgenindeki siyasal gelişmeleri tartıştılar. PKK’nın değişim stratejsinin ne anlama geldiğini sordular. Ben de Avrupa’daki değişim stratejisini anlattım. 
Hâkim:  PKK’nın başkanlığı değil mi?
Seven: Hayır CDK’nın. Bize Kürtlerin para topladıklarını bildiklerini, ama kesinlikle bunu yapmak için şiddet uygulamamamızı söylediler.

Sizi zaten izliyoruz
Hâkim: PKK’yı terörist listesine aldıklarını söylediler mi?
Seven: Hayır. Sadece polisin mevcut tavrının toleranslı olduğunu ama bunun böyle devam edeceği anlamına gelmediğini söylediler. ‘Şiddet uygulamayacaksınız, 18 yaşından küçükleri almayacaksınız’ dediler. Hiçbir yasaktan söz etmediler. CDK Kongresi yapılacaktı. Kongre hakkında bilgi istediler, anlattık. Kimlerin davetli olduğunu sordular; ‘sosyalistler, komünistler ve Kürt dostları’ dedik. Onları da davet ettik. ‘Biz zaten izliyoruz’ dediler. Para kampanyalarını aramızdaki iş bölümü gereği Canan Kurtyılmaz yürütüyordu. Ben sadece insanları teşvik ettim, bizzat para toplamadım.
Hâkim: Ama terörist ilan edilen bir örgüt için silahlı mücadeleyi finanse ettiğinizi düşünmediniz mi?
Seven: Kürt hakları için politika yapıyorum. Bu paralar da silaha değil, TV’lere, derneklere, savaş mağdurlarına gidiyor. Örneğin 3 bin 800 köy boşaltıldı, onlara yardım kampanyası yaptık.
Hâkim:  Gözaltına alınanlar ve şu anda bu salondaki sanıklar sizin için ‘PKK temsilcisi’ dedi...
Seven: PKK, Kongra-Gel ve CDK’yı karıştırdıklarından... Demokratik süreci anlamamışlar.
Seven’in avukatı Jean Louis Malterre: Hakkınızda 2000’den bu yana Interpol bülteni var, aranıyorsunuz. 2006’da Fransa’ya geldiğinizde Fransız polisi bunu size sormadı mı?
Seven: Her 3 ayda bir oturma iznimi yenilediğim halde sormadılar. Hakkımda Türkiye’nin iade talepleri oldu, İtalya ve Fransa’da reddedildi. Fransa’da kalmaya karar verdim.



Arzu Çakır MORIN/HÜRRİYET