Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD’deki Türk ve Müslüman toplumla buluştuğu Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi’nin programına yoğun güvenlik önlemlerine rağmen 7 YPG’li protestocu sızdı.

Marriot Marquis Otel’deki Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına başladıktan kısa bir süre sonra çıkan olaylarda ilk müdahaleyi siyah takım elbiseli özel güvenlik görevlileri yaptı. 

Protestocuların salondan çıkartılmasının ardından Gizli Servis duruma el koydu. Erdoğan otelden ayrılana kadar salona giriş ve çıkışlar yasaklandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan olaya tepkisini "Üç beş salon teröristine bu güzel toplantımızı lütfen feda etmeyelim’ sözleriyle dile getirdi. Erdoğan’ın korumalarının protestocuların etkisiz hale getirilmesine müdahil olmaması dikkat çekti.

BAZILARI ERDOĞAN TİŞÖRTÜYLE SIZDI
ABD PKK'yı terör örgütü olarak kabul etse de, YPG'nin onun Suriye'deki uzantısı olduğu yönünde Ankara'nın ısrarlı çıkışlarına kulak tıkıyor. 

Protestocular salondan dışarı çıkartılırken yere yatırılan kişilerden birinin Washington’daki 25 Mayıs’ta Washington’da Kürt Politikaları Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen konferansta gördüğümü hatırladım.

PYD lideri Salih Müslim’in video konferansla katıldığı toplantıda söz alıp Müslim’e bir soru yöneltmişti. Kahve arası sırasında gidip kendisine kim olduğunu sorduğumda ‘Rakka’da savaştım. Amerikalıyım’ demişti. Ceketinde bir YPG rozeti vardı. Tam kartını vermek üzereyken Türk gazeteci olduğumu söyleyince kartı geri çekip ‘Türk basınına konuşmuyoruz’ demişti.

Bir diğer YPG’li protestocunun ise yine Rakka’da savaşan Lucas Chapman olduğu tespit edildi. TASC’tan bir yetkili protestoculardan birinin içeri rahat girebilmek için Erdoğan tişörtü giydiğini söyledi.

Özel güvenlik görevlileri gizli servisten ajanların eşliğinde dışarı çıkarttıkları 5 protestocuyu New York polisine teslim etti. Protestocuların poliste ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldığı öğrenildi.



ANKARA'NIN TEDBİRLERİ SONUÇ VERDİ

Kısa süren protestoların ardından protestocular salondan çıkartılırken bazı Türkler bu kişilerin üzerine saldırıp yumruklamaya çalıştı. Ancak özel güvenlik görevlileri olayların büyümesine izin vermedi. Erdoğan’ın korumalarının ise ilk müdahaleyi Amerikalılara bırakması dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 16 Mayıs’taki Washington ziyareti sırasında çıkan olayların ardından Türk korumalar hakkında yakalama kararının çıkmasının ardından Ankara’nın New York gezisinde benzer gerginliklerin olmaması için aldığı tedbirlerin sonuç verdiği gözlendi. New York Polis Teşkilatı’nın eski toplum koordinatörü Erhan Yıldırım Türk korumalarla Amerikan polisi ve gizli servis ajanlarının koordinasyonunda kritik rol oynadı.

İŞTE ERDOĞAN'IN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın protestolara rağmen salonda coşkuyla karşılanan koruşmasında satır başları şöyleydi:
- Bakın biz hiçbir zaman, 'Rohingyalı Müslümanları Budistler öldürdü.' diye bir ifade kullanmadık. Katliamı Budistler yapıyor ama biz bunu kullanmadık. Şimdi buradan Budistleri dünyada bu kadar şirin gösteren kişilere sesleniyorum, Peki 'İslami terör' ifadesini siz hangi hakla söylüyorsunuz

- Bizim tek dinimiz var o da İslam’dır, gerisi teferruattır.

- Bu hain yapının (FETÖ) elebaşı buraya çok uzak olmayan bir yerde Pennsylvania’da hayatını sürdürüyor. Özellikle Charter School’larda bu adamların yılda elde ettikleri gelir 700-750 milyon dolar. Bunlar kara para aklama işlerini de bu yolla yapıyorlar.

- Örgütün faaliyetlerinin önlenmesi konusunda ABD nezdinde çok girişimlerimiz oldu. Maalesef bunlardan bir netice alamadık. Güçlü bir kamuoyu desteğine ihtiyacımız var, şehitlerimiz gazilerimiz var hukuk içerisinde hesabını soracağız.

- DEAŞ’ın İslam’la alakası yoktur, bir terör örgüttür. Şu an DEAŞ’a karşı Türkiye olarak bir mücadele verdik, Silahlı kuvvetlerimizi Özgür Suriye Ordusu ile bir operasyon yürüttü. 2 bin kilometre bir alanda 3 bin DEAŞ’lıyı etkisiz hale getirdik. Amerikalı dostlarımıza sesleniyorum. Peki siz kaç DAEŞ’lıyı etkisiz hale getirdiniz?



Cansu ÇAMLIBEL/Hürriyet