Avukat Wolfgang Heer, hakim Götzl’den müdahillerin oturduğu yerden gelen gülme seslerinin önlenmesini istedi. Heer’in, söz alma sırasıyla ilgili düzenlemenin nasıl olacağını ısrarla sorması üzerine savunma avukatları ve Götzl tartıştı. Zschaepe bugünkü duruşmaya siyah pantolon ve siyah kazak ve sarı gömlekle geldi, salona girerken yine foto muhabirlerine yüzünü çevirdi ve avukatlarıyla sohbet etti. Duruşmalara gelen tutuksuz sanık Andre E’nin ikiz kardeşi Maik Eminger, duruşma başlamadan önce izleyici bölümünden çıkarıldı. Bu, Eminger’in şahit olduğu gerekçesiyle duruşmayı izleyemeyeceği yorumuna yol açtı.

DAVANIN DURDURULMASI TALEP EDİLDİ

Mahkeme heyetinin Başkanı Manfred Götzl, savunma avukatları tarafından yapılan, mahkeme heyetinin oluşturulmasına yönelik itirazı reddetti ve davanın devamına karar verdi. Daha sonra söz alan tutuklu sanık Ralf Wohlleben’in avukatı Nicole Schneiders, sanıkların medyanın yaptığı yayınlarla “önceden yargılandığını” ileri sürerek, davanın düşürülmesini talep etti. Konuyla ilgili “ciddiyetsiz” haberlerde soruşturma dosyalarından alıntıların yer aldığını ifade eden Schneiders, bu şartlar altında adil ve hukuk devletine uygun yargılama yapılamayacağını savundu. Schneiders ayrıca ikinci bir dilekçe vererek, savunmanın davayla ilgili dosyaları, ulaşamadığı için inceleyemediğini ileri sürerek, davanın geçici bir süre durdurulmasını istedi. Avukat Schneiders, 2007 yılında öldürülen Alman polis Michele Kiesewetter ile ilgili dosyalara bakmak istediğini belirtti. Alman iç istihbarat servisi çalışanı Andreas T’nin, Halit Yozgat’ın öldürüldüğü yerde bulunuğuna işaret eden Schneiders, bu dosyaların ulaşılabilir olması, gizli tutulmaması gerektiğini kaydetti. Schneider, savunma avukatlarının mahkeme binasına girerken aranmasını da eleştirdi. Müdahil avukatlardan Thomas Bliwier söz alarak, Schneiders’in istediği bilgilerin dosyalarda bulunduğunu, davanın devam etmesi gerektiğini söyledi. Mahkeme heyetinin başkanı da kararını sonra açıklayacağını ifade etti.

ÜÇ AYRI DİLEKÇE DAHA VERDİLER


 Davanın üçüncü gününde görülen duruşmanın son bölümlerinde Zschaepe'nin avukatları, üç ayrı dilekçe sundu. İlk dilekçede, duruşmalardaki söz hakkıyla ilgili düzenleme yapılması ve mahkeme heyeti başkanının sözü önce savunmaya vermesi talep edildi. İkinci dilekçede ise davaya en fazla üç hafta ara verilmesi istendi. Savunma avukatları buna gerekçe olarak Bavyera ve Saksonya eyalet meclislerinde kurulan NSU araştırma komisyonlarından gelen dosyaları incelemek için zamana ihtiyaç duyduklarını bunun içinde davaya ara verilmesini talep ettiler. Zschaepe'nin avukatları aynı dilekçede, taraflı oldukları gerekçesiyle Başsavcı Herbert Diemer ve Savcı Anette Greger'in değiştirilmesini talep etti. Avukat Wolfgang Heer, Diemer'in bazı dosyalara bakmasına izin vermediğini savundu. Tüm duruşmalarda ses kaydı yapılması yönündeki talep hem Zschaepe'nin avukatı, hem de müdahil avukatlar tarafından geldi. Sanık avukatı ayrıca görüntü alınmasını istedi.

 Dava yarın devam edecek.

 Öte yandan, davanın bugünkü oturumu sonrasında basına yaptığı açıklamada duruşmanın üçüncü gününde savunma avukatlarının değişik dilekçeler verildiğini ifade eden NSU kurbanlarından İsmail Yaşar'ın ailesini temsil eden Avukat Aziz Sarıyar, savunma avukatlarının Köln'deki olayın NSU davasından ayrılması talebine karşı olduklarını, Köln'deki bombalama olayının NSU davası ile birlikte görülmesi gerektiğini ifade etti.

İki NSU cinayeti kurban yakınını temsil eden Avukat Mehmet Daimgüler ise duruşmanın üçüncü gününün kendileri açısından verimli geçtiğini söyledi. NSU'nun işlediği iddia edilen Köln'deki bombalama olayının bu davadan ayrılması talebine karşı olduklarını söyleyen Avukat Daimgüler davaların ayrılmasının olmayacağını tahmin ettiğini belirtti.

 4 Nisan 2006 yılında Dortmund'ta NSU terör hücresi üyeleri tarafından katledilen diğer bir kurban olan Mehmet Kubaşık'ın yakınını temsil eden Avukat Carsten Ilius da Beate Zschaepe'nin avukatı Wolfgang tarafından değişik dilekçeler verildiğini yarın da bu dilekçelere mahkeme heyetinin cevap vereceğini bundan sonra da ilk sanıkların ifade verebileceğini söyledi.

 NSU terör hücresi üyeleri tarafından katledilen kurbanların yakınları da NSU'nun işlediği iddia edilen Köln'deki bombalama olayının ana davadan ayrılması talebine karşı olduklarını ve ayrılması durumunda çok daha kötü olacağını dile getirdi.