CNN TÜRK - Rum Ulusal Konseyi, Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas başkanlığında yakalaşık 5 saat süren bir toplantı yaptı.

Toplantıda, bazı konsey üyeleri Downer’in çalışmalarına son verilmesini gündeme getirdi.

Rum radyosunun haberine göre, Rum yönetimi Sözcüsü Stefanos Stefanu, toplantıdan sonra yaptığı açıklamada, konsey üyesi partilerden birinin ortak açıklama yayımlanmasını istemediğini bildirdi.

Stefanu, Hristofyas’ın toplantıda, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’la yürüttüğü yoğunlaştırılmış müzakereler ve BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ziyaretinin sonuçlarıyla ilgili detaylı bilgi verdiğini aktardı.

Toplantıdan sonra açıklama yapan AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, Hristofyas’ın yoğunlaştırılmış müzakereler ve Genel Sekreter’in ziyareti sırasında yaptığı icraatların tamamen doğru olduğunu ve Rum tarafının bazı hedeflerine ulaşılmasına katkı koyduğu görüşünü kaydetti.

Kiprianu, Ban’ın, KKTC Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na gelişini "yakışıksız" olarak niteledi, "Ancak Downer’in açıklaması durumu doğru zemine oturttu" dedi.

"Ban’ın Kıbrıs ziyaretinin, Rum tarafındaki bazı çevrelerce ortaya konulan endişeler doğrulanmadan tamamlandığını" ifade eden Kiprianu "Yoğunlaştırılmış müzakerelerde görüş birliklerine, bizim tarafın tutumunda hiçbir değişiklik olmadan varıldı" dedi.

Andros Kiprianu, "Hristofyas’ın desteklenmesi ve gereksiz panik yaratılmaması için bütün Rum siyasi partilerin belirlenmiş davranış kurallarına uymaları gerektiğini" kaydetti. Rum Meclisi ve Demokratik Parti (DİKO) Başkanı Marios Karoyan da, "Müzakerelerde ilerleme teriminin kullanılması yanlıştır. Bu terim çok yanıltıcıdır. Yalnız, ileriye doğru küçük adımlar atılmıştır. İlerleme teriminin kullanılması Türk tarafının ve muhtemelen BM’nin etki yaratma stratejisi ve taktiğine hizmet eder" iddiasında bulundu.

Karoyan toplantıda, Ban’ın KKTC Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na gitmesi vesilesiyle Alexander Downer konusunun da gündeme getirildiğini belirterek, "Bu Sayın Downer’in ilk yetkileri dışında hareket ederek, ’Kıbrıs cumhuriyeti’ni zor duruma düşürüşü değil" dedi.

Sosyalist EDEK partisi Başkanı Yannakis Omiru ise, Genel Sekreter Ban’ın ziyaretinin sonuçlarının olumsuz olduğunu savunarak, "BM yetersizlik gösterdi, Genel Sekreter’in Talat’ın ’sözde’ Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı ziyaretiyle de BM kararları ihlal edilmiş oldu. BM açıklamasının içeriği de tatmin edici değil. Partim, bugünkü bilgilendirmeden de sonra, müzakerelerde ilerleme, önemli konularda da özlü görüş birlikleri olmadığı sonucuna vardı" diye konuştu.

"EDEK’in koalisyon hükümetinde kalıp kalmayacağı" sorulan Yannakis Omiru, partisinin yetkili organlarının gelişmeleri sürekli değerlendirdiğini kaydetti.

EURO.KO Başkanı Dimitris Şilluris, partisinin, Hristofyas’tan, müzakerelerin her aşaması ve her konusuyla ilgili olarak Rum halkına tam ve resmi bilgi vermesi talebinde bulunduğunu söyledi.

Partisinin ayrıca, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Alexander Downer’in "çalışmalarına son verilmesi" talebinde bulunduğunu da açıklayan Şilluris şöyle devam etti: "Bize yapılan bilgilendirmeden sonra hem endişelerimiz doğrulandı, hem arttı hem de tavizlerimiz kaydedildi. Sayın Downer objektif bir BM temsilcisi değildir. Partim, Downer’in hizmetlerine son verilmesi konusunu net şekilde gündeme getirdi. Downer Kıbrıs sorununun çözümüne yardımcı olmadı, Kıbrıs sorununa ve ’Kıbrıs’a çok büyük zarar verdi."

Rum Ekologlar ve Çevreciler Hareketi de, Alexander Downer’in uzaklaştırılmasını talep etti. Hareket Genel Sekreteri Yoana Panayotu, Hristofyas’ın çabalarına rağmen Genel Sekreter Ban Ki-mun’un ziyaretinin "olumsuz" olduğu görüşünü dile getirdi.

Yoğunlaştırılmış müzakerelerde varılan görüş birliklerinin özlü olmadığını da savunan Panayotu, mülkiyet başlığına öncelik verilmesini talep etti.