Barclays Bank skandalı mağdurlarından Tuğra Baklavaları'nın sahibi Türk işadamı Ünal Bay davayı İngiltere Yüksek Mahkemesi'ne taşıdı. Bay gibi yüzlerce mağdur internette örgütlenirken, yanlış bilgilendirme sonucu bankaların yaklaşık 2 milyar sterlin topladığı ortaya çıktı. Ünal Bay'ın davası Nisan ayı başında görülecek. Yakın dönemde İngiltere gündeminden düşmeyen bankacılık skandalının mağdurlarından Ünal Bay'ın, üç yıldan beri sürdürdüğü hukuk mücadelesi nihayet yargıçların önüne getiriliyor. Barclays Bank'ın, bankalararası borçlanma maliyetini gerçek değerinden düşük göstererek, faiz oranlarını maniple ettiği gerekçesiyle 290 milyon sterlin cezaya çarptırılmasının ardından başlatılan meclis soruşturmasında, Türk girişimci Ünal Bay'ın mağduriyetini de gündeme getirdi. Barclays Bank'a karşı açtığı dava ile başta The Telegraph ile BBC olmak üzere İngiliz basınının geniş ilgi gösterdiği Bay'ın durumu, bankanın istifa eden direktörü Bob Diamond'a soruldu. Konuyu soruşturan Parlamento Komisyon Başkanı milletvekili John Thurso, "Size göre yeterli İngilizcesi bulunmayan birisine oldukça karışık bir ürünü satmak ahlaki midir?" sorusunu yönelttiği Barclays Bank direktörüne Telegraph gazetesine yansıyan haberi hatırlatarak, bankaların müşterileri ile etik olmayan bir ticari ilişki kurdukları eleştirisini yöneltti. Kamuoyunun hedefi haline gelen Bob Diamond ise özellikle bu konuya ilişkin bilgisi bulunmadığını belirtirken, söz konusu iddia ve haberleri inceleyeceğini ifade etti. 

ANLAŞILMASI ZOR SÖZLEŞMELER İMZALATTILAR 

İngiltere Türk toplumunun yakından tanıdığı işletmecilerden biri olan ve bankaların mağdur ettiği on binlerce işletme sahibinin sembolü haline gelen Ünal Bay, Barcays Bank'a karşı açtığı davanın 1 Nisan 2013 tarihinden itibaren Yüksek Mahkeme'de görülmeye başlayacağını bildirdi. Kendilerine mortgage aldıkları dönemde faiz artışlarına karşı güvence olarak sunulan anlaşmanın teknik ayrıntılarının avukatlar tarafından bile anlaşılmakta güçlük çekildiğine hatırlatan Ünal Bay, "Bizim gibi sonradan İngiltere'ye göç etmiş ve anadili İngilizce olmayan insanların o sözleşmeleri anlaması neredeyse imkansızdı. İlk ödemelerimiz başladığında sürekli hesap aşımı olduğunu belirten bankanın uyarısı üzerine ekstra ödemelerin farkına vardık. Görüştüğümüz banka yetkilileri, anlaşmayı imzaladığımız gerekçesi ile bu parayı ödemek zorunda olduğumuzu söylediler. Bize bu işin kumar olduğunu ve bu oyunu kaybettiğimizi söyleyerek gittiler. Bizde bunun üzerine hukuk mücadelesine başladık. Kimse bunca yıllık emeğimi ve alın teri ile kumar oynamaz." dedi. Ünal Bay, Barclays Bank'a 2008 yılında Londra'da bulunan binası için kredi başvurusunda bulunduğunu, bankanın kendisine faizlerin yükselme ihtimaline karşı teminat sağlamak için ayrıca bir fon ödemesi önerdiğini kaydetti. İngilizce teknik ayrıntıları anlamakta güçlük çektiği için banka ve aracıların beyanların güvendiğini belirten Bay, 11 bin olmasını beklediği mortgage (kredi) ödemelerinin başlaması ile birlikte 8 bin 300 sterlin ekstra ödemelerle kaşılaşmış. Toplamda 300 bin dolayında olacak ekstra ödemelerin içeriğini sormak için bankaya başvurduğunda ise, anlaşma imzaladığı ve aldığı kredinin tamamını ödese bile ekstra miktarı da ödemek zorunda olduğu bildirilmiş. 

HEM PİYASALARI HEM DE MÜŞTERİLERİNİ YANILTTILAR 

Barclays Bank'ın 'Interest rate enhanced collar' adı fon ödemesi ile yanıltıldığını ve haksız ürün satıldığı gerekçesi ile mahkemeye başvuran Ünal Bay, binayı satarak söz konusu borçtan kurtulmak istediğini ancak, Barclays Bank'ın işletmeye yönelik alacak takibini sürdüreceği uyarısı aldığına dikkat çekti. Ünal Bay, açtığı dava ile ilgili en az 20 bin dolayında küçük-orta ölçekli işletmenin Barclays, Lloyds, HSBC ve Royal Bank of Scotland bankaları ile aynı sorunu yaşadıklarının İngiliz medyasında yer aldığını ifade etti. 

BANKA MÜDÜRÜ 'BU BİR KUMAR' DEDİ 

Durumun düzeltilmesi için defalarca banka yetkilileri ile görüşme yaptığını kaydeden Bay, banka müdürü Eric Tedford'un "bu bir kumardır" dediğini hatırlatarak, "bir banka müşterisi ile nasıl kumar oynar. Biz banka müdürünün bu itirafını yüksek mahkemede de tekrarlamasını isteyeceğiz." dedi. Ünal Bay, anlaştığı rakamın üzerinde geri ödemelerin talep edilmesi üzerine büyük çapta mağduriyet yaşadığını belirterek, "Bugüne kadar 440 bin sterlin fazla ödeme yaptım ama asıl zararım 800 bin sterlin civarında. Çünkü haciz gelecek endişesi ile yüksek ödemeleri karşılamak için Türkiye'de bulunan arsamı üçte bir fiyatına satmak zorunda kaldım. Aynı şekilde kredi kartları kullanarak yüksek faiz ödemek zorunda kaldım.Mahkemenin lehime sonuçlanması halinde benim durumumda olan yüzlerce, hatta binlerce mağdura bankalar geri ödeme yapmak zorunda kalacaklar. Medyada yer alan haberlerde bu rakamın 2 milyar sterlin civarında olduğu belirtiliyor." diye konuştu. 

AVUKAT ERDOĞAN DERVİŞ: VARSA GÜCÜN KURTAR KENDİNİ 

Ünay Bay'ın Barclays Bank dosyasını başından beri takip eden avukat Erdoğan Derviş, 2007 yılından bu yana küçük ve orta boy işletmelerin bankalar tarafından hep benzer yöntemlerle kandırıldığına dikkat çekerek, "Ekonomi uzmanları tarafından multimilyoner şirketler için hazırlanan inanılmaz komplike bir ürünü sokaktaki sıradan bakkala, kasaba, terziye, kafeye veya restorana büyük bir kampanya ile satmak başka türlü nasıl izah edilebilir? Önce para teklif ediyor, sonra da 'Senin sigortaya ihtiyacın var' diyorlar. 'Evet' deyip imzayı attın mı yandın; varsa gücün, kurtar kendini!" diyerek durumun ciddiyetini ortaya koydu. Ünal Bay gibi başka insanların da kandırıldığını belirten Derviş sözlerini şöyle sürdürdü: "Banka müdürü John, müşterisi Ünal Bay'i sürekli arayıp kredisini geri ödemesini, aksi takdirde ileride sorun olabileceğini söylüyor. Daha sonra Peter isimli türev piyasası tüccarı, Bay'ı arıyor. Kelimelerini dikkatli seçerek 'Ürünü istemişsiniz' diyor. Sizi sonra çok komplike, anlamadığınız 'geri ödeme koruması' şeklinde tanıttığı bir ürünü almaya ikna ediyor."