ANKARA-  Milli Eğitim Bakanlığı4+4+4 sistemiyle ilgili merak edilenlere 58 soruda yanıt verdi. Buna göre, 5. sınıftan itibaren seçmeli olarak ‘Kur’an-ı Kerim ve Hz. Peygamberin Hayatı’nı okuyan kız öğrenciler derslere başörtüsüyle girebilecek. Ortaokullar eğitim sistemi içerisinde idari olarak bağımsız bir yapıda oluşturulacak, mevcut liseler bünyelerinde ortaokul açamayacak.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın 4+4+4 sisteminin nasıl uygulanacağının anlatıldığı soru-cevap kitapçığında yeniliklerle ilgili şu bilgiler yer aldı:
 
Yabancı okullar ortaokul açabilecek mi? Üsküdar Amerikan ve Avusturya liselerinin ortaokul bölümlerinin açılıp açılmayacağı sorusuna, Milli Eğitim Bakanlığı, özel yabancı okullar ile özel okulları ayırmak gerektiğini belirttikten sonra, 222 sayılı yasada yer alan, “Türk vatandaşı kız ve erkek çocuklar ilköğrenimlerini resmi veya özel Türk ilköğretim okullarında yapmakla mükelleftir” hükmü hatırlatıldı. Bu kanuna göre de, “Yabancı okullar ortaokul açamazlar. Özel Türk okulları ise bağımsız ortaokul açabileceklerdir” yanıtı verildi. Almanca ve Fransızca eğitim veren İstanbul Erkek Lisesi ve Galatasay Lisesi’ne geçişin nasıl olacağı sorusuna, mevcut durumdaki öğrenci kabul esaslarının uygulanmaya devam edeceği belirtildikten sonra, “Galatasaray, İstanbul Erkek Lisesi ve fen liselerinin ortaokulları açılacak mı?” sorusuna, “Açılmayacak” yanıtı verildi. Bu durumda akıllara örneğin her yıl kurayla ilköğretim bölümüne 50 öğrenci alan Galatasaray Lisesi’ne geçişin nasıl olacağı sorusu geldi.
Ancak Milli Eğitim Bakanlığıyetkililerinden edinilen bilgiye göre, resmi ve özel ortaöğretim (lise) kurumlarının hiçbiri bünyesinde ortaokul açamayacak. Ortaokullar idari anlamıyla ilkokul ve liseyle bağlantılı olmayacak. Bu okullar bağımsız bir yapı olarak oluşturulacak. Buna göre, Galatasaray, İstanbul Erkek Lisesi gibi ortaöğretim kurumları ancak kendilerinden idari olarak bağımsız ortaokul açabilecek.
 
Okul öncesi eğitim hangi yaşta başlayacak? 30 Eylül 2012 tarihi itibariyle 37-66 yaş arası çocuklar anaokulu veya uygulama sınıflarında, 48-66 ay arasındaki çocuklar anasınıflarında okul öncesi eğitim alabilecek.
 
İlkokula başlama yaşı ne zaman? 2012-2013 öğretim yılında 30 Eylül 2012 tarihi itibariyle 5 yaşını tamamlayacak olan çocuklar ilkokul 1. sınıf öğrencisi olarak kayıt yaptıracaklar. 66. ayını dolduranların kayıt işlemi e-okul üzerinden merkezi sistemle yapılacak. 30 Eylül 2007 tarihinden sonra doğanlar eğer hazırsa 61-66 ay arasındaki çocuklar velisinin istemesi halinde ilkokula başlayacak.
Şu anda ilköğretim 5, 6 ve 7. sınıflarda okuyan çocuklar aynı ilköğretim okullarında okumaya devam edecekler. 4. sınıfta okuyan öğrenciler ise artık ilköğretim 5. sınıf değil, ortaokul öğrencisi olacaklar. Ancak sınıf numaralarında kesinti ve yeniden başlama söz konusu olmayacak. İlköğretim 8. sınıfta okuyan öğrenciler ise eğitim sisteminden ayrılamayacaklar ve zorunlu eğitimlerine devam edecekler.
 
Kayıtlar nasıl yapılacak? 1’e başlayacak çocukların kayıtları yani 30 Eylül 2007 öncesi doğanlar e-okul sistemi üzerinden otomatik yapılacak. 4. sınıfta okuyanların da kayıtları e-okul üzerinden merkezi olarak gerçekleştirilecek. 8. sınıfta okuyanlar SBS’de yerleşmemişse ya da sınava girmemişse bu çocukların genel liselere, imam hatip liselerine ve mesleki ve teknik liselere kayıt yaptırmaları sağlanacak, bu e-okul sisteminden takip edilecek.
 
 Her kademede diploma verilecek mi? Hayır, sadece 12 yıllık eğitimin sonunda diploma verilecek.
 
İmam hatip kayıtları nasıl olacak? 2012-2013 eğitim ve öğretim yılında eğitim öğretime başlamış olan imam hatip ortaokulları varsa bu okullara devam etmek isteyen 5. sınıf öğrencilerinin kayıtları velileri tarafından bu okullara yapılacak.
 
SBS devam edecek mi? Yakın zamanda sınav sisteminde önemli değişiklik olmayacak. Ortaokulu bitiren öğrencilerin liselere devamı konusunda ise birkaç yıl daha Seviye Belirleme Sınavı’na (SBS) göre bir seçme süreci devam edecek.
 
Kur’an dersi nasıl işlenecek? Kur’an-ı Kerim dersinde kıyafetlerin nasıl olacağı sorusuna, sadece ders sırasında imam hatip okullarında kız öğrencilerin başörtülü dersi okuyabilecekleri belirtildikten sonra, “İmam hatip okulları dışındaki okullarda da yine aynı şekilde o derse mahsus olmak üzere başörtülü ders yapılabilir” denildi.
 
Azınlık okullarında seçmeli Kur’an dersi okutulacak mı? Azınlık okullarındaki öğrenciler için Kur’an-ı Kerim ve Hz. Peygamberimizin Hayatı’nın ders olarak okutulmayacak.
 
Yabancı okullarda, örneğin bir Fransız lisesinde seçmeli Kur’an dersi olacak mı? Yabancı okullar Türk mevzuatına tabi. Dengi resmi okullarımız için konulmuş programlar bunlar için de geçerli olacak.
 
Farklı din, mezhep ya da farklı dil dersi olacak mı? Farklı din ve mezheplere göre seçmeli derslerin okutulması ya da Türkiye’de konuşulan farklı dillerin öğretimi konusunda öğretim programlarının yanı sıra öğretmen faktörünün de göz önüne alınması gerekir. Gelişim özellikleri dikkate alındığında 1. sınıftan itibaren ahlak eğitimi, değer eğitimi ve karakter eğitimi gibi uygulama temelli derslere yer verilebilir.
 
5. sınıf öğretmenlerinin durumu ne olacak? Şu anda 5. sınıfta 37 bin 722 öğretmen var. Bu öğretmenler yeni sistemde norm fazlasına düşecekler. Ancak 66. ayını tamamlayan çocuklar 1. sınıfa kayıt olacağı için bu öğretmenler yeni açılacak şubelerde görevlerine devam edecek.
 

Eleştirilere yanıt: Ya eksik bilgi yüzünden ya da ideolojik bakış
Kitapçıkta, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in de önsözü yer alıyor. Dinçer, “Öğrencilerin yaş grupları ve bireysel farklılıklarını dikkate almayan 8 yıllık kesintisiz eğitimle ülkemizin en önemli zenginliği olan genç nüfusu bilgi toplumunun gerektirdiği bilgi ve becerilerle donatmanın mümkün olmadığından hareketle eğitim sistemimizde yeni bir yapılanmaya gidilmiştir” diyor.

Kitapçıkta, “Kanun yeterince tartışıldı mı?” sorusuna karşın, tüm sivil toplum örgütleri ve akademik çevrelerden görüş alındığı belirtiliyor.
“Niçin medya ve sivil toplum örgütleri bu kadar olumsuz yaklaşıyorlar” sorusu ise şöyle yanıtlanıyor: “Bu düzenlemeye karşı çıkışları iki temel nedene dayandırabiliriz. Birincisinde ideolojik bir bakış vardır. Böyle düşünenler, tek tip insan yetiştirmek alışkanlığından vazgeçemiyorlar. İkinci neden ise bilgi eksikliği, yapılan değişikliğin objektif bir şekilde ve çok yönlü değerlendirilememesidir.”  (RADİKAL)