Çok havalı ve zengin bir avukat, yeni aldığı lüks spor arabasını ofisinin önüne park eder. Ofisteki arkadaşlarına nasıl gösteriş yapacağını düşünerek arabasından inerken, yoldan hızla geçen bir kamyon sürücü tarafındaki kapıyı kopartır atar.

 
Avukat derhal cep telefonunu kapar ve polisi arar. Bir dakika içinde polis olay yerine gelir, fakat daha tek bir soru sormasına fırsat bırakmadan avukat isterik bir şekilde haykırmaya başlar.. Daha geçen gün aldığı arabası mahvolmuştur ve kaportacı ne kadar ince iş görse gene de eskisi gibi olmayacaktır. O kamyonun sürücüsü derhal bulunmalı ve yaptığı hasar ona mutlaka ödettirilmelidir. Avukat kızgın ve öfkeli şikayetini nihayet bitirdiğinde, polis bıkkın ve inanamaz bir şekilde başını sallar
__"Siz avukatların bu kadar materyalist olmalarını bir türlü anlayamıyorum. sahip olduğunuz şeylere öyle bağlanıyorsunuz ki, başka birşeyi gözünüz görmüyor..."
__"Nasıl söylersin böyle birşeyi?" diye hayretle sorar avukat. Polis adama acıyarak ve küçümseyerek bakar
__"Sol kolun dirseğinin altından kopmuş görmüyor musun? Kamyon sana çarptığı sırada olmuş olmalı ve sen bana kaportacıdan bahsediyorsun...."

"Aman Allah'ım!" diye bağırır avukat.

"Rolex saatimde gitmiş''.. :D

Hukukihaber.net, avukatların hoşgörüsüne ve affına sığınarak tüm dünyada yaygın olan bu fıkrayı yayınlamaktadır.