Kenan Biter'in haberi

1 Temmuz 2014 tarihinden itibaren mal sahipleri "herhangi bir gerekçe dahi göstermeden" yeni kira yılının bitiminden "3 ay önce" bildirimde bulunmak suretiyle, kiracılarını işyeri veya evden çıkartabilecek.

İşte bu madde 10. yılını dolduran yüz binlerce belki de milyonlarca kiracıyı şimdiden tedirgin etmeye başladı. Hukukçular ise mal sahiplerinin kafalarına göre artış yapıp, kiracılarını keyfi olarak evden çıkaramayacağı yönünde görüş bildirirken, bu tarz bir duruma maruz kalacak kiracılara ise 'dava açın' çağrısında bulunuyor.

Ancak gözlerden kaçan daha büyük bir tehlike var. O da kiralık konutlardan ziyade kiralık dükkânların durumu...

1 Temmuz 2014'te yürürlüğe girecek olan yeni düzenleme işin konut kısmında, daha farklı bir eve çıkarak geride bırakılan anıların ve dostlukların özlemi ile ucuz atlatılırken, dükkân kısmında ise çok ciddi kayıpların yaşanmasına sebep olacak. Çünkü ortada, yılların birikimi ile oturmuş marka bilinirliği ve müşteri potansiyelinin yanında, vakti zamanında verilmiş olan veya zamanı geldiğinde teklif edilmesi düşünülen milyonlarca TL'lik hava parası bulunuyor.

KİRACILARIN KADERİ EV SAHİPLERİNİN ELİNE TERK EDİLDİ

Türkiye'de kiralık konutlar üzerindeki en temel sorunun nasıl kiraya verilip nasıl verilmeyeceğine dair bir maddenin olmayışından ötürü kaynaklandığını ifade eden Kiracılar Derneği (KİRADER) Genel Başkanı Ali Ulvi Büyüknohutçu, şimdiki düzenlemenin kira artışını ve kiracıyı mülkten çıkarmaya yönelik yaptırımları düzenlediğini, ancak kiraya verilme kriterlerini getirmediğini bundan dolayı da kiracıların kaderinin ev sahiplerinin ellerine terk edildiğini söyledi.

KİRA BELİRLEME KRİTERİ OLMALI

Büyüknohutçu, uygulamanın böyle olmasından dolayı ev sahiplerinin 3 kuruş daha fazla para kazanmak için kiracılarını evlerden çıkartabileceğini dile getirerek, 1 yıl sonra yasanın ilgili maddesinin yürürlüğe girmesinden sonra ise birçok mülk sahibinin 10 yılını dolduran kiracılarını kapının önüne koyabileceğini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü;

''Ev sahipleri 10 yıl önceki kiralar üzerinden standart artışlarını yapmış olsa bile evi boşalttığı an aldığı kira ile yeni kiralayacağı rakam arasında ciddi fark olacak. İşte kiracıların kapının önüne konulmaması için bu farkı oluşturmamak lazım. Kiraya verilen yerler için bir kira belirleme kriteri olmalı ki, ev sahibi 10 senesini doldurmuş olan kiracısını kapının önüne koyup, ertesi gün kafasından geçen rakama başkasına veremesin. ''

DAVA AÇIN!

Büyüknohutçu, 1 yıl sonra bu tarz bir durum karşısında kalacak kiracıların mağdur olmaması için ilgili mahkemelere giderek dava açma hakkını kullanması gerektiğini belirterek, ''Ancak Türkiye'de kiracıların bu tarz davaları açacak gücü yok genellikle bu tarz davaları ev sahipleri kiracılarına karşı,'' kira düşük kaldı'', ''evimden çıkartamıyorum'' şeklindeki bahaneler ile açıyor. Son düzenleme ile artık ev sahiplerinin bu tarz davaları açmasına gerekte kalmayacak.'' dedi.

KİRACILAR TEDİRGİN

Türkiye'de nüfusun en az yüzde 45'nin kirada oturduğunu ifade eden Büyüknohutçu, bu düzenleme ile birlikte yüz binlerce kiracının tedirginlik ve belirsizlik içinde mal sahiplerinden kendilerine gelecek olan teklifleri şimdiden beklemeye başladığını söyledi.

MİLYONLARCA TL PARA HAVA OLACAK, İŞ YERİ SAHİPLERİ ZORA GİRECEK

1 Temmuz 2014 tarihinden itibaren yeni düzenlemeyle birlikte asıl en büyük darbeyi konuttan ziyade dükkân kiracıları yiyecek. Çünkü sıfırdan tutup yaptıkları işten ve getirdiği markadan ötürü dükkâna değer katan iş yeri sahiplerinin bunca yıllık emekleri ve birikimleri de çöpe gitmiş olacak.

Bunun dışında, mal sahibi ile yaptığı sözleşmeye, ''devir'' maddesi koydurmayan iş yeri sahiplerinin de kendinden önceki kiracıya ödediği, yerine göre de milyon TL'leri bulan ve halk arasında ''hava parası'' olarak adlandırılan paralarda gerçekten 'hava'ya uçmuş olacak.

Söz konusu uygulama ile mal sahipleri, dükkânlarından çıkarttıkları işverenlerin yıllarca oluşturdukları müşteri ve marka algısını da, dükkânını yine aynı iş kolunda değerlendirerek kullanabilecekken, bir başka kiracı adayına daha yüksek kira bedeli ve hava parası ile de verme fırsatını elde etmiş olacak.

KİRACIYI RAHATLATAN AÇIKLAMA

10 yılını doldurmuş kiracının sözleşmesi yenilenmeden kapının önüne konulacağına yönelik uygulama ile ilgili Gayrimenkul Hukukçusu Av. Emre Alcan, kiracıların içine su serpecek açıklamalarda bulundu.

Mal sahiplerinin 10. yılın sonunda kiracıya, ''Evden seni çıkartıyorum'' şeklinde keyfi bir uygulamada bulanamayacağını ve mal sahiplerinin kiracıya evden neye dayanarak çıkarttığına yönelik beyanda bulunması gerektiğini dile getiren Alcan, '' Neye dayanarak çıkartıyorsun; 'başka mülküm yok kendim oturacağım' diyorsa zaten o mülkü kiraya veremez. Bunu kiracı yarın öbür gün tespit ettiği takdirde mülke geri dönebilme hakkını elde eder. Ev sahibi ''10 yıl doldu kira düşük ve yeni kira bu'' der,  ancak kiracıyla yeni kira üzerinde de uzlaşamazsa bu seferde kiracı uyum davası açabilir.'' dedi.

DÜZENLEME KEYFİ OLARAK UYGULANAMAZ

Bu uygulamanın katiyen keyfi olarak kullanılamayacağının altını çizen Alcan, piyasada ev sahiplerinin keyfine göre hareket edeceğine yönelik bir algı oluştuğunu ancak Yargıtay'ın böyle bir duruma asla izin vermeyeceğini ve hakkaniyete göre düzenlemeyi uygulattıracağını ifade etti.

 Alcan, ev sahiplerinin kira artış oranlarında da keyfi bir tutum içerisinde olamayacağını da belirterek söz konusu artışları, civardaki emsal konutların kiraları üzerinden belirleyebileceğini ifade etti.

''HAVA PARASI''NIN HUKİKİ ALT YAPISI YOK

Havası parasının teamülden ibaret olduğunu ve yasada hiçbir şekilde yerinin olmadığını ancak uygulamada kullanıldığını sözlerine ekleyen Alcan, bir gayrimenkulün iyi konumda olması sonucu kiracılar arasında elden ödenen bir bedel olduğunu dile getirerek, '' Kişi dükkâna girerken örneğin 100 bin TL hava parası ödemiş çıkarken de ''bu parayı almadan çıkmam'' diye bir şey söylemesi asla söz konusu dahi olamaz. Çünkü hava parasının hiçbir şekilde hukuki alt yapısı yok.'' dedi.