CNBC-e


İSTANBUL - ABD'nin borç tavanını yükseltememesi yatırımcıları endişelendiriyor.

Peki, ABD'de krize dönüşen bu borç tavanı nedir ve sorun neden aşılamıyor? İşte 5 soruda ABD'nin yaşadığı kriz...

ABD'nin borç tavanı nedir?

Borç tavanı, Kongre tarafından kararlaştırılan, federal hükümetin yasal olarak ne kadar borçlanabileceğini belirleyen sınırdır. Amerikan yasalarına göre, borç tavanı ABD'nin milli gelirinin yüzde 10'unu geçemiyor. İlk defa 1917'de 11.5 milyar dolar olarak belirlenen borç tavanı, 1962'den bu yana 74 kez yükseltilerek 14 trilyon 294 milyar dolara kadar çıkarıldı.

Borç tavanını artırmak için son gün nedir?

Aslında ABD, borçlanma limitine aslında 16 Mayıs'ta ulaşmıştı. Ancak ABD Hazinesi, ekstra nakit idaresi önlemleriyle, borçlanma sınırında kalınacak son tarihin 2 Ağustos olduğunu açıkladı.

Borç tavanı niye yükseltilemiyor?
Demokratlarla cumhuriyetçiler arasındaki derin görüş ayrılıkları aşılamıyor. Kongre'nin borç tavanını yükseltme girişimi, aylardır bütçe görüşmeleri engeline takılmış durumda. ABD Başkanı Obama bütçe açığını 10 yılda 4 trilyon dolar, vergi artışlarını ve harcama kesintilerini içeren bir plan hazırladı. Ancak Cumhuriyetçiler, vergi artışlarına karşı çıkarken, Obama'nın yasalaştırdığı sağlık harcamalarının kısılmasını istiyor. Ayrıca Cumhuriyetçiler, bütçe açığını kısmaya yönelik bir plan üzerinde uzlaşmadan, borç tavanının yükseltilmesine onay vermiyor.

Borç tavanı yükselmezse ne olur?
2 Ağustos'a kadar bir anlaşmaya varılmazsa, ABD bu tarihten sonra borçlanamayacağı için, ödemelerini yapamayacak. Aksayacak ilk ödeme, 3 Ağustos'taki sosyal güvenlik emeklilik ödemeleri olacak. Buna ek olarak, ABD itfalarını yerine getiremeyerek temerrüde düşecek. İşte bu durumda, ABD muhtemelen AAA olan kredi notunu kaybedecek.

ABD temerrüde düşerse ne olur?
ABD'nin temerrüde düşmesinin sonuçlarının ne olacağını kimse tam olarak bilmiyor. Çünkü ABD büyüklüğünde bir ülke şimdiye dek hiç temerrüde düşmedi.Aancak sonuçların felaket boyutuna varabileceğinden endişe ediliyor. Elinde ABD tahvili bulunanlar arasında, çok uluslu bankalar, yabancı ülkeler ve Amerikan halkı var. ABD borcunu ödeyemezse, dünyanın en büyük bankaları iflasın eşiğine gelebilir. Bu durumda bankalar kredi vermeyi bırakabilir. hatta bankalar cari hesaplardaki paraları bile ödeyemez hale gelebilir.

Kötümser senaryolara göre, dolar adeta değersiz hale geleceğinden, ABD'de hiperenflasyon başgösterebilir. Şirketlerin büyük çaplı işten çıkarmalara gitmesi durumu daha da kötüleştirerek dünya ekonomisinde dipsiz bir gerileme sürecini tetikleyerek depresyona yol açabilir.