Aydın HASAN

>> Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun TAM METİN

Bütün vatandaşları kendi açılarından ilgilendiren yasa ile tükecilerin haklarının değişen pazar yapısı içinde korunması amaçlanıyor. Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, yeni yasanın hayatımızda ne gibi değişiklikler yapacağını şöyle anlattı:

TİCARET VE ALIŞVERİŞİN KURALLARI DEĞİŞİYOR

"Ticaretin kuralları değişiyor. Dolayısıyla alış-verişin kuralları da değişiyor.

 Değişen ve çeşitlenen pazarlar, tüketici haklarının daha farklı ve detaylı düşünülerek korunmasını gerektiriyor.

 Bu kanun da inşallah tüketicilerimizin haklarını, değişen pazar yapısına uygun biçimde koruyacaktır.

 Bilhassa sorunlu alanlarda mağduriyetlerini giderecek yeni haklar getiriyoruz.

Yeni Kanun uygulamada neler getiriyor?

Yani 28 Mayıs’tan itibaren hayatımızda neler değişecek? Hepimiz birer tüketici olduğumuza göre bu kanun uygulamada ne gibi sonuçlar getirecek ana hatlarıyla özetlemek istiyorum:

I- TÜKETİCİ SÖZLEŞMELERİ İLE İLGİLİ DÜZENLEMELER

Tüketicilerimizin alış-veriş sırasında veya kredi kartı temininde imzaladıkları sözleşmelere yönelik yeni düzenlemeler yaptık.

 Öncelikle tüm sözleşmelere getirdiğimiz ortak hükümler var:

*Tüketicinin, bundan böyle sözleşme imzalamadan önce açık ve anlaşılır bir şekilde bilgilendirilmeleri zorunlu olacaktır.

 *Tüketicinin imzaladığı sözleşmelerin koşulları sözleşme süresi içerisinde satıcılar tarafından değiştirilemeyecek.

 *Tüketiciden talep edilecek her türlü ücret ve masrafa ilişkin bilgilerin, sözleşmenin eki olarak tüketiciye ayrıca verilecek. Mevcut uygulamada tüketiciden alınacak ücretler sözleşmelerin içerisine gizlenmekte, tüketiciler ne ödeyeceğini tam olarak bilememektedir. Yeni düzenlemeyle ücretler sözleşmenin eki olarak ayrıca verileceğinden tüketiciler ödeyeceği ücretler hakkında tam bilgi sahibi olacaktır.
 
TÜKETİCİLERİN SÖZLEŞMEDEN CAYMA HAKKI

Tüketiciler yeni kanun ile daha uzun süreli cayma hakkına sahip olmuşlardır.

 1. Eski mevzuatta, yani halen yürürlükte olan ama Çarşamba gününden itibaren geçmişte kalacak tüketici kanununda; İşyeri dışında, yani kapıdan yapılan satışlarda ve mesafeli satışlarda cayma hakkı 7 gün, devre tatil sözleşmelerinde ise 10 gündü.

 Yeni kanunda cayma süreleri 14 güne çıkarılmıştır.

2. Cayma hakkının 2 hafta içinde kullanılabileceği diğer sözleşmeler şunlar:

• Ön ödemeli konut satışları,

• Tüketici kredisi sözleşmeleri ve

• Finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşmeler.
 
 AYIPLI MAL ve HİZMETLER

 Ayıplı mal ve hizmetlerde tüketiciye sağlanan haklar genişlemektedir, yani tüketici seçimlik haklarından istediğini kullanabilecektir.

 Bu ne demektir? Mevcut uygulamada 30 günden sonra tüketiciler doğrudan tamir hakkına yönlendirilmektedir.

 Yeni Kanun ile; alınan üründe bir hata varsa, yani “ayıplı” ise tüketicilerimiz 2 yıl içinde şu 4 haktan birini kullanabilecektir:

1) Sözleşmeden dönebilir; yani parasının iadesini isteyebilir,

2) Ayıp oranında satış bedelinden indirim isteyebilir,

3) Ücretsiz onarım talep edebilir,

4) Satılan ürünün aynısından; ama ayıpsız, yani kusurlu olmayan bir ürünle değiştirilmesini isteyebilir.

 Tekrar ediyorum: Tüketici bu 4 haktan istediğini 2 yıl içinde kullanabilecek.

FİNANSAL HİZMETLERDE TÜKETİCİ DAHA FAZLA KORUNUYOR

1) Tüketicilerin en fazla mağduriyet yaşadığı alanların başında ücret ve komisyonlar gelmekteydi. Kanunda, tüketiciden; haksız olarak talep edilen ücret, masraf ve komisyonların alınmasının önüne geçilmektedir. Bankalar artık her işlem için tüketiciden ücret talep edemeyecekler, BDDK ile Bakanlığımız ücretlendirilebilecek hizmet türlerini belirleyecekler.

 2) Tüketicilerin yine yoğun şikâyetlerine konu olan kart aidatı problemini çözüme kavuşturduk.

 Bundan böyle kart çıkaran kuruluşlar tüketicilere yıllık üyelik aidatı ve benzeri isim altında ücret tahsil etmedikleri bir kredi kartı sunmak zorunda olacaktır.

 Dolayısıyla burada tercih tüketiciye bırakılmıştır. Tüketici isterse ücretsiz kartı veya farklı özellikler ve avantajlar sağlayan ücretli kartı tercih etmekte serbest olacaktır.

3) Uygulamada tüketiciler, kredi kullanmaları durumunda aynı Bankanın iştiraki olan sigorta şirketinden sigorta yaptırmak mecburiyetinde bırakılmaktaydı.

Bu problemi de ortadan kaldırıyoruz.

 Tüketicinin açık talebi olmaksızın krediyle ilgili sigorta yaptırılması yasaklanmaktadır.

 Tüketicinin sigorta yaptırmak istemesi halinde ise, dilediği sigorta şirketi ile imzaladığı poliçenin, banka tarafından kabul edilmesi zorunlu hale getirilmektedir.

 4) Konut kredisinin erken ödenmesi halinde yükümlülük hafifletilmiştir.

 Mevcut düzenlemelere göre; %2 olan erken ödeme tazminatı; yeni Kanun’da, kalan vadesi 36 aya kadar olan kredilerde yüzde 1’e düşürülmüştür. Bu da tüketicinin lehine olan son derece önemli bir düzenlemedir.

 5) Tüketicilerin kredi taksitlerini ödemesi için Bankalar tarafından zorunlu olarak açılan hesaplardan, ücret ya da masraf talep edilmesi yasaklanmıştır.

 Yani kredi için açılan hesaptan hiçbir şekilde hesap işletim ücreti alınmayacaktır.

6) Yeni düzenlemeyle Bankalar, tüketicinin açık talimatı olmaksızın, kredi sözleşmesi ile ilişkili bir “kredili mevduat sözleşmesi” yapamayacaktır. Bu şekilde tüketicilerimizin daha fazla faiz yükü ile karşılaşmasının önüne geçilmiştir. Özetle; bankalarda tüketiciden alınacak tüm masraf ve komisyonlar açık ve net şekilde belirlenecek; İşlemler, tüketicinin sonradan hiçbir sürprizle karşılaşmayacağı şekilde gerçekleştirilecektir.

 Bankacılık ve finans sektörüyle ilgili bu düzenlemelerle, tüketiciler ile bankalar arasında yaşanan uyuşmazlıkların en az seviyeye inmesini bekliyoruz.

MAKETTEN YAPILAN SATIŞLAR

1. Mevcut uygulamada belediyelerden herhangi bir izin almayan inşaat şirketleri tüketicilere maketten satış yapabilmektedir.

 Yeni Kanuna göre; Belediyeden inşaat ruhsatı alınmadan tüketicilerle ön ödemeli konut satışı sözleşmesi yapılamayacaktır. 2. Bazı inşaat firmalar inşaatı tamamlamadan iflas etmekte veya ortadan kaybolmaktadır, Tüketicilerin büyük mağduriyetine yol açan bu duruma son vermek için “Bina Tamamlama Sigortası” yaptırılmasını zorunlu hale getiriyoruz. Böylece inşaat firması iflas etse bile, sigorta şirketi binayı tamamlayarak tüketiciye teslim edecektir.

 Ancak belirtmek gerekir ki “bağlı kredi sözleşmesi” veya “banka teminat mektubu” gibi tüketiciyi koruyacak diğer araçlar mevcutsa, inşaat firması bu kapsamın dışında kalacaktır.

 3. Konut satışlarında da tüketiciler, sözleşmenin imzalanmasından itibaren 14 günlük cayma hakkına sahiptir.

 Bunun yanı sıra; konutun devir ve teslim tarihine kadar tüketiciye; belli masrafları ve sözleşme bedelinin yüzde 2’sine kadar tazminat ödemek suretiyle, sözleşmeden vazgeçme hakkı verilmektedir. Bu düzenlemeyle konut taksitlerini ödemede güçlük yaşayan tüketicilerimize bir kolaylık sağlamayı hedefledik.
 
KAPIDAN YAPILAN SATIŞLAR

1. İşyeri dışında satış yapacaklar mevcut uygulamada olduğu gibi Bakanlığımızdan “yetki belgesi” almak zorunda olacaktır. Böylelikle firmalar Bakanlığımızca kayıt altına alınacaktır.

 Tüketicilerin bir uyuşmazlık yaşaması durumunda bu firmalar hızlıca denetlenebilecektir.

 2. 14 günlük cayma süresi içindeyken tüketiciden herhangi bir ödeme veya borç altına sokan bir belge alınamayacaktır.

 Böylece tüketicilerin düşünmek için zamanı olacak.

Şayet bir şekilde kandırılmışlarsa ödeme yapmadan vazgeçme imkânları olacaktır.

 Bu madde tüketiciye 14 günlük süre içinde hem ürünü denemesine, hem de ürünle ilgili araştırma yapmasına imkân sağlayacaktır.

 3. Satıcı ve sağlayıcı yükümlülüklere aykırı davranırsa; tüketici cayma hakkını kullanmak için 14 günlük süreyle bağlı olmayacaktır.

4. Kötü niyetli satıcıların sözleşme tarihini geriye dönük atarak tüketicilerin cayma hakkını kullanmasını engelledikleri tesbit edilmiştir. Bunu engellemek için sözleşme tarihi tüketicinin kendi el yazısıyla yazdırılacak ve sözleşmenin bir örneği tüketiciye mutlaka verilecektir.

İNTERNET, TELEFON, KATALOG GİBİ YOLLARLA KURULAN SÖZLEŞMELERE İLİŞKİN YENİ DÜZENLEMELER GELİYOR

İnternet, telefon, katalogdan yapılan satışlarda tüketiciler satıcılarla karşı karşıya gelmiyorlar.

 Bu nedenle tüketicilerin sözleşme imzalanmadan önce malın nitelikleri, toplam ücreti, nakliye giderleri gibi hususlarda bilgilendirilmesi önem arz etmektedir.

*Bu tür satışlarda, mesafeli sözleşme kurulmadan önce, tüketicinin sözleşme şartları hakkında bilgilendirilmesi zorunludur.

 *Satıcı veya sağlayıcılar mesafeli sözleşmelerde taahhüt ettikleri süre içerisinde malları tüketicilere teslim etmek zorundadırlar.

*Bu sürenin 30 günü geçemeyeceği de düzenleme altına alınmıştır.

*Satıcı ve sağlayıcılar, tüketiciyi cayma hakkı konusunda bilgilendirmezse; tüketici 14 günlük süreyle bağlı olmadan sözleşmeden cayabilecektir.

DEVRE TATİL, DEVRE MÜLK SATIŞLARINA İLİŞKİN SIKI TEDBİR

*Mevcut kanunda sadece devre tatiller kapsamdaydı Yeni kanunda devre mülkler ve alternatif tatil üyelikleri de Kanun kapsamına alınmıştır.

*Devre tatil ve devre mülk sözleşmeleri de zaman zaman maket üzerinden ön ödemeli olarak satılması mağduriyetler yaşanmasına sebep olmaktadır. Bu mağduriyetleri çözüme kavuşturmak amacıyla satıcı ve sağlayıcıların; inşaat ruhsatı alması ve bina tamamlama sigortası yaptırması zorunluluğu getirilmekte; Tüketicilere ise; cayma hakkının yanı sıra, “sözleşmeden dönme hakkı” tanınmaktadır.

PAKET TURLAR

Zaman zaman paket tur firmaları paket turun esaslı unsurlarında keyfi olarak değişiklikler yapmaktadır.

 Bu durum önceden tatil programını yapan tüketicilerin büyük mağduriyetler yaşamasına sebebiyet vermektedir. Bu soruna çözüm bulmak amacıyla tüketicilere, paket tur sözleşmesinin esaslı unsurlarından birinin değişmesi halinde “sözleşmeden dönme hakkı” getirilmiştir.

 Ayrıca paket tur düzenleyicisi sözleşmenin hükümlerini yerine getirmez veya gereğini yapmazsa, tüketicinin uğradığı her türlü zarardan sorumlu olacaktır. Bu haklara ilaveten; tüketici, boşa harcanan tatil zamanı için de uygun bir tazminat talep edebilecektir. *Yeni düzenlemeyle AB ülkelerinde olduğu gibi, ticari ve mesleki amaçla paket tura katılanlar da tüketiciye tanınan haklardan yararlanabilecektir.

TÜM ABONELİKLERE YENİ DÜZENLEMELER GETİRİLDİ

Tüketiciler abonelik sözleşmeleri ile ilgili en çok sözleşmenin feshi ile ilgili sorunlar yaşamaktadır.

*Bu sorunlara çözüm getirmek amacıyla tüketicilere imzalamış oldukları abonelik sözleşmelerini feshetme hakkı tanınmıştır.

*Aboneliğe son verme isteği, süresi içinde yerine getirilmezse, abonelikten faydalanılmış olsa dahi tüketiciden herhangi bir bedel talep edilmesi yasaklanmıştır.

*Tüketicilerle internet, telefon aracılığıyla abonelik yapılmaktadır.

 Buna rağmen; tüketicilerin aboneliğini bitirmek istediğinde tüketicilere zorluk çıkarılarak abone merkezlerine veya bayilerine yönlendirilmektedir. Bu sorunu çözüme kavuşturmak amacıyla feshin, sözleşmenin kurulmasından daha ağır şartlara bağlanamayacağı kuralı getirilmiştir.

 Yani internet üzerinden abone yapıyorsan, aboneliği yine internet üzerinden bitireceksin. Aboneye şuraya git, şunu yap diyemeyecek, nasıl abone yapıyorsa, öyle sonlandıracak.

PROMOSYON UYGULAMALARINA DÜZEN GELİYOR

Gazete ve dergi gibi süreli yayın kuruluşlarınca düzenlenen promosyon kampanyaları daha sıkı kurallara tabi olacaktır.

 Mevcut uygulamada gazete ve dergi gibi süreli yayınlar tarafından tüketicilere verilen promosyonlar ile ilgili bir netlik yok.

 Hangi ürünlerin kültürel ürün olduğu konusunda tartışmalar yaşanmaktadır. Bu alanın netliğe kavuşturulması amacıyla mevcut Kanunda örnekleme yöntemiyle sayılan, süreli yayın kuruluşlarının verebileceği kültürel ürünler, yönetmelikle tek tek sayma yoluna gidilerek açıkça belirlenecektir.

PİRAMİT SATIŞ SİSTEMLERİ YASAKLANIYOR

Gerçekçi olmayan veya gerçekleşmesi çok güç olan kazanç beklentisi sistemi olan piramit satış sistemleri tüketicileri mağdur etmektedir.

 Bu kanunla Piramit satış sisteminin kurulması, yayılması veya tavsiye edilmesi kesinlikle yasaklanmaktadır.

II- TÜKETİCİNİN BİLİNÇLENDİRİLMESİ

Yeni Kanunda tüketicilerin doğru bilgilendirilmesi ve dolayısıyla tüketicilerin daha bilinçli olması hedeflerden biridir.

 Bu hedefimizi “Bilinçli Tüketici, Basiretli Tacir” vurgusuyla ifade ediyoruz.

 Kanunda tüketici bilincini artırmak adına getirilen uygulamaları şöyle özetleyebiliriz: 1) Gerçeği yansıtmayan indirimli satışlara sınırlama getirilmektedir. Ülkemizde indirimli satışlarla ilgili kapsamlı bir kanuni düzenleme bulunmaması çeşitli suiistimallere neden olmaktaydı.

Örneğin, senenin 12 ayı boyunca indirimli satış kampanyası yaptığına ilişkin reklam yapabilmekteydi.

 Veya fiyat etiketleri üzerine önceden geçerli olmayan yüksek fiyatlar yazarak tüketicilerde indirim yapılmış izlenimi oluşturulmaktaydı.

Yeni düzenlemeyle bu alandaki istismarların önüne geçilecek ve indirimli satış uygulamaları daha sıkı denetlenecektir. 2) Tanıtma ve kullanma kılavuzuna ilişkin yeni düzenlemeler yapılarak satıcılara tüketicileri doğru bilgilendirmeye yönelik yükümlülükler getirilmiştir.

“Emniyet kemerinizi takınız” gibi güvenlikle ilgili bilginin yabancı dilde verilmesi tüketicilerin can ve mal güvenliğini tehdit etmektedir. Artık, malın güvenli kullanımına ilişkin her şey, malın üzerinde de yer alması halinde, yazılı ve sesli ifadelerin Türkçe olması zorunludur.

 3) Garanti Belgesi tüketicinin bilgilendirilmesine hizmet edecek şekilde hazırlanacaktır, aynı zamanda bu alandaki bürokratik işlemler azaltılmıştır.

 Mevcut mevzuata göre imalatçı ve ithalatçılar tüketici ürünleri için Bakanlıktan onaylı garanti belgesi almak zorundadır. Bu belgelerin Bakanlıktan onaylatılması şartı kaldırılarak bürokrasinin azaltılması kapsamında önemli bir adım atılmıştır.

* İmalatçı ve ithalatçılar yine bir garanti belgesi düzenleyecekler, ancak bunu Bakanlıktan onaylatmalarına gerek olmaksızın tüketicilere bu belgeleri vermeye devam edeceklerdir. Bu belgelerde tüketicinin satın aldığı mala, üretici, ithalatçı ve satıcıya yönelik bilgiler ile tüketicinin hakları yer alacaktır.

 *Bakanlık, bu belgenin düzenlenip tüketicilere verilip verilmediğinin denetimini yapacaktır.

* Üretici ve ithalatçılar ise bu belgeyi düzenleyip tüketicilere vermeye devam edeceklerdir.

4) Tüketicilerin satın aldığı mallarla ilgili satış sonrası servis hizmetlerine kolay bir şekilde erişmesi temel hedeftir.

 Satış sonrası hizmetlere hızlı ve kolay bir şekilde ulaşılması için Bakanlıkça belirlenen sayıda servis istasyonu kurma ve malın kullanımı süresince servis hizmeti verme zorunluluğu mevcut uygulamada olduğu şekliyle devam edecektir.

 Örneğin: Kullanım ömrü 10 yıl olan televizyonlar için her coğrafi bölgede en az 2 olmak üzere; 7 bölgede toplam 20 servis istasyonu kurulması zorunlu olacaktır.

 5) Tüketicilerin bilinçlendirilmesi amacıyla radyo ve televizyon yayınlarına ilişkin düzenlemeler yapılmıştır.

 Bu amaçla tüketicilerin en fazla radyo ve televizyon karşısında yer aldığı zamanlar, yani gündüz 8.00-22.00 saatleri dikkate alınarak; Ayda 15 dakikadan az olmamak üzere tüketiciyi bilinçlendirici program yayınlama zorunluluğu getirilmiştir.

III- TİCARİ REKLAM VE HAKSIZ TİCARİ UYGULAMALARA YÖNELİK DÜZENLEMELER

1) Tüketicilerin ticari reklam yoluyla yanıltılmasını engelleyecek tedbirler etkinleştirilmektedir.

 Bakanlığımız tüketicilerin ekonomik çıkarları ile can ve mal güvenliklerinin ticari reklamlar yoluyla zarar görmesini önlemek amacıyla sıkı tedbirler almıştır. Bu amaçla yapılan düzenlemeyle;

- Tüketiciyi aldatıcı veya onun tecrübe ve bilgi noksanlıklarını istismar edici,

- Can ve mal güvenliğini tehlikeye düşürücü,

- Şiddet hareketlerini ve suç işlemeyi özendirici,

- Kamu sağlığını bozucu,

- Hastaları, yaşlıları, çocukları ve engellileri istismar edici ticari reklam yapılması yasaklanmıştır.

 Yapılacak ikincil düzenlemelerle birlikte dünya uygulamalarında olduğu gibi marka ismi vererek karşılaştırmalı reklam yapılmasına imkân tanınacak; Böylelikle tüketicilerin mal ve hizmetlerle ilgili daha fazla bilgi sahibi olmalarının önü açılacaktır. 2) Haksız ticari uygulamalara ilişkin AB Yönergesi, ilk defa iç hukukumuza aktarılmıştır.

 Tüketicinin, müteşebbisin etkisi altında kalmadan, hür iradesiyle karar verebilmesi amacıyla tüketicilere yönelik haksız ticari uygulamalar yasaklanmıştır. Örneğin; Kanunun tüketiciye tanıdığı hakların yalnızca bir firma tarafından sunulan imkânmış gibi gösterilerek tüketicilerin yanıltılması bir haksız ticari uygulama olarak kabul edilecektir.

3) Ülkemizdeki tüm ticari reklamları denetleyerek tüketicileri aldatıcı reklamlara karşı koruyan Reklam Kurulu yeniden yapılandırılmıştır.

- Reklam Kurulu’nun üye sayısı 29’dan 19’a düşürülerek etkinliği artırılmıştır.

-Reklam Kurulu ticari reklamların yanı sıra bu Kanunla birlikte tüketiciye yönelik haksız ticari uygulamaları da denetleyecektir.

 -Tüketicilerin ekonomik çıkarlarını bozucu can ve mal güvenliğini tehlikeye düşüren reklamlar hakkında derhal işlem yapılmasına olanak sağlamak amacıyla Reklam Kurulu Başkanı tedbiren durdurmaya yetkili kılınmıştır.

4) Reklam Konseyi’nin kurulması öngörülmüştür. Reklam Konseyi; reklamcılık sektörü ile koordinasyon içinde olacak; sektörün gelişmesi ve tüketicilerin korunması için işbirliğine imkân sağlayacak bir yapıdır.

 Reklam Konseyi’nin, yılda en az bir kez Bakanlığımız koordinatörlüğünde toplanması uygun görülmüştür.

 IV- UYUŞMAZLIKLARA MASRAFSIZ VE HIZLI ÇÖZÜM

Tüketicilerimizin mağduriyet yaşadıkları alanlarda hak arama yollarını kolaylaştıran ve hızlandıran düzenlemeler yaptık.

 1) Tüketicilerimizin haklarını daha kolay aramalarını sağlamak amacıyla Tüketici Hakem Heyetleri’ni yeniden yapılandırdık.

 Yeni Kanun’da, başvuru sayısına göre bazı ilçelerde birden fazla Hakem Heyeti oluşturulması mümkündür.

-Tüketici Hakem Heyetlerinde raportör kadrosu ihdas edilmiştir.

 Böylece Tüketici Hakem Heyetlerinin kararlarının zamanında ve hukuka uygun olarak alınması için yetkinliğe sahip personelin istihdamına imkân sağlanmıştır.

-Tüketici Hakem Heyetleri’ne yapılacak başvurularla ilgili miktar mevcutta 1.272 TL’dir.

 Bu miktar 3 bin TL’ye çıkarılarak, daha fazla sayıda tüketici uyuşmazlığının mahkeme öncesinde çözüme kavuşturulması sağlanacaktır.

- Hâlihazırda firmalar herhangi bir maliyete katlanmadıkları için, tüketici haklı olsa dahi onları hakem heyetine başvuru yapmaya zorlamaktadırlar. Bu da Hakem Heyetine yapılan başvuruların sayısını artırmakta ve tüketicilerin hakkını aramaktan çekinmelerine sebep olmaktadır. Yeni düzenlemeyle tüketicilerin haklı çıkması durumunda Hakem Heyetinin tebligat ve bilirkişi masrafları firmalardan alınacaktır.

 Böylece tüketicilerin Hakem Heyetlerine başvuru yapmasına gerek kalmaksızın, uyuşmazlıklarının firmalar tarafından daha kısa sürede çözüme kavuşturulmasını hedefliyoruz.

 2) Tüketici mahkemelerinde tüketicilerin dava açmaları kolaylaştı

*Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda, davaları basit yargılama usulüne göre sonuçlandıran Tüketici Mahkemeleri görevli olacak.

*Tüketici örgütleri üst kuruluşlarınca açılacak davalarda, bilirkişi ücreti ve vekâlet ücreti Bakanlıkça karşılanacak.

*Tüketici davaları tüketicinin ikamet ettiği yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabilecek.

 *Tüketici mahkemeleriyle tüketici hakem heyetlerinin UYAP ve Tüketici Bilgi Sistemi aracılığıyla entegre olması sağlanacak.

>> Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun TAM METİN