Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, kıdem tazminatıyla ilgili çalışmalarını sürdürürken Kalkınma Bakanlığı’ndan çok tartışılacak bir öneri geldi. Bakanlık yayını olarak dikkate sunulan uzmanlık tezinde, fona dönüşecek bir kıdem tazminatında ödenecek tutarların yarıya düşürülmesi, aylık olarak işverenlerin de yüzde 3.5 oranında (şu anda bu oran yüzde 8.33) katkı yapması durumunda sürdürülebilirlik sağlanacak. Aksi takdirde, fon büyük açıklar vererek ilerleyecek. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu’yu ziyaret eden bir derneğin “Kıdem tazminatında prim oranının yüzde 3.75’e indirilmesi için çalışma başlatıldı” açıklaması da bu öneri mi tartışdı sorusunu gündeme getiriyor. 

AVUSTURYA YAPTI
Kalkınma Bakanlığı uzmanlarından Nafiz Baysal’ın “Dünyada ve Türkiye’de kıdem tazminatı uygulaması, Türkiye’de kurulması öngörülen kıdem tazminatı fonunun finansal projeksiyonu” isimli tezi, bu konuda bugüne kadar yapılmış en kapsamlı çalışma niteliğinde. Diğer ülkelerdeki kıdem tazminatı reformlarına da yer verilen tezde, Türkiye’de kurulacak yeni sistemin de alternatiflere göre projeksiyonu yapıldı. Şu anda kıdem tazminatı olarak her bir yıl için bir aylık (giydirilmiş) ücret ödenmesinin yalnız geçmişe ilişkin olarak değil, geleceğe yönelik olarak da kazanılmış hak olarak algılandığı ve bu parametrede değişiklik yapılmasına şiddetle karşı çıkıldığı belirtilen çalışmada, “Avusturya’da ise işçi kesiminin de onayıyla varılan uzlaşma sonucunda başlanan yeni sistemde, 3 yıl ile 37 yıl arasında kıdemi olan işçilerin tamamı, yeni sistemde daha az miktarda kıdem tazminatı alıyor” denildi. Avusturya’daki sistemin katkı esasına göre çalıştığı ve devletin yalnızca bireysel hesaplara kıdem tazminatı primi olarak yatırılan tutarları garantiye aldığı belirtilen tezde, Türkiye’nin ise “bireysel hesap yaklaşımı” ve “fon kurulması” şeklinde iki alternatife sahip olduğu belirtildi.

Bakanlık ne öneriyor?

ÖNCE KIDEM SONRA SSK PRİMİ
Bireysel hesap yaklaşımı, bazı Latin Amerika ülkelerinde ve Avusturya’da uygulanıyor ve belirlenmiş katkı esasına dayanıyor. Bireysel hesap yaklaşımının tercih edilmesi durumunda, işverenlerin kıdem tazminatı prim borçlarının birikmesini engellemek için, bu primler işçilerinin hesaplarına yatırılmadıkça sosyal sigorta primleri ve vergilerinin yatırılmasının önüne geçilmeli. Bankayı seçme hakkı işçiye verilmeli, bankalara bireysel hesaplara ilişkin getiri oranlarını ve bu getirileri elde etmek için kullandıkları enstrümanları paylaşma zorunluluğu getirilmeli ve işçilere belirli aralıklarla bankayı değiştirme hakkı tanınmalı.

GERİYE DÖNÜK HAKLAR KORUNMALI
Kıdem tazminatı fonunun kurulmasının en önemli sosyal faydalarından birisi ise iflas eden şirketlerden kıdem tazminatı alacaklarını tahsil edemeyen işçilerin alacaklarını garantiye alması. Bununla birlikte, kamu finansmanında açık vermeden, fonun ekonomik olarak sürdürülebilir biçimde kurgulanması temel öncelik olmalı. Kıdem tazminatı fonunda, uygulamaya gireceği tarih itibariyle kazanılmış hakların geriye dönük olarak korunması gerekir. 

KIDEM TAZMİNATI YARIYA İNERSE
Fon ihtimalinde, ancak kıdem tazminatı miktarının yarıya indirildiği ve bunun sonucunda kayıtlı istihdamda oluşması beklenen artışın da göz önüne alındığı senaryoda, kıdem tazminatı prim oranı yüzde 3.32 olarak belirlenirse, fon 2083 yılına kadar açık vermez. Bununla birlikte fonun finansal sürdürülebilirliği de göz önünde bulundurulduğunda, kıdem tazminatının yarıya indirildiği senaryoda kıdem tazminatının yüzde 3.32’den yüksek bir düzeyde belirlenmesi gerekir. Bu oranın yüzde 3.5 olarak tespitinin daha doğru olacağı düşünülmektedir.

DİKKAT ÇEKEN AÇIKLAMA

KIDEM tazminatıyla ilgili olarak geçtiğimiz günlerde dikkat çekici bir açıklama da yapıldı. Hadımköy-Arnavutköy Sanayici ve İş Adamları Derneği (HASİAD) Başkanı Hüseyin Bozdağ, Çalışma Bakanı Soylu’yu makamında ziyaret ettikten sonra bir açıklama yaptı. Bazı gazetelerde yer alan açıklamada HASİAD Başkanı Bozdağ, “Çalışma Bakanı Soylu, ‘Bireysel Kıdem Tazminatı’ hesabı açılarak işverenin bu konudaki yükünün hafifleyeceğini işaret ederek, kıdem tazminatıyla ilgili yüzde 8.33 olan rakamın kademeli olarak yüzde 3.75’e indirilmesi için çalışma yaptıklarını belirtti” ifadelerini kullandı. Şu anda her yıla bir brüt ücret kadar kıdem tazminatı alınıyor. Bu da yüzde 8.33 oranında prime karşılık geliyor.

Hacer BOYACIOĞLU/Hürriyet