Vatan yazarı Mert Nayır 'İşte Uzman' isimli köşesinde konuyu detaylı olarak ele aldı. İşte o yazı...     

1 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı kanunun en önemli maddelerinden biri olan Genel sağlık Sigortası uygulaması, altyapı yetersizliği nedeniyle 2012 yılına kadar bekledi.

1 Ocak 2012 sabahına 75 milyon Vatandaş Genel Sağlık Sigortalısı (GSS) olarak uyandı. ‘Benim özel sağlık sigortam var, devlet hastanesinin önünden geçmem, ilacımı kendi paramla alırım’ diyenler dahil Genel Sağlık Sigortası kapsamına alındı.

Eylül ayında bu köşeden yazdık, “Sosyal Güvenlik Kurumu verilerine göre toplamda 7 milyon 37 bin 180 kişinin yaklaşık 10 milyar TL GSS borcu var” dedik. 30 Kasım 2015 tarihine kadar Genel Sağlık Sigortası’ndan doğan borçların asıllarını ödeyenler faizden kurtulacak diye belirttik. Ancak, seçim arifesinde beklenen “AF”, yapılandırma başvurusunda beklenen sayıyı getirmedi.

Neden öncelik tanındı?

10 Aralık 2015 tarihinde yayımlanan 64. Hükümet, 2016 Eylem Planı’nda Genel Sağlık Sigortası bakımından yapılacak düzenlemeler genç vatandaşlarımıza yönelikti. Genel Sağlık Sigortası kapsamında yapılan gelir testi sistemi ve buna bağlı Genel Sağlık Sigortası primi ödemelerinin gözden geçirilmesi bir yıllık planlar arasında yer alıyordu. Bunun yanı sıra, gençlerin Genel Sağlık Sigortası primlerinin sıfırlanması, lise ve üniversite mezunu gençlerin Genel Sağlık Sigortası giderlerinin 2 yıl süreyle gelir testi yaptırmaksızın ve prim alınmaksızın devlet tarafından karşılanması, yeni yılın ilk 3 ayında tamamlanacaklar listesi içerisindeydi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Genel Sağlık Sigortası nedeniyle gelir testi yaptırmayan ve çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu yaklaşık 5 milyon kişiye, seçim öncesi 7 milyar liraya ulaşan borçların silineceği sözü vermişti.

Zorunlu eğitim sisteminin 4+4+4 olmasından sonra liseyi bitiren gençlerimiz dolu dolu 18 yaşına girmiş bulunuyor. Genel Sağlık Sigortası kapsamına girilmesi için 18 yaş, örgün eğitim görmemesi ve sigortasının olmaması şartları mevcut.

Hal böyle olunca; liseyi bitiren gençlerimiz ilk yılında herhangi bir yükseköğretim programına yerleşemezler (ek yerleştirmeler dahil 120 gün sonra) ise GSS kapsamına otomatik olarak alınıyor ve gelir tespiti yaptırmazlar ise en yüksek prim oranında borç tahakkuk ettiriliyor.

 Mağdur duruma düşmeyin

 Tabi konumuzun başlangıcında da belirttiğimiz gibi, SGK uygulamalarından bihaber gençlerimiz, GSS kapsamında olup olmadıklarını borçlarıyla yüz yüze gelinceye kadar bilmiyorlar. Öğrendiklerinde ise borçları çoktan 1.000 TL’lerin üzerine çıkmış ve sağlık aktivasyonları kapatılmış oluyor.

Öğrenim gören gençlerimizin GSS mağduru olmamaları için, lise öğrenimleri bittikten sonra yükseköğretim programına yerleşmişler ise öğrenci belgesini bağlı bulunduğu ilçedeki SGK merkezine iletmeleri gerekiyor. Aksi takdirde SGK öğrenci belgelerini okulundan temin edemediği öğrenim gören gençlerimize de borç tahakkuk ettirebiliyor.

Öğrenimleri devam etmeyen ya da herhangi bir yükseköğretim programına yerleşemeyen gençlerimizin ise öncelikle ilçe kaymakamlığına giderek “Gelir Tespiti Müracaatı”nda bulunmaları, gelir tespiti yaptırdıktan sonra SGK merkezine müracaat ederek gelir seviyelerine göre kendilerine GSS primi tahakkuk ettirmeleri gerekiyor.

10 Şubat’ta yürürlüğe girdi

6663 sayılı “Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” 10 Şubat 2016 tarihinde 29620 sayılı Resmi gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Artık, torba yasa kavramı devlet geleneği halini aldığından bu kanunu da bir torba yasa olarak değerlendireceğiz.

Torbanın içinde neler olduğuna bakacak olursak; vergi kanunundan devlet memurları kanununa, iş kanunundan sosyal sigortalar kanununa kadar birçok düzenleme mevcut.

64. Hükümet 2016 Eylem Planı’nda Genel Sağlık Sigortası bakımından yapılacak düzenlemelerden “Gençlerin Genel Sağlık Sigortası primlerinin sıfırlanması ve lise ve üniversite mezunu gençlerin Genel Sağlık Sigortası giderlerinin iki yıl süreyle gelir testi yaptırmaksızın ve prim alınmaksızın devlet tarafından karşılanması” konusu da bu torbanın içinde. Yeni düzenlemeye göre;

Anne veya babası üzerinden bakılmakla yükümlü olunan kişi sayılanlardan; 20 yaşını doldurmayan lise ve dengi öğrenimden mezun olanlar, 25 yaşını doldurmayan yüksek öğrenimden mezun olanlar,

Mezun oldukları tarihi izleyen günden itibaren iki yıl süreyle gelir tespiti yaptırmaksızın aile içindeki geliri kişi başına düşen aylık tutarı asgari ücretin üçte birinden az olan vatandaşlar ile gelir tespiti yapılmaksızın genel sağlık sigortalılığı ya da bakmakla yükümlü olduğu kişi bulunmayan Türk vatandaşlarından 18 yaşını doldurmamış çocuklar kapsamında Genel Sağlık Sigortalısı sayılacaktır.

Eski borçlar ne olacak?

Eylem Planı’nda açık bir şekilde “Gençlerin Prim Borçları Silinecek” cümlesi yer almasına ve Başbakan Davutoğlu’nun “Gençlerin Genel Sağlık Sigortası prim borçlarını sıfırlıyoruz. Meslek lisesi ve üniversite öğrencilerinin staj yapmalarını özendirici tedbirler alıyoruz. Lise veya üniversite mezunu gençlerimizin Genel Sağlık Sigortası giderlerine destek oluyoruz. Buna göre primler 2 yıl süreyle gelir testi yapmaksızın ve prim alınmaksızın devlet tarafından karşılanacak” söylemine karşın yapılan 6663 sayılı düzenlemede geçmiş dönem borçlarının silinmesi ile ilgili herhangi bir düzenleme yok.

Yalnızca 10 Şubat 2016’dan itibaren lise mezunları için 20, üniversite mezunları için 25 yaşına kadar GSS prim alınmayacağı belirlenmiştir.

Yani; Asgari ücreti “AGİ Dahil” 1.300 TL yaptık…

GSS borçlarının geçmiş dönemini affetmedik, yeni borçlara engel olduk…

100 TL’lik devlet teşvikine kriterler koyduk…

Kafamda deli sorular; Eylem Planı’nı “teğet mi geçiyoruz” acaba?