Cem Kılıç

-  Çalışan kadınların yüzde 36,4’ü iş ve aile yaşamı arasında çatışma yaşıyor.
-  Çalışan kadınların yüzde 21’i ev işleri ve çocuk bakımı tüm zamanlarını aldığı için işten ayrılıyor.
-  Anne olduktan sonra işten ayrılanların gerekçeleri: yüzde 32’si çocuğa bakacak kimse olmadığı için, yüzde 10,5’i çocuk bakım masrafları yüksek olduğu için.
-  Çalışma hayatından ayrılan kadınların yüzde 32,2’si esnek çalışma, çocuk bakımı desteği, izinlerin artması, ev işlerinde yardımcı olunması durumlarında çalışmaya devam edebileceğini ifade ediyor.
-  Yoğun çalışma hayatı nedeniyle evlenmekte/anne olmakta geciken kadın oranı yüzde 19,7, ailesi ile yeteri kadar ilgilenemeyen kadın oranı yüzde 28,4 (Toplam: yüzde 48,1).
 Bu tespitler geçtiğimiz hafta Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’la, İstanbul’da bir araya geldiğimiz yemekli toplantıda yapılan sunumdan alındı. Toplantıda ağırlıklı olarak, son günlerde artık can sıkacak kadar çok dile getirilen “yaşlanan nüfus” konusu ele alındı. Özellikle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı, kamuoyunda “kadınları eve hapsedecekler” şeklinde karalama kampanyalarından rahatsız olduklarını, muhafazakâr bir parti olarak amaçlarının kadını iş yaşamından uzaklaştırmak değil, tam tersine kadın istihdamını artırmak olduğunu, bu amaçla pakette önemli düzenlemelere yer verdiklerini söyledi.
Gerçekten de Türkiye’ye ilişkin nüfus tahminleri, önümüzdeki yıllarda nüfusun ilk önce artacağını daha sonra azalma trendine geçeceğini söylüyor. İşte bu nedenle, Hükümet, ekonomik büyümenin yeterli nüfus olmadan sağlanamayacağı düşüncesiyle, bugünlerde konuşulan kadın istihdam paketi ve gelecekte açıklayacağı diğer tedbirlerle soruna çare aramaya çalışıyor.

Pakette neler var?
 Hazırlanan paketin genel olarak politika alanları şu şekilde sıralanıyor:
-  Doğuma bağlı izinlerin işverenleri kadın istihdam kararından caydırmayacak şekilde artırılması
-  Doğum sonrası yarı zamanlı çalışma modelinin geliştirilmesi
-  Esnek çalışma imkânlarının geliştirilmesi
-  Gençlerde evliliğin desteklenmesi
-  Kreş ve bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılması
-  Aile ve çocuk dostu sosyal ve kültürel ortamın geliştirilmesi
-  Aile refahının korunması
-  Aile ve iş yaşamının uyumunun artırılması



Kreş kurana teşvik yolda
 Kreş konusunda işverenlere yeni teşvikler getirilmesi de gündemde. Herhangi bir zorunlu uygulama olmadan, kreş kuran işverenlere önemli avantajlar sağlanacak. Ayrıca bu teşvikler işyerinde çalışan işçi sayısı dikkate alınmadan  verilecek.
 Aslında kadın istihdamı konusunda en hassas konu bu kreş ve bakım meselesi. Bugün gelişmiş ülkelerde kadının istihdamda daha fazla yer almasının temelinde bu konu yatar. Biz de kadını daha aktif, üreten hale getirmek istiyorsak asıl bu konuya önem vermeliyiz. Her mahalleye bir kreş kurulması gibi bir tedbir gelecekse, bu paketin kendisi olur.

Son gelişmeler hükümetin yeni istihdam paketi konusunda oldukça ciddi olduğunu ortaya koyuyor. Ancak bu noktada ortaya çıkan paradoksal durum, artan nüfusun iyi sağlık ve eğitim imkânları alıp alamayacağı ile alakalı. Toplantıda bu konudaki çekinceler de dile getirildi. Gerçekten de nüfus artışı tek başına düşünüldüğünde bir şey ifade etmeyebilir. Ancak refah şartları içerisinde, sağlıklı ve eğitimli bir nüfus yapısı elbette ekonomik büyüme için belki de en vazgeçilmez olanıdır. Dolayısıyla nüfus artışı konusunun bu yönüyle ele alınmasında son derece fayda bulunmaktadır.

Okul yaşı sınırı
Diğer yandan, özellikle kadın istihdamının “esneklik” konusuyla ilişkilendirilmesi beraberinde son derece önemli problemleri getirebilir. Mevcut koşullarda bile kadının iş yaşamında ayrımcılık gördüğü bir iş yaşamında, bir de bunun üzerine işverenleri mecbur tutarak halen tam gün esasına göre çalışan kadınlar için part-time çalıştırmaları yaygınlaştırmak olumsuz neticeler doğuracaktır. Burada hassas olan konu, esnekliğin kadınlara tanınacak bir güvence ile mi sağlanacağı ayrıca işverenler için ek bir maliyet çıkıp çıkmayacağıdır.
 Bu endişelerimiz karşısında Bakan Fatma Şahin, esnek çalışma konusunda, doğum yapan kadınların part-time çalışmasının çocuk okul yaşına kadar devam edebileceğini, sadece kadın çalışanın değil, eşinin de bu imkândan yararlanabileceğini ifade etti. Ayrıca, yapılacak yasal düzenlemelerle, doğum sonrası part-time çalışmayı tercih eden kadınların işten çıkarılmalarının zorlaştırılacağını da belirtti.