İSTANBUL (AA) - Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, "Türkiye'yi anlatırken 'Avrupa’yı Asya'ya bağlayan köprü' deriz. Tataristan da, bu yanıyla, Türk ve İslam dünyasını Rusya’ya bağlayan bir köprü." yorumunu yaptı.

Olpak, DEİK Türkiye-Tataristan İş Forumu'ndaki konuşmasında DEİK'in yapısı ve faaliyetleri hakkında katılımcılara bilgi vererek, Türk özel sektörünün dış ekonomik ilişkilerini organize eden iş platformu DEİK'in ana misyonunun "Ticari Diplomasi" olduğunu söyledi.

Fırsatları analiz etmek, ülkeler arası yatırım ve ticareti artırmak için, gönüllü üyelik esasına göre çalıştıklarını, 32 yıldır ülkeler arasında köprüler kurduklarını belirten Olpak, "Türkiye'yi anlatırken 'Avrupa'yı Asya’ya bağlayan köprü' deriz. Tataristan da, bu yanıyla, Türk ve İslam dünyasını Rusya’ya bağlayan bir köprü." ifadelerini kullandı.


- "Türkiye ile Tataristan arasındaki ticari ilişkiler inişli çıkışlı"


DEİK Türkiye-Rusya İş Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan Türkiye ile Rusya arasındaki yakın iş birliğinin Avrasya bölgesindeki barış ve istikrarın sürdürülebilirliği için belirleyici faktör olduğunu söyledi.

Son yıllarda iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin yeni bir gelişme aşamasına girdiğini ve ikili iş birliğinin daha ileri seviyelere çıkarılması konusunda her iki ülke yönetimi ve iş dünyasının kararlı olduğunun sevindirici olduğuna dikkati çeken Özilhan, şunları kaydetti:

"Rusya Federasyonu bünyesinde demokratik bir cumhuriyet olan Tataristan sahip olduğu elverişli coğrafi konum, zengin doğal kaynaklar, kalifiye iş gücü, gelişmiş sanayisi ve güçlü ulaşım altyapısı gibi faktörler sayesinde Rusya’nın ekonomik açıdan en önemli bölgelerinden birisi konumunda. Rusya’nın bölgeleri arasında sanayi üretiminde 5'inci, tarımsal üretimde ise 3'üncü sırada bulunan Tataristan yeni iş olanakları anlamında çok büyük bir potansiyel sunmaktadır.

Türkiye ile Tataristan arasındaki ticari ilişkiler inişli çıkışlı seyir izlemektedir. 2001 yılında sadece 7,7 milyon dolar olan karşılıklı ticaret hacmi sonraki yıllarda olağanüstü bir artış göstermiş ve 2008 yılında 2,9 milyar dolara çıkarken, Türkiye Tataristan'ın başlıca ticaret ortağı konumuna gelmiştir. Sonraki yıllarda bu rakam düşüş eğilimine girmiş ve 2017 yılında 304 milyon dolara gerilemiştir. Bunun ticarette başlıca ürün grubu olan petrol ve diğer mineral hammadde fiyatlarındaki dalgalanmalar, bölgesel jeopolitik gelişmeler olaylardan kaynaklı olduğu değerlendirilebilir."

Türkiye ile Tataristan arasındaki yatırım ilişkilerinin günümüz itibarıyla çok önemli boyuta ulaştığını aktaran Özilhan, Tataristan'da faaliyet gösteren yabancı sermayeli şirketler arasında Türk firmalarının ilk sırada olduğunu, bölgedeki yabancı yatırımların yaklaşık dörtte birinin Türkiye'nin payına düştüğünü söyledi.

Özilhan, ülkede Türk şirketlerinin gıda, ağaç ve orman ürünleri, otomotiv sanayi, metalurji, boru ve cam imaları gibi alanlarda çalışmalarını başarıyla sürdürdüğünü dile getirerek, "Önümüzdeki dönemde enerji, plastik sanayii, turizm ve otelcilik hizmetleri gibi birçok alanda yeni projeler üzerinde çalışıldığını biliyoruz ve bundan da son derece memnunuz." ifadelerini kullandı.

Türk müteahhitlik firmalarının da Tataristan'da önemli işler yaptığına dikkati çeken Özilhan, önümüzdeki yıllarda sanayi alanındaki yatırımların artmasıyla, kurulacak yeni enerji santralleri ve sanayi tesislerinin inşaatının Türk firmaları tarafından üstlenilmesi temennisinde bulundu.

Özilhan, "Türkiye ile Tataristan arasındaki ilişkiler Türkiye-Rusya ilişkilerinin bir parçasıdır. Bu ilişkilerin gelişmesi, hiç kuşkusuz, Türkiye ile Rusya arasındaki iş birliğinin seyrini de olumlu yönde etkilemiş ve etkilemektedir. Bu açıdan Tataristan'ın bir köprü konumunda bulunduğu ve Avrasya coğrafyasındaki iş birliğinin gelişmesi için örnek teşkil ettiği doğru bir değerlendirme olacaktır." diye konuştu.