METİN CAN
 
Piyasaları kilitleyen 'vade oyunları'yla zor günler geçiren KOBİ'lere bir darbe de 'ticaret dışı' ek hizmet bedellerinden geldi. Satın aldığı ürünün parasını KOBİ'lere 9 ay sonra ödeyen dev alıcıların, bu sürede tedarikçilerini faturaya boğduğu da ortaya çıktı. Önceden insert ve raf elektriği bedelleri ile temizlikçi ücreti gibi dayatmalar yapan dev firmaların bunlarla yetinmediği öğrenildi. Edilinilen bilgilere göre, vade oyunlarında etik dışı fatura dönemine geçilmiş durumda.
 
SALTANAT KURMUŞLAR
 
KOBİ'ler, vade oyunlarının avantajını kullanan dev perakende zincirleri ve yöneticilerinin kendilerini adeta 'Back up' (geri hizmet) gibi kullandığını ve etik dışı faturalar kestiğini belirtiyor. Küçük şirketlere kesilen faturalar, özellikle devlerin alım departmanlarında çalışan orta ve üst düzey yöneticilerin saltanat kurduğunu gözler önüne seriyor.
 
ETİK DIŞI FATURA YARGIDA
 
Halkalı bölgesinde kolonya ve esans üretimi yapan bir firmanın bu konuda yaşadığı örnek sistemi anlatıyor. Geçen yıl Türkiye'nin önde gelen yabancı bir perakende markasıyla anlaşma yapan KOBİ patronu, başına gelenleri şu sözlerle özetliyor: "İlk yıl için 250 bin liralık ürün anlaşması yaptık. Raftaki ürün satıldıktan 3 ay sonra paramı alacaktım. Ancak vade 6 aya çıktı. Bu sürede insert bedeli adı altında 3 ayrı fatura ödedim. Başka kalemlerde de faturalar kesildi. Daha sonra firmanın yöneticilerinin Paris tatilinin uçak parasını da bana faturalandırdığını gördüm. Ödemeyeceğimi söyleyince anlaşmamız bitti. 9 aydır da İstanbul 43'üncü Ticaret Mahkemesi'nde davamız devam ediyor."
 
AHLÂKSIZ 10 TEKLİF
 
Dev firmaların KOBİ'den mal almak için sıraladığı ticaret dışı tekliflerde öne çıkan 10 başlık şu şekilde:
 
Paris tatili
 
Kiralık araçların ödemesi
 
Özel şoför masrafı
 
Kreş taksitleri
 
Kış lastiği
 
LCD televizyon
 
Raf hava parası
 
Rafın elektrik bedeli
 
Mağazanın reklam giderleri
 
Rafın personel gideri
 
MAİL YAĞDI
 
Sabah'ın önceki gün yayınladığı "Kaplanlar'a 4'lü pusu" haberi reel sektörde büyük ses getirdi. Çok sayıda firma bu konudaki şikâyetlerini mail yoluyla iletti. Yaşadıkları ticaret dışı engelleri anlattı. Gelen mailler yaşanan sıkıntısının büyüklüğünü de ortaya koydu. Ege Bölgesi'nde bulunan Altın Gıda pazarlama ekibinin yaşadığı örnek gelinen noktayı göstermeye yetiyor: "8 yıldır başta salça olmak üzere konserveli gıda üzerinde faaliyet gösteriyoruz. İzmir'de büyük bir mağazaya ürün veriyoruz. Bu seneki sözleşmede mağaza müdürünün özel şoför masrafları da bize fatura edildi. Mecburen kabul ettik."
 
YUMURTACI YUFKACI NE YAPSIN?
 
Öte yandan her geçen gün uzayan ve 9 ayı bulan vadelerin en fazla günlük üretim yapan firmaları vurduğu ortaya çıktı. Özellikle günlük süt üreticileri, yufkacılar, fırınlar ve yumurta üreticileri ciddi sıkıntı içerisinde bulunuyor. Sektör temsilcilerinin verdiği bilgiye göre bu alanda faaliyet gösteren ve dev firmalara mal satan birçok şirket yakında kepenk indirmek zorunda kalacak.
 
KONU STK'LARIN TAKİBİNDE
 
Öte yandan konu Türkiye'nin sivil toplum örgütlerinin de gündeminde. Türkiye Genç İşadamları Konfederasyonu Başkanı Erkan Güral konuyla uzun süredir ilgilendiklerini ifade ederek, "Uzun vadeler zincirleme olarak herkesi etkiliyor. Neredeyse piyasada nakit kalmadı. Küçükleri korumak için acil önlem alınması gerek" dedi.
 
YURTDIŞI TIKIR TIKIR ÖDÜYOR
 
Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği Başkanı İbrahim Burkay ise şöyle konuştu: "Yurtdışından paramızı tıkır tıkır alıyoruz. Türkiye'de faturayı tahsil etmek zor olmamalı. En fazla işbirliğine ihtiyacımız olan dönemde bu yapılmamalı. Üretici, dağıtıcı ve perakende alanında dayanışma olması gerekiyor. Maliyetlerini düşürecek modeller üretelim. Bu yaklaşım herkesin avantajına olur."