Hürriyet'te yer alan habere göre; Torunlar GYO Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun, Antalya'da katıldığı bir toplantıda ilginç açıklamalarda bulundu. 10 kişinin hayatını kaybettiği kazayla ilgili hukuki sürecin bitmesini beklemeden hukukun öngördüğünden fazlasını ailelere vererek anlaştıklarını söyledi. Torun, bunu bir helallik almak olarak yorumladı. 

'HUKUKUN ÖNGÖRDÜĞÜNÜN FAZLASIYLA VEREREK, ONLARDAN BİR ANLAMDA HELALLİK ALARAK, ANLAŞTIK'

Katıldığı toplantıda bir vatandaşın "Asansör krizini nasıl yönettiniz?" sorusunu cevaplayan Torun, "Yasal süreci de beklemeden tazminatlarını, tabi bu hiçbir zaman bunun karşılığı anlamında değil, en azından onların acılarını dindirmek, maddi mağduriyetleri gidermek anlamında; fazlasıyla, hukukun öngördüğünün fazlasıyla vererek, onlardan bir anlamda helallik alarak, anlaştık." dedi.

Şirketinin nasıl geliştiği ve girişimcilik konusunda bir sunum yaptıktan sonra soru-cevap kısmında geçen Torun'a katılımcılar arasından ilginç bir soru geldi. İsmini açıklamayan katılımcı, "Şirketiniz biliniyor çok prestijli, Mecidiyeköy projenizde bir iş kazası olmuştu. Bununla çok gündeme geldiniz. Siz bu krizi çok iyi yönettiniz, ben öyle düşünüyorum. Bu süreçte neler yaşadınız. Kriz yönetimiyle ilgili iyi bir örnek olduğunu düşünüyorum. Bunu biraz anlatır mısınız?" sorusunu yöneltti. 

'MARKANIN ÇOK KALİTELİ OLMASI YETMİYOR'

Katılımcının sorusunu yanıtlayan Torun, bu konudan dolayı çok acı duyduklarını söyleyerek şu şekilde devam etti: "Ne kadar başarılı yönettik bilemeyeceğim ama biz iş hayatında çalışanlarla birlikte yaşayan insanlarız. Her iki kardeş de ben inşaatlarda, kardeşim gıda alanında sahada çalışanlarla birlikte olan insanlarız. Dolayısıyla kazanın olduğu asansöre bir hafta evvel ben de binmiştim. O, bizim inşaat esnasında binaya çıkarken herrkesin kullandığı iş makinesi. Hukuki olarak mahkeme süreci devam ediyor. Biz uluslararası bir asansör markasını kiralayıp oraya konumlandırma ve o süre içinde de bakımından ve işletmesinden sorumlu olacak şekilde anlaşmışız. Bir şeyin altını çizmek gerekiyor. Markanın çok kaliteli olması yetmiyor. İyi marka arabalar da kaza yapabilir. Alman bir marka ama... Türkiye, sorumlu olarak seçtiği firma, maalesef sonradan öğrendik ki çalıştırdığı teknik elemanları yeterli değilmiş. Kazanın meydana gelmesinde kusurlu oldukları mahkeme kayıtlarında da var." ifadelerini kullandı.

'YASAL SÜREÇ DEVAM EDİYOR'

Ölen işçilere kendi ailelerinden birini kaybetmiş kadar üzüldüklerini belirten Torun, "Yakınlarını kaybeden her aileyle yakından ilgilenerek, evlerine giderek, taziyelerde bulunarak, acılarını paylaştık. Yasal süreci de beklemeden tazminatlarını, tabi bu hiçbir zaman bunun karşılığı anlamında değil, en azından onların acılarını dindirmek maddi mağduriyetleri gidermek anlamında; fazlasıyla, hukkukun öngördüğünün fazlasıyla vererek onlardan bir anlamda helallik alarak anlaştık. Ama yasal süreç devam ediyor. Tabi orada bizi izleyenler maalesef Türkiye'de girişimciye pek cevap hakkı verilmiyor. Bir linç kampanyasıyla karşılaştık. Basının herkesimi ayrım gözetmeden bir linç kampanyası, 'işte şöyleydi, şuymuş, buymuş' diye... Bununla muhatap olduk. Bu bizi fazlasıyla üzdü ama iş hayatı her zaman risklerle ve sıkıntılarla dolu." şeklinde konuştu.

"Eğer huzur arıyorsanız iş hayatından uzak duracaksınız." diyen Torun, "İş hayatı daima bu tür risklerle sıkıntılar her zaman karşılaşacağınız şeyler. Biz de elimizden geldiği kadar o insanların acılarını paylaşarak gidermeye çalıştık." ifadelerini kullandı. Torun, şirketlerinin genel politikalarının ise işçinin alın teri kurumadan haklarını ödemek olduğunu belirtti. 

11 KİŞİ HAYATINI KAYBETMİŞTİ

Galatasaray'ın uzun yıllar kullandığı Ali Sami Yen Stadyumu'nun yıkılmasıyla yükselmeye başlayan Torun Center'da ilk kaza Nisan 2014'te meydana geldi. Bu kazada 1 kişi hayatını kaybetti. İkinci kaza ise Eylül 2014''te yaşandı. Bu kazada ise 10 kişi hayatını kaybetti.