Finans sektörünün temsilcileriyle görüşmek için ABD'nin New York kentinden bulunan Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun imar sektörünü de kapsayan yeni bir şeffaflık paketi açıklayacağını söyledi. Babacan Anadolu Ajansı'na verdiği röportajda, paketin 'imar' başlığıyla ilgili olarak inşaat sektörünün gelişmesini ve milli gelirden aldığı payın artmasını istediklerini belirten Babacan, "Hem yerel yönetimlerimizde hem de imar yetkisi olan merkezi kuruluşlarımızda mevzuatla ilgili düzeltilmesi gereken, iyileştirilmesi gereken hususlar var" dedi.

'Belediye başkanları da rahatsız'

İmar sektöründe şeffaflık gerektiğine vurgu yapan Başbakan Yardımcısı şöyle konuştu: 

"İmar değişikliklerinin mutlaka şeffaf bir zeminde götürülmesi önemli. Bunun yanında da imar uygulamaları ile beraber bir de rant kavramını bir arada düşünmek gerekiyor. Bu oluşan rantın nerede nasıl vergilendirileceği önemli. Belediyenin alacağı pay, merkezi hükümetin alacağı vergi önemli. Öte yandan, yine bu oluşan rantın toplumda ya da inşaat sektöründe adil bir paylaşımı da çok önemli. Hem ölçüsüz olmamalı bu rant, mutlaka diğer sektörlerle, diğer iş sahaları ile mukayeseli, ölçülü bir ranttan bahsediyor olmalıyız hem de bunun daha adaletli bir paylaşımından bahsediyoruz. Belediye başkanlarımızın çoğu da mevcut uygulamalardan son derece rahatsız. Onlar da istiyorlar ki kanunla düzenlenmiş bir alan haline gelirse bunlar, belirsizlikler kanunla giderilirse bizler de çok rahat ederiz".

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, belli başlı gayrimenkul projelerine bakıldığında, bunların önemli bir kısmının aslen sanayici olan ve inşaat sektörüne de giren firmaların projelerinden oluştuğunu kaydetti.  

İnşaat sektöründe proje bazında rekabetten arındırılmış uygulamalar görülebildiğini ve böylece normalden çok daha fazla rant oluşabildiğini anlatan Babacan, "Bunları biraz daha normalleştirmek gerekiyor. Bizim yapmak istediğimiz herhangi bir sektörün önünü kapatmak diğer sektörün önünü açmak değil, oyun sahasını düzeltmek ve rekabet sahasını eşitlemek" dedi.

'Petrol fiyatları enflasyonu düşürecek'

Petrol fiyatlarındaki düşüşün enflasyona da olumlu etkileri olduğunu ifade eden Babacan, şunları kaydetti:

"Her 10 dolarlık düşüşün enflasyona etkisi yarım puan. Örneğin gelecek yıl petrol fiyatları ortalama 72 dolar olursa, biz hesabımızı 102 dolara göre yaptık, 102 dolar değil de 72 dolar olursa, bu enflasyonun beklediğimizden 1,5 puan daha aşağıda oluşmasını sağlar. Cari açığın beklediğimizden 1,5 puan daha düşmesini sağlar. Büyüme konusunda ise her 10 dolarlık düşüş büyümeye 0,3'lük katkıda bulunuyor. Petrol 102 değil de 72 dolar olursa bunun büyümemize etkisi yüzde 0,9 olacak olumlu yönde."

"Petrol fiyatları düşse bile rehavete kapılmayacağız" diyen Babacan, "Petrol fiyatları hiç düşmemiş gibi bütçe disiplinine devam edeceğiz. Petrol fiyatları hiç düşmemiş gibi ülkemizdeki tasarruf programlarının artması için gayret göstereceğiz, reform irademizi aynen sürdüreceğiz." ifadelerini kullandı.