İbrahim Acar / İSTANBUL

Son dönemde Türk Ticaret Kanunu ve Çek Yasa Tasarısı’nı tartışan iş dünyasının yeni gündem maddesi sendika yasası oldu. Bakanlar Kurulu’nda olan Toplu İş ilişkileri Kanunu Tasarısı’nın bazı maddelerine hem iş dünyasından hem de işçi tarafından tepkiler geliyor. Tasarıda bazı maddelerin çalışma barışını bozacağını kaydeden iş dünyası, 1980 öncesinde yaşanan dönemin gündeme gelebileceğini kaydediyor. İş dünyası, yeni yasa tasarısında yer alan işkolu barajının yüzde 10’dan binde 5’e düşürülmesi başta olmak üzere, tasarıda yer alan sendikaya üyelik, yabancıların sendika kurması, toplu sözleşme barajı gibi konuları düzenleyen maddeleri tartışıyor. Star’a yeni yasa tasarısını değerlendiren Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, yasa tasarısının bu haliyle çıkmasının ülkede kaosa neden olacağını söyledi.

TİM: Sanayiye darbe vurur

Özellikle işkolu barajının düşürülmesinin sanayiye darbe vuracağını belirten Büyükekşi “İşkolu barajının düşürülmesine itiraz ediyoruz. Yüz-bin kişiyle toplu sözleşme yapmak için ideolojik tabanlı sendikalar kurulabilir. Bu da sanayiye darbe vurur” diye konuştu. Türkiye’de yasalaşması istenen bu maddelerin büyük çoğunluğunun Batılı ülkeler tarafından iptal edilmek istendiğini de söyleyen Büyükekşi “Yunanistan, Fransa gibi ülkeler bu tasarıdaki gibi maddeleri değiştirmek isterken, biz yeni getirmeye çalışıyoruz” dedi.

TUSKON: İş barışı zarar görür

Türkiye İşadamları ve Sanayicileri Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral de, taslağın iş dünyasını ‘çok sıkıntılı’ bir sürece sokacağını kaydetti. Tasarının iş verimliliği konusundaki bütün kazanımları geri alacağını belirten Meral, şunları söyledi: “Türkiye’nin iş barışını 1980 öncesine götürebilecek bir tasarı hazırlandı. Tasarı istikrar ve iş barışını büyük zarar verecek. Örneğin ideolojik sendikanın kurulmasının önü açılıyor. Sendikalar istedikleri yerden bağış alabilecekler. Fonlar ülkede cirit atacak” Bu taslağın çıkması halinde işyerini kapatma tehlikesiyle karşı karşıya geleceğini söyleyen TUSKON üyelerinin olduğunu belirten Rızanur Meral, tasarının yabancı yatırımın gelmesini bile engelleyeceğini ileri sürdü. Taslaktaki bir diğer sıkıntının internet üzerinden sendika üyeliğinin mümkün hale getirilmesi olduğunu vurgulayan Rızanur Meral, buna göre işçilerin T.C kimlik numarasını alan herkesin bir işyerinde sendikayı internet üzerinden kurabileceğini belirterek “Bu tasarı iş dünyasının bağışıklık sistemini bütünüyle çökertecek” şeklinde konuştu.

İşçilerin itirazı grev yasağına

SENDİKA kurulmasını kolaylaştıran Toplu İş Sözleşmesi Kanunu Tasarısı’nın bazı maddelerine işçiler tarafından da itirazlar var. Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu “Metinde karşı çıktığımız hükümler var ama önemli mesafeler de katedildi. Ne yapıldı? İş kolu barajı düşürüldü, grev yasakları daraltıldı, noter şartı kaldırıldı, işletme barajı düşürüldü. Ayrıca sendika üyelik yaşı azaltıldı” dedi. İtiraz ettikleri noktaların ise grev yasaklarının istenilen ölçüde daraltılamaması olduğunu belirten Kumlu “Anayasal engel gerekçe gösterilerek hak grevi konusu tasarı içine sokulamadı. Mesela, biz sendika kurucusunun sendikanın kurulduğu iş kolunda çalışıyor olması ve Türkçe okur-yazar olması koşulunun devam etmesini istiyorduk, olmadı. İstifalarda noter şartının bir süre daha devam etmesini istiyorduk, olmadı” diye konuştu.

İhtilaf konusu değiştirilebilir

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Toplu İş İlişkileri Tasarısı’nı 3 ay önce Bakanlar Kurulu’na sevk ettiklerini belirterek, ihtilaf konusunun işkolu barajıyla ilgili olduğunu söylemişti. Çelik, geçen hafta yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Yasanın tümünden ziyade işkolu barajıyla ilgili bir durum var. Sanki işkolu barajı kalkınca sendikalar her yerde örgütlenecekmiş gibi bir yaklaşım var. Bu doğru değil. İşkolu barajının yanında işyeri barajı var. Bir sendikanın, işkolunda yetki alsa bile işyerinde yarıdan bir fazla üye kaydetmiyorsa toplu sözleşme hakkını elde edemiyor. tmesi mümkün değil. Binde 5 baraj gönderildi Bakanlar Kurulu’na. Bu farklılaştırılabilir, anlaşılmayacak bir konu değil. 50+1 barajı göstermezseniz, o zaman ciddi bir haksızlık yapmış oluyorsunuz endüstriyel ilişkilerde diye düşünüyorum.”

Başlıca 6 konuda değişiklik isteniyor

Toplu İş İlişkileri Kanunu Tasarısı’nda yer alan ve iş dünyasında tartışma yaratan maddeler ve eleştiriler şöyle:

Tasarı: İşkolu barajı yüzde 10’dan binde 5’e düşürülüyor.

İş dünyası: Bu haliyle yasalaşırsa, değişik iş kollarında 100 kişiyle bazılarında ise bin kişiyle toplu sözleşme yapma hakkı kazanılıyor. İş barışını bozacak çok ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. 1980 öncesine dönme ihtimali var.

Tasarı: Sendikaya üyelik için noter şartı kaldırılıyor.

İş Dünyası: Zaman içerisinde denetim zorlaşır, sendikalara da zarar verir. İnternet üzerinden sanal sendikalar kurulur.

Tasarı: İşletme Toplu İş Sözleşmesi baraşı yüzde 50+1’den yüzde 40+1 indirilmesini öngörüyor.

İş dünyası: İş yerinden fazla sendika olacak ve işletmelerde ciddi bir kocak çıkacak.

Tasarı: Sendika temsilcileri ve iş ilişkisi devam eden yöneticilere aşırı iş güvencesi getiriliyor.

İş dünyası: Bu kişilere adeta emekli oluncaya kadar dokunulmazlık veriliyor. İşverenin, mahkemece işe iade edilen temsilciyi işe başlatması zorunlu hale geriliyor. Başlatmaması halinde iş ilişkisinin devam ettiği kabul edilerek ücreti ve diğer hakları ödenmeye devam edilecek.

Tasarı: Sendikal fesihte işveren aleyhine çift tazminat getiriliyor.

İş dünyası: Mevcut durumda sendikal tazminat nedeniyle iş akdi feshedilen işçi, en az 4 aylık ücreti ve 1 yıldan az olmamak üzere sendikal tazminat talep ediliyor. Taslaktaki düzenlemede sendikal tazminat talebi, işçinin başvurusu, işverinin işe başlatıp başlatılmaması şartına bağlanmamış. İşçi işe iade davası açmasa bile ayrıca sendikal tazminat talebinde bulunabilecek.

Tasarı: Anayasa değişikliği nedeniyle siyasi amaçlı grev, genel grev ve dayanışma grevi ile iş yavaşlatma, verimi düşürme ve diğer direnişler kanun dışı grev tanımından çıkartılıyor.

İş dünyası: Grev hakkı ile doğrudan ilişkisi bulunmayan işin yavaşlatılması, verimin düşürülmesi vb. direnişler, serbest toplu pazarlık sistemine ve grev hakkına gölge düşürecek ve kötü niyetli davranışlara zemin oluşturabilecektir. Bu nedenle, siyasi amaçlı, genel ve dayanışma grevi ile işyeri işgali, işi yavaşlatma, verimi düşürme ve diğer direnişler kanun dışı grev olarak nitelendirilmelidir. Aynı şekilde siyasi amaçlı, genel ve dayanışma lokavtı da kanun dışı lokavt sayılmalıdır.


Star