Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Başkanı Birol Aydemir, geçmişteki bir parasal değerin, talep edilen tarihteki değerinin saptanması için yeni uygulama geliştirdiklerini bildirdi. Aydemir, "Bu uygulama, mahkemenin sonuçlanma sürelerini kısaltacak. Vatandaşların kendi aralarındaki işlemleri de kolaylaştıracak, paranın bugünkü değerinin gerekli olduğu her şeyde işe yarayacak. Bilirkişiler biraz üzülecek" dedi.

Aydemir, basın toplantısında, belli bir tarihteki parasal değeri Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) değişim oranları kullanılarak talep edilen tarihteki değere dönüştürme aracı olan "Parasal Değerleri Güncelleme Aracı" uygulaması hakkında bilgi verdi.

TÜİK'in internet sitesinin sağ alt köşesinde yer alan Türk Lirası simgesinin yer aldığı linke tıklayarak bu uygulamaya ulaşılabileceğini ifade eden Aydemir, mahkemelerden, icra dairelerinden, sanayi ve ticaret odalarından, bazen de vatandaşlardan kendilerine gelen taleplere, artık internet sitesinden 30 saniyede cevap bulabileceklerini söyledi. Aydemir, bu uygulamadan alınacak belgenin, resmi evrak niteliği taşıdığını belirtti.

"Bilirkişiler biraz üzülecek"

Hiçbir kurumun yazışma yapmasına gerek kalmadan, vakit kaybetmeden istenilen belgeye ulaşılabileceğine dikkati çeken Aydemir, "Mahkemelerden bunun için bilirkişi tayin ediliyor veya bilgi bizden isteniyor, bizden istenmesi mahkemenin en az 3 ay ertelenmesi demek. Bütün bunlara son verecek basit bir uygulama geliştirdik. Bu uygulama mahkemenin sonuçlanma sürelerini kısaltacak. Vatandaşların kendi aralarındaki işlemleri de kolaylaştıracak, paranın bugünkü değerinin gerekli olduğu her şeyde işe yarayacak. Bilirkişiler biraz üzülecek" diye konuştu.

 "Hayat tabloları istatistikleri, sağlık ve sosyal güvenlik açısından çok önemli"

Aydemir, TÜİK'in bugün açıkladığı "Hayat Tabloları, 2013" istatistiklerine ilişkin de bilgi verdi.

Hayat tablosunu ilk defa il düzeyinde gerçekleştirdiklerinin altını çizen Aydemir, bu istatistiklerin sağlık ve sosyal güvenlik açısından çok önemli olduğunu söyledi.

Yapılan bu çalışmaların Sosyal Güvenlik Kurumunun ve Sağlık Bakanlığının işine çok yarayacağını ifade eden Aydemir, idari kayıtlardan daha sağlıklı veriler almaya başladıklarını, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sisteminin oturduğunu, ölüm ve doğum ile ilgili daha sağlıklı bilgilerin gelmeye devam ettiğini bildirdi.

Bu tabloların işgücü nüfusunun beklenen ömrü, etkin emeklilik ve yaşlılık programlarının hazırlanabilmesi için çok önemli olduğunu vurgulayan Aydemir, "Bu tablolara göre, Türkiye'de yeni doğan birisinin ortalama 76,3 yıl yaşaması bekleniyor. Kadınlarda bu oran 79,4, erkeklerde ise 73,7. Bu sonuçlara baktığımızda şunu görüyoruz. Kadınlar erkeklerden daha çok yaşıyor" şeklinde konuştu.

TÜİK Başkanı Aydemir, emeklilik yaşının belirlenmesinde bu istatistiklerin de kullanılabileceğini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bizim ülkemizde emeklilik yaşı fiili durumda şu an itibariyle erkeklerde 48, bayanlarda da 46. her yıl 1 yaş ilerliyor. Sonra 65'e kadar çıkacak. OECD ortalamasında emeklilik yaşı 65'tir. Orada 65 yaşından sonra bir emekli için ödedikleri paranın ortalama kalan süresi 17-18 yıldır. Türkiye'de şu anda öngörülerde emekli olduğunda 50 yaşındaki bir insan 27 yıl daha yaşayacak. Bizde OECD'deki ortalamasından 10 yıl daha fazla emekli maaşı ödeyeceğiz. Bu sosyal güvenlik sisteminin neden açık verdiğinin gerekçelerinden bir tanesi. Bütün bu verileri Sosyal Güvenlik Kurumuna göndereceğiz. Onlar aktüerya verilerinin hepsini yenileyebilirler."

Aydemir, Türkiye'de Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sisteminin başlamasıyla ölüm nedenleri ile ilgili istatistiklerin çok geliştiğini ifade ederek, "Bu kayıt sistemi ile ölüm sayıları ve nedenleri direkt bilgisayar ortamına kaydediliyor. Bu veri sisteminin etkinliği sebebiyle diğer ülkeler de bu konuda bizden bilgi istemeye başladı" dedi.

Konu hakkında değerlendirmede bulunan Demografi İstatistikleri Daire Başkanı Şebnem Beşe Canpolat da Türkiye'nin Avrupa'da ölüm nedenleri ve ölüm istatistiklerini en erken açıklayan ülke olduğunu belirtti.

Canpolat, diğer ülkelerdeki beklenen yaşam sürelerini hakkında da bilgi vererek, insan ömrünün en uzun olduğu ülkenin, 89,6 yıl ile Monako olduğunu söyledi. Monako'yu 84,5 yıl ile Makao'nun izlediğini belirten Canpolat, araştırmalarına göre bu ülkenin gelirinin yüzde 70'inin kumar turizminden sağlandığını, bu paranın da çoğunun sağlık harcamalarına yatırıldığını bildirdi. Bu ülkeleri 84,2 yıl ile obezitenin çok düşük olduğu Japonya'nın, 84,1 yıl iie Singapur'un izlediğini ifade eden Canpolat, San Marino'da söz konusu sürenin 83,1, Hong Kong'da 82,7, Andorra'da 82,6, Guernsey'de 82,3, İsviçre'de 82,3, Avustralya'da 82 yıl olduğunu kaydetti.

İnsan ömrünün en düşük olduğu 10 ülkeyi de açıklayan Canpolat, Çad'da ortalama ömür süresinin 49,1, Gine-Bisau'da 49,5, Güney Afrika'da 49,5, Svaziland'da 50, Afganistan'da 50,1, Orta Afrika Cumhuriyeti'nde 50,9, Somali'de 51,2, Zambiya'da 51,5, Namibya'da 52, Nijerya'da 52,2 yıl olduğunu bildirdi.