Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı(TOBB) Rifat Hisarcıklıoğlu, vergi yükümlülüklerini zamanında yerine getiren mükellefleri ödüllendirmek ve teşvik etmek bakımından, sosyal güvenlik primindeki 5 puanlık indirime benzer bir uygulamanın yapılmasının da son derece yerinde olacağını kaydetti.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 6. Türkiye Ticaret Ve Sanayi Şurası'nda yaptığı konuşmada, kamuya olan borçların yeniden yapılandırılmasında kapsamın geniş tutulmasının önemine dikkat çekti. "Ticaret ve Sanayi Şurası"nın ekonominin kanaat liderleri olan oda ve borsa başkanlarının, görüş ve önerilerini doğrudan kamu idaresine aktardıkları ilk ve en büyük istişare platformu olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, bu sayede reel sektörün yaşadığı pek çok problemin gündeme getirilmesi ve hükümetin iradesiyle çözülmesinin mümkün olduğunu belirtti. Devamlı dile getirdikleri yüksek gecikme faizlerinin de, son yapılan değişikliklerle beraber makul oranlara indirildiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, küresel ekonomi krizi sonrasında, kamu idaresi ile reel sektörü barıştırmak, beyaz bir sayfa açmak açısından, kamuya olan borçların yeniden yapılandırılması kapsamına, şirketlerin odalara olan borçları ile stok affı ve matrah artırımının da eklenmesinde büyük fayda gördüklerini söyledi. Hisarcıklıoğlu, vergi yükümlülüklerini zamanında yerine getiren mükellefleri ödüllendirmek ve teşvik etmek bakımından, sosyal güvenlik primindeki 5 puanlık indirime benzer bir uygulamanın yapılmasının da son derece yerinde olacağını kaydetti.
"Yeni bir reform programıyla, değişim sürecini güçlendirmeliyiz"
Türkiye'nin 2010'un ilk yarısında elde ettiği çift haneli büyümeyle küresel kriz öncesi üretim düzeyini yakalayan 14 ülkeden biri olduğuna dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, "Hatta iç tüketimde kriz öncesi düzeyi aştık. Türkiye için küresel kriz geride kaldı. Şimdi kriz sonrası dönemde yüksek büyümeyi sürdürmek için gerekli yapısal tedbirleri almanın zamanıdır. Dünyanın 10. büyük ekonomisi olmayı hedeflediysek, iş ve yatırım ortamını iyileştirmeye devam etmeliyiz. Zira, bunun sonucunda bizi bekleyen büyük bir ödül var. Eğer bugün Almanya'daki verimlilik düzeyini yakalamış olsaydık, milli gelirimiz 3'e katlanırdı, GSMH 2 trilyon dolara çıkardı ve şimdiden dünyanın 8. büyük ekonomisi olurduk. Bugün bu noktada değilsek, ekonomide reform gündemimiz henüz bitmemiş demektir. İşvereni, çalışanı, müteşebbisi, üreticisi ve kamu idaresi olarak, hep beraber ülkemizin reform gündemine sahip çıkmalı ve elbirliğiyle bu çarpıcı hedefe ulaşmak için çalışmalıyız. Yeni bir reform programıyla 2002'den sonra yakalamış olduğumuz değişim sürecini güçlendirilmeliyiz."
Orta Vadeli Programın açıklanması önemli bir gelişme olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, özellikle kamu maliyesi alanında ortaya konan tablonun, olumlu bir görünüm verdiğini kaydetti. Özel sektör olarak büyüme alanında daha iddialı bir hedeflerinin olması gerektiği düşüncesinde olduklarını belirten Hisarcıklıoğlu, "2010'da büyümenin yüzde 6.8 olarak tahmin edilmiştir. TOBB olarak bunun daha üzerinde bir rakama, yüzde 7.5 civarında bir ekonomik büyümeye ulaşacağımızı öngörüyoruz. 2011-2013 arasındaki üç yıldaysa, ortalama büyüme yüzde 5 olarak hedeflenmiştir. Türkiye'nin büyüme potansiyeli, bunun üzerindedir. Ayrıca, yüzde 5 civarındaki bir büyüme, istihdam sorununa kalıcı bir çözüm getirmeye yetmiyor. Bu açıdan, daha yüksek bir ekonomik büyümeyi hedeflemeliyiz ve bu yönde kamu-özel sektör olarak birlikte çalışmalıyız."
ANKA
