Oya ARMUTÇU - Fırat ALKAÇ

‘Çankaya Tüketici Sorunları Hakem Heyeti’, geçen yıl Bahçelievler’de büyük bir kadın giyim mağazasında içinde bilgisayarı, şarjlı kılıfı, makyaj malzemeleri bulunan çantası çalınan kadın tüketici O.A.A’yı haklı bulurken, markaya güveni kriter aldı. Kararda, Tüketicinin Korunması Kanunu’na göre özellikle marka ve ünlü mağazaların müşterilerinin can ve mal güvenliğini korumaya ilişkin gerekli tüm tedbirleri almak ve eksiksiz yerine getirmekle yükümlü oldukları vurgulandı. Kararda, “Tüketiciler markaya güven duyup tercih ediyor ve alışverişe gidiyor. Tüketicinin alışveriş için mağazaya girdiği andan itibaren koruma yükümlülüğü başlamıştır” denildi.

GÜVENLİKÇİ ÇALIŞTIRIN

Kararda, hırsızlık olaylarına karşı marka mağazaların ‘güvenlik kamerası sistemi kurmak’, ‘koruma görevlisi bulundurmak’, ‘kabinde ürün denenirken müşterinin özel eşyasını korumak’ için her türlü tedbiri almak zorunda oldukları vurgulandı. Kararda mağazada merdiven olması halinde düşme gibi tehlikelere karşı da tedbir alınması gerektiği örnek gösterildi. 20 Ekim 2012’de Bahçelievler’de bir mağazaya alışverişe giden kadın tüketici kasanın önünde mağaza müdürü ve personeli yanında bulunduğu sırada ayakkabı denerken evrak çantası çalındı. Tüketici, Bahçelievler Polis Karakolu’na gidip şikayetçi olurken, mağaza yetkilileri ‘bir haftadır devre dışı’ diyerek güvenlik kamerası görüntülerini vermedi. Kamera kaydı olmadığı için hırsız ya da hırsızlar yakalanamayınca tüketici O.A.A da ‘ayıplı hizmet’ iddiasıyla mağazayı Hakem Heyeti’ne şikayet etti.
Mağaza yönetimi yaptığı savunmada, her gün 900 kişinin mağazaya girdiğini, personellerinin öncelikli görevinin müşterilerinin özel eşyalarını korumak değil taleplerini karşılamak olduğunu, güvenlik kamerasının ise müşteri güvenliği amacıyla değil personeli izlemek için işletildiğini ve elektrik kesintisi nedeniyle devre dışı olduğunu belirttiler. Hakem heyeti mağazanın bu savunmasını yerinde görmedi. Kadın tüketicinin talep ettiği, verebileceği tavan rakam olan bin 191 liranın mağazaca zararının tazmini için ödenmesine hükmetti. ATO ve Baro temsilcileri karara, “tüketicinin de ortak kusuru var. Talep tamamen kabul edilmesin” diye karşı oy verdi.

23 Eylül’de tebliğ edildi

23 Eylül tarihli ve önceki gün tebliğ edilen karar özetle şöyle: “Tüketicinin alışveriş yapmak amacı ile mağazaya girdiği andan itibaren koruma yükümlülüğü başlamıştır. Mağaza yönetimi gelen müşterinin güvenliğini korumakla yükümlüdür. Bu halde doğacak zarardan mağaza sahibi akdi sorumluluk hükümlerine göre mesuldür.”

İSTANBUL 1.Tüketici Mahkemesi’nde görülen tüketici kredisi davasında emsal bir karara imza atıldı. Mahkeme, banka tarafından müşteriden kesilen dosya masrafı dışındaki alacaklar arasında yer alan komisyon ücreti ve ipotek ücreti gibi diğer kalemlerin hukuk dışı olduğuna karar verdi. Özel bir bankadan 2007 yılında 57 bin lira tüketici kredisi kullanan Ayşe Toksabay’dan komisyon, işlem masrafı, hizmet bedeli, hesap işletim ücreti, istihbarat ücreti ve ipotek ücreti adı altında toplam altı kalemden 3 bin 510 lira tutarında ek ücret alındı.

GERİ İADE TALEBİ

Toksabay kredi borcunu ve ek ücretlerini zamanında ödemeye başladı. Bankaya olan borucunu bitiren Toksabay, avukatı Ali Asğar Tezel aracılığıyla İstanbul 1. Tüketici Mahkemesi’ne giderek suç duyurusunda bulundu. Bankaya ödenen 3 bin 510 liranın geri iadesini talep eden avukat Tezel, hazırladığı dilekçede tüketicinin korunmasıyla ilgili kanunda yer alan ‘sözleşmede yer alan haksız şartların tüketici için bağlayıcı olmayacağını’ maddesini hatırlattı.

BİLGİSİ DAHİLİNDE

Banka ise mahkemeye sunduğu savunmada krediden kesilen ekstra ücretlerin müşterinin bilgisi dahilinde olduğunu belirtti. Banka savunmasında, sözleşme öncesi bilgi formuna krediye ilişkin fon, vergi ve masrafların açıkça belirtildiğini anlattı. Banka savunmasının devamında, sözleşmenin davacı tarafından imzalandığını ve kendi rızasıyla geri ödeme yaptığını belirti. Ayrıca, davacının bu davranışının iyi niyetli olmadığını savunan banka davanın reddedilmesini istedi.

BANKA İYİ NİYETLİ DEĞİL

Emsal bir karara imza atan mahkeme gerekçeli kararında “Satıcı ve sağlayıcının tüketici ile müzakere etmeden tek taraflı olarak sözleşmeye koyduğu, tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kurallarına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme koşulları haksız şart sayılır” gerekçesini sundu. Mahkeme sonuç komisyon, işlem masrafı, hizmet bedeli, hesap işletim ücreti, istihbarat ücreti ve ipotek ücreti adı altında müşteriden alınan 3 bin 510 liranın iadesine karar verdi.