Deloitte Türkiye Yönetici Ortağı ve Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Gürer, yeni Türk Ticaret Kanunu ile Türkiye ekonomisinde yeni bir sayfa açıldığını belirterek, ''Türkiye ekonomide süper lige çıkıyor'' ifadesini kullandı.

Deloitte Türkiye tarafından yapılan açıklamada, Türk Ticaret Kanunu Tasarısı'nın yasalaşmasıyla ilgili değerlendirmelere yer verildi.

Türkiye'de ekonomik yaşamda yeni bir dönemin başladığı vurgulanan açıklamada, TBMM'de kabul edilen 1.535 maddelik Türk Ticaret Kanununun şirketlerde kurumsallaşmayı ve şeffaflığı güçlendirmeyi, adil rekabet ortamını hakim kılmayı hedeflediği dile getirilerek, ''1 Temmuz 2012'de uygulamaya konulması kararlaştırılan kanun Türkiye'deki şirketlerin dışa açılmasını da kolaylaştıracak'' denildi.

Yeni kanunda bağımsız denetçiler tarafından uluslararası standartlarda denetim yapılması ve işletme hesaplarının Uluslararası Finansal Raporlama Standartları'na uygun olan, Türkiye Muhasebe Standartları'na göre tutulması gerektiğine işaret edilen açıklamada, yeni kanunla birlikte şirket yöneticilerinin, riskleri irdeleyeceği ve sonuçlardan tamamen sorumlu olacakları kaydedildi.

Açıklamada, kanunda ayrıca haksız rekabet uygulamalarının önüne geçmeyi amaçlayan son derece ayrıntılı düzenlemelerin yer aldığına da işaret edildi.

Türk Ticaret Kanunu'nun Ticari İşletme Hukuku, Şirketler Hukuku, Kıymetli Evrak Hukuku, Taşıma Hukuku, Deniz Hukuku ve Sigorta Hukuku olmak üzere altı bölümden oluştuğu belirtilen açıklamada, kanunda Taşıma Hukukunun ilk kez bağımsız bir bölüm olarak ele alınmasının dikkati çektiği kaydedildi.

Deloitte Türkiye Yönetici Ortağı ve Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Gürer, açıklamada yer verilen değerlendirmesinde şunları ifade etti:

''Kabul edilen Türk Ticaret Kanunu ile Türkiye ekonomisinde yeni bir sayfa açılıyor. Türkiye ekonomide süper lige çıkıyor. Kurumsal yönetişim, şeffaflık, dürüstlük ilkelerine dayanan ve uluslararası standartlarda kuralları olan bir ticaret ortamına geçiliyor. Getirilen yenilikler, şirketlerin de önemli değişiklikler yapmasını gerektiriyor. Bu konudaki hazırlıklar, nitelikli personel bulmayı ve mevcut personeli yeniden eğitime tabi tutmayı da kapsadığı için, önemli yatırımları şart kılıyor.

Yeni döneme uygun yapı ve sistemlerin hızla oluşturulması gerekiyor. 1 Temmuz 2012'ye kadar olan dönemde zorlu bir hazırlık süreci, başta KOBİ'ler olmak üzere işletmelerin büyük bir çoğunluğunu bekliyor. Bu hazırlığı yapamayan kuruluşlar, Temmuz 2012'den sonra kendilerini idame ettirmekte zorlanacaklar. Buna karşılık uyum sağlayanlar, daha verimli bir ticaret ortamında faaliyetlerini sürdürecekleri gibi, dünyaya açılmalarını da kolaylaştıracaklar. Deloitte Türkiye olarak uzmanlığımızı şirketlerimizin hizmetine sunarak, onların yeni döneme uyum sağlamalarını destekleyeceğiz.''

''TÜRKİYE'DE DENETÇİ İHTİYACI ARTACAK''
Gürer, bağımsız denetimi zorunlu kılan kanun ile Türkiye'de denetçi ihtiyacının arttığına dikkati çekerek, ''Türkiye'deki rakamlara baktığımızda kanunun öngördüğü gibi bir denetimin olması için, denetim yapacak yüzlerce yeni şirketin oluşması gerektiği ortada'' görüşünü bildirdi.

Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği'nin (TÜRMOB) halen ciddi anlamda eğitim verdiğini, Deloitte Academy'nin de kendi kapasitesi çerçevesinde eğitim vererek katkıda bulunduğunu dile getiren Gürer, ''İhtiyacın karşılanabilmesi açısından TÜRMOB etrafında bir organizasyon yerinde olacaktır'' ifadesini kullandı.


AA