Herkesin merakı, 2015 yılının nasıl geçeceği. İyimser olanlar var, daha kötümser olanlar var. Küresel ve yerel ekonomistlerin çoğu, bu yılın 2014’ten daha zor geçeceğini söylüyor.

Bankacı gözlüğüyle bakış

Yaklaşımlarında hangi konuları öne çıkarıyorlar, onu anlamak için Denizbank’ın Genel Müdürü Hakan Ateş’le konuştuk. Dünyanın en büyük bankalarından, Rusya Federasyonu’nun ise en büyük bankası 

SberBank’la evlenen Denizbank’ın bu farklı konumundan yararlanarak Ateş’in değerlendirmelerinden realist bir çıktı almaya çalıştık. Ateş’in, ekonomideki bazı görüşleri olumlu olsa da bankacılıkta bu yıl kârlılığın daha da azalacağını söylemesi, sektörün gelecekteki büyümesi açısından önemli bir saptamaydı.Şimdi, sözü ona verelim ve bankacı gözüyle hem dünyayı hem de Türkiye’yi değerlendirelim.

Dünya hâlâ krizden çıkamadı

Hakan Bey, dünya küresel krizden hala çıkamadı değil mi?

Aslında çıksaydık her şey daha farklı olurdu. Dünya, hâlâ bundan çıkma mücadelesi içerisinde. ABD Merkez Bankası Fed’in eski Başkanı Ben Bernanke, işsizlik yüzde 6.2’nin altına düştüğü zaman “Faizleri yükselteceğiz” demişti. ABD’de işsizlik yüzde 6.2’nin altına düştü ama hâlâ faiz artırımı başlatılamadı. 

Bankacılıkta kârlılıklar azalıyor

Faiz artırımı aslında bizim açımızdan olumsuz olacaktı. Hatırlarsak, 2013’ün Mayıs ayında Bernanke’nin “Krizden çıkıyoruz” mesajı da gelişmekte olan piyasaları bayağı endişelendirmişti. Bu arada Türkiye’de de ciddi faiz artışları yaşandı. En önemlisi oydu. Belki Türkiye biraz daha negatif ayrıştı, başka içsel nedenlerle.

O zaman Türkiye bu yıl hangi avantajları ve dezavantajları yaşayacak?

Bankacılıkta kârlılıklar azalıyor. Muhtemelen de böyle azalma trendinde devam edecek ama ekonominin geneline bakıldığında büyük resimde Türkiye, ‘yatırım derecesi’ni kaybetmeyecek. Çünkü bunu gerektiren hiçbir neden yok. Maliye politikaları açısından iç borçlanma, bütçe açığı gibi bütün göstergeler çok iyi. Bizim baş ağrımız olan ve genellikle IMF raporlarında da konu edilen “cari açık”ta da büyük bir geri geliş var. Ekonomi yönetiminin aldığı ihtiyati makro ekonomik tedbirler de bu azalışta önemli rol oynadı.

Av­ru­pa­’da def­las­yon ris­ki var. Bu du­rum iş­siz­lik­le­re yol açı­yor. Tür­ki­ye­’nin de bundan ne­ga­tif et­ki­len­me­si müm­kün. 

10 milyar $’lık avantaj 

Petrol fiyatının düşmesinin etkileri nasıl olacak?

Söylediklerimin üstüne şimdi enerji yani petrol, doğalgaz ve emtia fiyatlarının gerilemesi, içinde bulunduğumuz ve hatta gelecek seneyi de kurtarır gibi görünüyor. Çünkü, Türkiye buradan sadece enerji yönünden 5.5 - 6 milyar, toplamda da 10 milyar dolar bir avantaj elde ediyor.

Bunlar tamam da ihracatımızda düşüş ivme kazanmaya başladı. Bu da cari açığı olumsuz etkilemez mi?

Evet, Avrupa pazarı daraldığı için hemen hemen hiç büyüme olmadı. Daha da beteri Avrupa’da deflasyon riski var. Deflasyon dediğimiz zaman enflasyon “sıfır”a yakın ama alışveriş olmadığı için durgunluk yaşamak demek. Bu çok büyük işsizliklere yol açıyor Avrupa için. Türkiye’nin de bu durumdan negatif etkilenmesi mümkün. Çünkü bizim yüzde 40 civarındaki ticaretimiz Avrupa ile ilgili. Bu dünyanın bütününü de etkiliyor tabii ki. Global olarak küresel büyümenin yüzde 3’lerin altında olacağını görüyoruz. Belki biraz ABD büyümeyi beceriyor, Avrupa ve diğer bazı ülkeler bunu sağlayamıyor.

Yeniden Türkiye’ye dönersek resimde neler görüyorsunuz?

Türkiye’de de bir handikap olmakla birlikte biz burada yurt dışı fonlama ile artı ihtiyaçlarımızı hallediyoruz. Belki mevduat yetmiyor. Nitekim bankacılık sektöründe sene sonu itibarıyla kredi mevduat oranı yüzde 115 oldu. 

Kredi anlamında mevduatın tamamını bankacılık sektörü veriyor, o yetmiyor ondan sonra yüzde 15 daha yurtdışından alınan krediler var. Burada şunu soralım; Yurt dışından bu finansman sağlanabilir mi? Görünen o ki sağlanabilir. Başta da söylediğim gibi bizim 
yatırım derecemizi tehdit eden herhangi bir durum yok.

Sıcak para geliyor faizler düşüyor

Ya­ban­cı ser­ma­ye es­ki­si gi­bi faz­la öl­çü­de gel­mi­yor, 2015 yılında ge­le­bi­lir mi?

Onun ilk sin­yal­le­ri ocak ba­şın­dan iti­ba­ren gö­rül­me­ye baş­lan­dı. On­la­ra “çöp­çü ba­lık­la­rı­” di­yo­rum. İlk ön­ce pi­ya­sa­ya gi­ren hed­ge fon­lar ve­ya sı­cak pa­ra ha­re­ket­le­riy­le ha­zi­ne bo­no­su ve dev­let tah­vil­le­ri­ne bir eği­lim ol­ma­ya da baş­la­dı. Fa­iz­ler­de­ki ge­ri­le­me­den de onu an­lı­yo­ruz. 

Fiyat yükseliyor

Yüz­de 10-10,5 fa­iz­li mev­du­atın ön­ce 9’la­ra son­ra da 8’le­re dü­şe­ce­ği­ni bek­li­yo­rum ilk 3 hat­ta 6 ay­da. Za­ten bi­zim 10 yıl­lık­lar 9-9.5’la­ra ka­dar tır­man­mış­tı. Şim­di yi­ne 7.35’ler se­vi­ye­si­ne düş­tü. Bu­ra­da ta­bi­i ki bir arz ta­lep de söz ko­nu­su. Pi­ya­sa­da­ki dev­let tah­vi­li ve ha­zi­ne bo­no­su aza­lı­yor. Aza­lın­ca da her şe­yin de­ğe­ri ar­tar. O ne­den­le de fa­iz­ler dü­şü­yor ama fi­yat yük­se­li­yor.

Rusya bizim ekonomiyi etkiler

Siz, Sber­ban­k’­la ev­len­di­ği­niz için Rus ban­ka­sı sa­yı­lı­yor­su­nuz. Rus­ya ile iliş­ki­ler bu yıl na­sıl bir se­yir iz­le­ye­cek?

Biz as­lın­da Rus ban­ka­sı de­ği­liz. Ka­nu­nen mil­li Türk ban­ka­sı­yız. Yüz­de 100 ak­ti­fi­miz de Tür­ki­ye ile il­gi­li­dir. Rus­ya­’da şart­lar ta­bi­i ki ko­lay de­ğil. Bu­ra­da bir ge­ri­lim var. Bu­nun Rus­ya eko­no­mi­si­ni olum­lu et­ki­le­ye­ce­ği­ni söy­le­ye­me­yiz. Rub­le çok cid­di bir şe­kil­de de­va­lü­e ol­du, fa­iz­ler yüz­de 15’le­rin üze­ri­ne çık­tı. Bun­lar ta­ma­men po­li­tik ge­ri­lim­den kay­nak­la­nan eko­no­mik ba­zı ol­ma­yan şey­ler. Do­la­yı­sıy­la 2015 Rus­ya için ko­lay bir yıl ol­ma­ya­cak.

Tür­ki­ye-Rus­ya iliş­ki­le­ri­ni bu olum­suz­luk­lar na­sıl et­ki­ler?

Biz çok he­ves­len­miş­tik, “Rus­ya, mal­la­rı Av­ru­pa­’dan de­ğil biz­den alır mı” di­ye. Ama Rus­ya­’da eko­no­mi­nin ve ti­ca­re­tin de ge­nel ya­pı­dan do­la­yı da­ra­la­ca­ğı­nı dü­şü­nü­yo­rum. Tür­ki­ye ile Rus­ya­’nın iş­bir­li­ği de önem­li.

Politika faizlerinin yüzde 7’nin altına düşmesi sürpriz olmaz

Merkez Bankası, artık faizi aşağıya çekebilir mi?

Ekonomi bürokrasisi ve MB kanaatimce çok doğru bir yönetim gösterdi. Bana göre tedrici olarak 150 – 200 baz puan arasında yıl içinde bir düşüş olacaktır. Politika faizlerinin yüzde 7’nin altına düşmesi sürpriz değil.

Yüzde 5-6’lık büyüme hayal

Pe­ki bü­yü­me için ne dü­şü­nü­yor­su­nuz? Yüz­de 5 ve üs­tü bü­yü­me­ler ha­yal mi ol­du?

Ar­tık öy­le bü­yük bü­yü­me­ler yok. Yük­sek bü­yü­me dö­nem­le­ri bit­ti. Çün­kü, çok ağır bir kriz ya­şan­dı. As­lın­da tek ba­şı­na bü­yü­me­ni­zi de ger­çek­leş­ti­re­mi­yor­su­nuz. Enf­las­yo­nist olur. Dün­ya bü­yü­mez­ken siz bü­yü­me gay­re­ti içi­ne gi­rer­se­niz du­va­ra tos­lar­sı­nız. Tür­ki­ye gi­bi bir ül­ke­de yüz­de 5’le­ri  yüz­de 6’la­rı ka­bul edi­yor­duk, doğ­ru­dur bi­raz da çev­re ko­şul­la­rı­na bağ­lı bu. Kü­re­de çev­re­niz­de­ki rüz­gar­lar ters esi­yor­sa siz öbür ta­ra­fa ara­ba­yı çe­vir­me­niz ters yön­de rüz­ga­ra kar­şı git­me­niz doğ­ru ol­maz. Bi­ze yüz­de 3 ile 5 ara­sı bir bü­yü­me ba­şa­rı­dır. Her ko­şul göz önü­ne alın­dı­ğın­da.

Hakan Ateş, “Yüksek büyüme dönemleri bitti. Çünkü, çok ağır bir kriz yaşandı. Hâlâ da bitmedi. Dünya büyümezken siz büyüme gayreti içine girerseniz duvara toslarsınız” dedi 

Çiftçiyi tefeciden kurtarıyoruz

Her­kes ta­rı­mı önem­li gö­rü­yor. Ban­ka­lar bu alan­da ne­ler ya­pı­yor?

Bu­gün biz ta­rım­da en ön­de ge­len ban­ka­yız. Ve 1 mil­yon çift­çi üre­ti­ci­miz ve 500 bi­ni de üre­ti­ci kar­tı kul­la­nı­yor. Biz pi­ya­sa­ya gir­di­ği­miz­de kim­se bu­na inan­mı­yor­du. “Çift­çi ne an­lar kre­di kar­tın­dan ne an­lar mo­bil ban­ka­cı­lık­tan” de­ni­li­yor­du. Oy­sa bu­gün çift­çi­ler,”Bi­zi te­fe­ci­nin elin­den De­niz­bank çek­ti al­dı, sağ ol­su­n” di­yor

Enflasyon yüzde 6’lara inebilir

Evet do­lar bi­raz yük­sel­di o da pa­ri­te et­ki­siy­le ol­du. Şim­di do­lar eu­ro dü­şü­yor. Bu da ta­bi­i fa­iz­le­re yan­sı­yor. Gir­di mal­la­rı­nın fi­yat­la­rı düş­tük­çe enf­las­yon da da­ha dü­şük olu­yor. Do­la­yı­sıy­la 2015’te yüz­de 5.5 -6 gi­bi bir ra­kam gö­rür­sek şa­şır­ma­ya­lım. Şu an­da bek­len­ti, yüz­de 7.4 ama yüz­de 6’la­ra in­me­si­ni bek­li­yo­rum.

(Kaynak. Bugün Gazetesi)