Müştekilerin avukatı Oğuz Kür aracılığıyla verdiği suç duyurusu dilekçesinde, daire aldıkları Terrace Tema adlı konut projesinin Halkalı Mahallesi Menekşe
Mevkii 801 ada 5 parsel numarasına kayıtlı olduğu kaydedildi. Yapılan adi satış sözleşmesi gereğince anlaşılan satış fiyatının tamamı ödendikten sonra tapular mağdurlara devredilecekti.

2014 yılı Nisan ayında Terrace Tema konutları sahiplerine teslim edildi. Mağdurlar tüm ödemelerini yaptı, kimisi evine yerleşirken kimisi kiraya verdi. Aidatlar ödendi, sitelerde yönetim kuruldu ancak teslimatın üzerinden yıllar geçmesine karşın tapular ev sahiplerine teslim edilmedi. Mağdurlar İnanlar İnşaat A.Ş.’nin büyük bir firma olmasına güvenerek Serdar İnan yurt dışına kaçana kadar herhangi bir yasal işlem yapmadı.

DAİRELERE BANKALARA İPOTEK EDİLMİŞ
Serdar İnan’ın Twitter hesabından yurt dışına kaçtıktan sonra faaliyetlerini durdurduğunu açıklamasının ardından mağdurlar, Küçükçekmece Tapu Müdürlüğü’ne gitti. Mağdurlar dairelerinin teslimatının yapıldığı Nisan 2014’ten sonra bazı bankalara ipotek edildiğini gördü.

Suç duyurusu metnine göre İnanlar İnşaat hem mağdurlardan, hem de ipotek yoluyla daireleri rehin verdiği bankalardan da para alarak iki kez haksız kazanç elde etmiş oldu. Bu nedenle İnanlar İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkanı Serdar İnan ile Başkan Yardımcısı kardeşi Murat İnan, Başkan Yardımcısı Orhan Arslan, Genel Müdür Yardımcısı Sinan Polat, Genel Müdür Yardımcısı Arzu Fatma İnan ve tüm inşaat yetkililerinin hakkında dava açılarak cezalandırılmaları istendi.

KREDİYİ VEREN BANKA ÇALIŞANLARININ DA CEZALANDIRILMALARI İSTENDİ
Bankaların daire ipoteği karşılığında kendilerinden kredi talebinde bulunan İnanlar İnşaat’ın her ne kadar tapuda evlerin sahibi gözükse de siteye gidip ön araştırma yapmadığı ileri sürüldü. Site yönetimi ve dairelerde oturan insanlarla konuşmak yerine tapu kaydına göre kredi talebini kabul etmelerinin usulsüz olduğu vurgulandı. Bir bankanın da Serdar İnan kaçmadan hemen önce 2018 yılı Mart ve Nisan aylarında daireler karşılığında 5 milyon TL’lik kredi vermesinin son derece şüpheli olduğu ileri sürdü. Banka görevlilerinin İnanlar İnşaat’la birlikte hareket ederek dairelerin içerisinde oturan mağdurları bile isteye görmezden geldiği iddia edildi. Söz konusu usulsüz krediyi veren ve teminat olarak dairelerin üzerine ipotek koyan banka görevlilerinin İnanlar İnşaat yetkilileriyle suç ortağı oldukları söylendi.

Öte yandan açılan hukuk davaları kazanılırsa bankaların ipotekleri ve haciz işlemlerinin kalkacağı, İnanlar İnşaat’a verilen krediler teminatsız kalacağı ve tahsil edilemeyeceği belirtilerek banka çalışanlarının kendi bankalarına karşı da dolandırıcılık suçunu işlediğinden cezalandırılmaları istendi. (Ceylan Sever/Hürriyet)