Diğer meslek odalarından olduğu gibi İzmir Ticaret Borsası Meclisi (İTB) de mayıs ayı toplantısını Soma faciası gündemi ile açtı. Kömür madeninde hayatını kaybeden madenciler için saygı duruşu ile başlayan toplantıda konuşan İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, göstermelik iş güvenliği uygulamalarının, eğitimsiz ve bilgisizlik ile pazara kazanma hırsının sadece birkaç dakika içinde canları nasıl alıp götürdüğüne tanık olunduğunu ifade etti.

Türkiye’de, yer altına girmek zorunda olan madencilerden önce tarımın öldürüldüğünü belirten Kestelli, muhalefetin de desteği ile kabul edilen Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Yasası’nın bu süreci daha da hızlandıracağını savundu. Kestelli, şöyle konuştu: “Bu yasa, köyde yaşayanları topraklarından koparıp madene, yer altına mahkum edecek. Tam da BM’nin ‘Aile Çiftçiliği’ ilan ettiği yılda, Türkiye’de aile çiftliği yok ediliyor. Tarım ve hayvancılık bir geçim aracı olmaktan çıkartılıyor. Bu gerçeği unutursak, bu gerçeği gözardı edersek yarın daha büyük katliamlarla karşılaşmamız kaçınılmaz olur.”

Türkiye’de tarıma gereken değer verilmediği için, insanların madenlerde çalışmak zorunda kaldığını ileri süren Kestelli, “Bu ülkede yeraltındaki madenlere verilen değerin birazı tarıma verilseydi bu kadar can kaybı olur muydu? Bu sorunun cevabı çok net olarak hayırdır. ‘Soma’da bir madencinin sosyal medyaya yansıyan şu sözleri de gerçeği tüm çıplaklığı ile ortaya koyuyor: Hayvancılık bitti, tütün bitti, buğday bitti, su yok, toprak ölüyor. Madenden başka şansımız yok ki burada” dedi.

Altın değil, zeytin

Işınsu Kestelli, 3575 Sayılı Yasa ile zeytinlik alanlarda her türlü hayvancılık faaliyeti yasaklanırken, madencilik için hesapsızca verilen ruhsatıyla bir kalemde binlerce zeytin ağacının yok edilebildiğini vurguladı. Endemik bitki çeşitleri, zeytinlik ve ormanlık alanları bulunan Kazdağları’nda altın madenciliğine izin verilerek bu değerlerin zarar görmesine neden olunduğunu kaydeden Kestelli, “İnsanlar altın ile zeytin arasında bir tercihe zorlanıyor. Dayatılan günü kurtarma ya da geleceği kurma tercihidir aslında. Bu tercihi de insanlık için yararlı olandan, binlerce yıl yaşayan ve bundan sonra da yaşayacak olan zeytinden yana yapmak en doğrusudur. Kaldı ki 3573 Sayılı Zeytincilik Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun da bunu gerektiriyor” diye konuştu.