Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Şubat ayı meclis toplantısına konuşmacı olarak katılan Tekinalp, 1 Temmuz'dan itibaren kademeli biçimde yürürlüğe girecek Türk Ticaret Kanunu'nun dünyanın 20 büyük ekonomisinden birine sahip ülkenin ticaretini, sanayisini, hizmet sektörünü yeniden organize etmeyi amaçladığını belirterek, “Öyle bir kanun olacak ki bu ülkenin sanayicileri, işadamları uluslararası piyasalara çıktıklarında o piyasaların dilini konuşsunlar. İki dili vardır bu piyasanın, finansal tablolarınızın uluslararası piyasaların anlayacağı dilden yapılmış olması ve uluslararası piyasaların güveneceği bir denetlemeden geçmiş olması” diye konuştu.


Bu dil konuşulduğunda uluslararası piyasada partnerin, mala alıcı ve mal alacak yerin bulunabileceğini kaydeden Tekinalp, “Eğer bu dili konuşmuyorsanız o zaman vadeniz de, faiziniz de, tabi olduğunuz sözleşme şartları da başka türlü olur. Kanundaki radikal değişikliklerden biri bu konuda” dedi.

Tekinalp, bugün anonim şirketlerin “murakıp” denilen şirket organı tarafından denetlendiğini ifade ederek, murakıplardan hiçbir kalite şartı aranmadığını, bundan Türkiye'nin hiçbir fayda görmediğini, yeni düzenlemeye göre anonim ve limited şirketlerin uluslararası denetleme standartlarına göre denetleneceğini söyledi.

Dünyada sınırsız sorumluluğun “out” olduğunu, önemli olanın sınırlı sorumluluk olduğunu vurgulayan Tekinalp, “Sınırlı sorumlulukta ticarete para koymuşsan ve başarısızlığa uğrarsan gidecek olan sadece o paradır. Evine, barkına, yiyeceğine kimse gelmez. Kredi almaya gittiğinizde sizden şahsi imzanızı, babanızın, evli kız kardeşinizin imzasını istiyorlar ve bir başarısızlığa uğradığınızda icra iflas kanunu şunu söylüyor: 'döşek bırakılır, tencere, kap, çatal bıçak bırakılır gerisi haczedilir'. Sizler sınırlı sorumlu şirketlerin sahipleri değilsiniz, kendinizi aldatmayın” diye konuştu.

“Dünyada bilançoya kredi trendinin olduğunu ancak odalar birliği zihniyeti olduğu sürece Türkiye'nin bunların uzağında kalacağını” belirten Tekinalp, şöyle konuştu:


“Biz hayal peşinde değiliz. 1 Temmuz'da kanun yürürlüğe girdiğinde 2 Temmuz'da her şey değişecek gibi bir hayalimiz yok. Eğer Türkiye ciddi bir zihniyet değişikliği yapabilirse bilançolara kavuşur ve ancak 4-5 sene sonra bu noktaya gelir. Türkiye bugünkü bilanço, standartlar ve denetleme sistemiyle uluslararası piyasada uygun faiz şartlarıyla kredi alamaz. Bu hayalden vazgeçin arkadaşlar. İşte Türk Ticaret Kanunu bunun peşindedir.”

TOBB'a eleştiri

Kanunun ticarette ortağa, alacaklıya ve yatırımcıya güven vermeye göre yapıldığını ifade eden Tekinalp, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun ise “sadece şirket sahibine göre elbise dikilmesini istediğini” savundu.

Tekinalp, “Ne alacaklı, ne de yatırımcı... Eğer bu olmazsa sermaye piyasan gelişmez. Bugün Türkiye'deki sermaye piyasasının derinliği benim pantolonumun paçalarına gelmiyor. 100-150 milyon lira ile bu piyasayı her dakika manipüle edebiliyorlar. Neden? Çünkü bu piyasada yatırımcı yok” dedi.
Kanunun makyaj kanunu değil, bir zihniyet değişikliği kanunu olduğunu vurgulayan Tekinalp, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kanun herkesten uluslararası standartlara göre muhasebe istiyor. Bu hiç kolay bir şey değildir, maliyeti olan bir husustur. Bunu kabul etmemiz lazım. Bunun hiçbir maliyeti olmazsa denetçiye ödenecek maliyet vardır. Komisyon bunu bilmektedir, birçok kimseyle konuşmuştur, aldığı cevaplar olumludur. Türkiye'nin doğru bilançolarla elde edeceği katma değer o kadar yüksektir ki, siz işadamlarının da böyle bir muhasebeyle elde edeceği katma değer o kadar yüksektir ki devlet bu maliyeti ödemelidir. TOBB da bir maliyet ödemelidir. TOBB bir anayasal kuruluştur. Açın bakın odalar birliğinin kanununda gelirlerine ilişkin tek bir harcama yeri göremezsiniz. TOBB yeni kanunda maliyeti hafifletici en ufak bir çalışmada bulunmamıştır. Odalar birliğinin 5. derecede işi üniversite açmak. İzmir'de, İstanbul'da üniversite var ama limited şirketlerle tek bir program yok.”

Yorgancılar'dan TOBB cevabı

EBSO Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Ender Yorgancılar da, Tekinalp'in konuşmasında sürekli TOBB'la ilgili açıklamalarda bulunduğunu, ancak “TOBB'un 1 milyon 300 bin üyesi ile Türkiye'nin çatı iş örgütü olduğunu, böyle bir şeyde kaale almamak, önerilerini değerlendirmeden bu şekilde bakmanın doğru olmadığını düşündüğünü” ifade etti.

Kanunu uygulayacak olanların TOBB üyeleri olduğunu kaydeden Yorgancılar, “Uygulayacak kesime 'ben yaptım oldu' diyeceksiniz, yok öyle bir şey. Buna kimsenin hakkı da yok, lüksü de. Baştan peşin fikirlilik içinde değiliz, sadece hissiyatımızı anlamanızı istirham ediyoruz. Ortak bilanço, ortak denetim şirketine varız. Ama 1995-1996 yılıydı yanılmıyorsam; o tarihte Türkiye Gümrük Birliği'ne imza attı. Türkiye olarak o imzanın sıkıntılarını çekiyoruz. TOBB olarak kanun acilen çıkmasına destek verdiğimizi gösterdik. Eski kanunla devam edemeyeceğimizi gayet iyi biliyoruz. Yeni kanunun temel yaklaşımlarla iyi hazırlandığının farkındayız. Kanun çıktığı zaman değişmez diye bir şey yok. Onun için bunlara hazırlıklı olmamız lazım” diye konuştu.
Yorgancılar'dan sonra tekrar kürsüye çıkan Tekinalp, Yorgancılar'ın eleştirilerine ve üyelerin sorularına yanıt verdi.



Hürriyet