Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcısı Fatou Bensouda Filistin’in başvurusunu kabul ederek ön inceleme soruşturması  başlatılmasına karar verdi.

Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin kendi sitesinde henüz verdiği açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Bilindiği üzere Filistin devleti Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin kurucu anlaşması olan Roma Statüsü’nün 12 (3) üncü maddesine dayanarak 2 Ocak 2015 tarihinde Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsü’ne taraf olmuş ve 13 Haziran 2014 tarihinden itibaren Doğu Kudüs’te dahil olmak üzere Filistin topraklarında yaşanan suçlardan dolayı Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin yetkisini kabul etmiştir.

Akabinde Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcılığı kendisine yapılan başvuru ve Statü’nün 12 (3) üncü maddesi gereği Savcılık Ofisi Yönetmeliği’nin 25-1.c maddesine uygun olarak ön inceleme soruşturması başlatılmasına karar vermiştir. İlgili başvuruyu Mahkeme tam bir tarafsızlık ve bağımsızlık içinde inceleyeceğini ve analizlerini yapacağını bildirmektedir.

Ön inceleme soruşturması tam bir soruşturma açılması anlamına gelmeyip  Roma Statüsü’ndeki kriterleri karşılayacak derecede soruşturma açılıp açılmamasına karar vermek için yeterli derecede bilgi ve kanıt toplamak amacıyla başlatılan bir süreçtir. Roma Statüsü’nün 53 (1) inci maddesi uyarınca UCM Savcısı bu periyotta Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin yetkili olup olmadığını, başvurunun kabul edilebilir olup olmadığına ve ortada ana soruşturmayı başlatma ihtiyacı hissettiren adaletin gerektirdiği bir menfaat olup olmadığına karar verecektir. Bu dönemde UCM tarafsız ve bağımsız olarak (güya!) kendisine iletilen her şeyi önemli ve titiz bir şekilde inceler.
Ön inceleme soruşturmasına ilişkin kararın ne zaman verileceğine dair Roma Statüsü’nde açık bir hüküm bulunmamaktadır. Önüne gelen her olay ile ilgili olarak değişmekle birlikte Savcılık Ofisi olayları aydınlığa kavuşturmak için yeterli derecede bilgi ve belge elde etmeye çalışır, soruşturma yapar, Mahkemenin yetkili olup olmadığını inceler ve soruşturmanın açılıp açılmamasına karar verir.

Arka Plan ve Hukuki Analizler

Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcılığı daha önce 22 Ocak 2009 yılında Filistin Ulusal Yetkili Makamları’nın başvurusu üzerine ön inceleme soruşturmasını yürütmüş ve kendisine iletilen tüm bilgi ve belgeleri titiz bir şekilde incelemiş ve Filistin’in Birleşmiş Milletler nezdinde “gözlemci statüsünde” olmasının belirleyici faktör olduğunu ve Roma Statüsü’ne taraf olmanın Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği aracılığı ile olacağına değinmiştir. Bu gözlemci statüsünde olmasının anlamı Filistin’in Roma Statüsü’nü imzalayarak taraf olamaması anlamına daha önce gelmekteydi. Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcısı’da Statüye taraf olunmaması sebebiyle Filistin’in anlaşma kapsamında olmadığı kanısında olmuştur.

29 Kasım 2012 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 67/19 no’lu kararı ile Filistin 138 olumlu, 9 olumsuz oy ile “üye olmayan gözlemci devlet” statüsünü kazanmıştır. Bu gelişmeler üzerine Uluslararası Ceza Mahkemesi de gelişmeleri izleyerek Filistin’in 29 Kasım 2012 tarihinden itibaren ileriye dönük olarak Roma Statüsü’nün 12 ve 125 inci maddeleri mucibince Statünün ve dolayısı ile de Mahkemenin bir parçası olabileceğine karar vermiş ve Filistin bölgesinde işlenen suçlar için mahkemenin yetkisinin kabul edilebileceğine karar vermiştir.  Roma Statüsü tüm devletlere açık olan bir statüdür.

Akabinde Filistin 2 Ocak 2015 tarihinde Statü’ye taraf olmak için başvuruda bulunmuş ve 6 Ocak 2015 tarihinde başvuru kabul edilerek Filistin Roma Statüsü’ne taraf olan 123 üncü devlet olmuştur.

Ayrıca 7 Ocak 2015 tarihinde UCM Kayıt Bölümü ile ilgili çalışanları Filistin Devlet Başkanı Abbas’a başvurunun kabul edildiği bilgisini iletmiştir.

Uluslararası Ceza Mahkemesi Savcılık Ofisi, Birleşmiş Milletler ve Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Filistin’i gözlemci devlet statüsünde kabul etmesiyle birlikte Roma statüsü açısından da “devlet” statüsüne ulaşmış sayılacağı durumunu dikkate almıştır. Buna ek olarak, Ofis daha öncede açıklık getirdiği üzere, Roma statüsü madde 12(3)’de kullanılan “devlet” kavramının statünün 12(1)’deki “devlet” kavramının kullanımı ile aynı şekilde yorumlanması gerektiğini belirtmektedir. Böylelikle, Roma Statüsü’nü kabul eden devlet bu statünün 12(3) maddesi gereğincede geçerli bir şikayette bulunabilecektir.

Daha önceden mevcut bulunan Filistin’in statüye taraf olabilip olamayacağı sorunu yukarıda izah olunduğu üzere Birleşmiş Milletlerin 67/19 no’lu kararıyla böylece çözüme kavuşturulmuş olmuştur.

Bilindiği üzere Uluslararası Ceza Mahkemesi genel soykırım, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar ile sadece ilgilenmekte olup Savcılık tarafsız ve bağımsız olarak (güya) hareket etmektedir ve bu zamana dek 9 olayla ilgili olarak ana soruşturma açmıştır: Uganda, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Sudan, Kenya, Libya, Mali, Afrika Cumhuriyeti, Fildişi Sahilleri.” @avfatihyasar

Not: Kaynak olarak  “Av. Mehmet Fatih YAŞAR” ve “HukukiHaber.Net” ibarelerine yer verilmek şartıyla yazının kullanılması ve paylaşılmasına rıza gösterilmiştir.