Osmanlı döneminin at kültürünü yansıtan önemli bir miras olan Beylerbeyi Sarayı Ahır Köşkü, aslına uygun olarak yenilendi. Sultan Abdülaziz döneminde yaptırılan ve 153 yıllık tarihi bulunan Osmanlı mirası, Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı, tarafından yapılan kapsamlı restorasyonun ardından ilk kez ziyarete açılıyor.

Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı tarafından Osmanlı döneminin at kültürüne dair ipuçları barındıran Ahır Köşk’ün restorasyonu yapıldı. Günümüze kadar gelebilmiş sayılı has ahırdan biri olan Ahır Köşkü, müze olarak değerlendirilecek. Köşk, hem tarihe ve mimariye ilgi duyanların hem de at kültürüyle yakından ilgilenenlerin ziyaret noktalarından biri olacak.

Günümüze kadar birçok defa onarım geçiren Ahır Köşkü, son olarak 2011 yılında kapsamlı restorasyona alındı. Yapılan titiz çalışmalar sonucunda köşkün hem çadırı andıran dış görünümü hem de tavandan tabana iç bölümleri yenilendi. Ahşap bezemeleri ve tavan resimleri aslına uygun olarak canlandırıldı. Döneminin ihtişam ve zarafetini günümüze taşıyan ender örneklerden biri sayılan Ahır Köşkü, Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı tarafından yenilenmiş haliyle kültür hayatımıza paha biçilmez bir miras olarak sunulurken ilk kez ziyarete açık hale getirildi.

153 yıllık yapıt

Ahır Köşk hakkında bilgi veren Prof. Dr. Ahmet Çapoğlu, “153 yıl önce 1865’de Sultan Abdülaziz döneminde yapılmış bir bina. Tabi o günden günümüze bir takım bozulmalara bir takım darbelere ya da aşınmalara maruz kalmış. Önce mevcut halini tespit etmek amacıyla röle ve çizimleri, belgelerine ulaşım gerçekleşti. Daha sonra belli bir plan çerçevesinde aslına uygun, özgün malzemeler temin edilerek restorasyon süreci tamamlandı” dedi.

Atlar için hijyenik ortam

Sultanın sahip olduğu atlara özel bir ehemmiyet gösterildiğini ifade eden Prof. Dr Çapoğlu, “Bu atların rahatlıkla sağlıklı bir şekilde barınacağı ortam olmak üzere Beylerbeyi Sarayı 4’üncü sette böyle bir mekan oluşturmuş, mekanımız yaklaşık olarak 680 metrekare. 20 tane atın barınması için oluşturulmuş. Mekana 3 basamak ile girilmekte ve yine ahıra 3 basamakla ile inilmekte. Herhangi bir şekilde atların sudan uzak kalması ve hijyenik bir ortam sağlanmış” şeklinde konuştu.

At nalına benzeyen pencereler

Yapının sanat açısından önemine değinen Çapoğlu, “ilk girilen oda imrahor odası sekizgen bir oda tavanına baktığımız zaman ahşap ustaları burada hem mühendislik yönüyle kullanılmış, bir de sanatsal yönüyle kullanılmış. Ahşap parçaların üzerinde bir takım dekorlar, İslam sentezini yansıtacak nitelikte. Kapı üstlerinde cam ve pencerelerin üzerinde at nalını temsil edecek şekiller verilmiş. İmrahor odasının tavanında vahşi hayvanların tabloları yerinde çizilmiş” ifadelerini kullandı.

Beylerbeyi Sarayı Ahır Köşkü, Osmanlı döneminin at kültürünü yansıtan önemli bir miras. Atlara düşkünlüğü ile tanınan Sultan Abdülaziz tarafından 1865’te mimar Sarkis Balyan’a yaptırılan köşk, sadece saray atlarının bakımına ve barınmasına tahsis edilmiş. Boğaz Köprüsü’nün gölgesi altında kalan 680 metrekarelik yapı, ilginç mimarisiyle dikkat çekiyor. Köşk, gerek yapısal elemanlarında gerekse süslemelerinde ustalıkla kullanılan ahşap öğeleriyle hayranlık uyandırıyor. Girişte bir oda ve sağlı sollu ahşap 20 bölümden oluşan Ahır Köşkü, tavanlarında yer alan at ve hayvan motifleriyle de ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor.