GAZZE (AA) - Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu (UNRWA) ile Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) yetkililerinin, ABD'nin Filistin'e yapacağı yardımda kısıtlamaya gitmesi kararını görüşmek için bir araya geldiği bildirildi.

Gazze'de bir araya gelen FKÖ Mülteci İşleri Daire Başkanı Zekeriya el-Ağa ile UNRWA'nın Gazze'deki Operasyonlar Müdürü Matthias Schmale'in görüşmesinde, ABD'nin yardımlarda kısıtlamaya gitmesi kararı değerlendirildi.

Ağa, Washington'un UNRWA'ya yönelik kısıtlama kararını, "Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması kararını kati şekilde reddeden Filistin yönetimine karşı ABD şantajı" şeklinde değerlendirerek, "Bu şantaj, Filistin yönetimi ve halk tarafından hiçbir şekilde kabul edilemez." dedi.

ABD'nin bu tutumu nedeniyle bölgedeki barış sürecinde üstlendiği gözlemci rolünü kaybettiğini dile getiren Ağa, "Bu adım, sadece UNRWA'nın faaliyet gösterdiği beş ülkede değil, bölgenin tamamında istikrarsızlığa neden olacak." dedi.

Ağa, bu kararın, aşırılık yanlısı gruplara, bölgeyi istikrarsızlığa sürükleyecek eylemler düzenleme fırsatı vereceği konusunda uyararak, "Filistin yönetiminin önceliği, Filistinli mültecilere sunulan hizmetlerin devam etmesidir." diye konuştu.

FKÖ yetkilisi ayrıca uluslararası topluma, harekete geçme ve mali sıkıntıların aşılması konusunda UNRWA'ya destek olma çağrısında bulundu.

Schmale ise ihtiyaçların karşılanması için gerekli finansmanın şu ana kadar UNRWA'nın kasasına ulaşmadığını vurgulayarak, "Bu durum, UNRWA'nın faaliyetlerinin düzensiz hale gelmesi demektir ki bu da Filistinli mültecileri özellikle de ciddi ekonomik sıkıntılar yaşayan Gazze'deki mültecileri olumsuz etkileyecektir." ifadelerini kullandı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, önceki gün UNRWA'ya verilecek 125 milyon dolarlık yardımın 65 milyon dolarlık bölümünün "tekrar gözden geçirmek üzere" askıya alındığını açıklamıştı.

Filistin İstatistik Merkezinin verilerine göre, UNRWA'da kayıtlı 5,9 milyon Filistinli mülteciden 2,1 milyonu Ürdün'de, 1 milyon 445 bini Gazze'de yaşıyor, bunu sırasıyla Batı Şeria, Suriye ve Lübnan takip ediyor.