KAHİRE (AA) – AYDOĞAN KALABALIK - İsrail'in cuma günü Gazze sınırında düzenlenen "Büyük Dönüş Yürüyüşü" gösterilerinde 18 Filistinliyi şehit etmesinin ardından Arap Birliği bugün Filistin için daimi temsilciler seviyesinde beklentilerden uzak bir toplantı yapıyor.

Arap Birliği, bölgede yaşanan sıra dışı gelişmeler nedeniyle zaman zaman olağanüstü toplanıyor.

Bu olağanüstü toplantılardan biri de İsrail yönetiminin Filistinlilere yönelik ihlallerini ele almak üzere Filistin'in talebi doğrultusunda bugün yapılıyor. Sabah saatlerinde başlayan daimi temsilciler seviyesindeki toplantıya Suudi Arabistan başkanlık ediyor.

Toplantıda, Filistin Toprak Günü'nün 42. yılı münasebetiyle geçen cuma günü "Büyük Dönüş Yürüyüşü" adı altında başlayan barışçıl gösteriler ve eylemlerde 18 Filistinliyi şehit eden İsrail askerlerinin işlediği suçların ele alınması bekleniyor.

Bu zamana kadar İsrail'e karşı kınamadan öte her hangi bir ciddi karar alma ve uygulama noktasında başarılı olamayan Arap Birliği'nin, bugünkü toplantıda da Tel Aviv'i endişelendirecek bir yaptırım kararı alması beklenmiyor.

Birliğin, dışişleri bakanları değil de temsilciler seviyesinde toplanıyor olması bile haddi zatında alınacak kararın kınamadan öteye gitmeyeceğini gösteren en önemli gösterge olarak görülüyor.

Mısırlı gözlemciler ve akademisyenlerin genel kanaatine göre Arap Birliği'nin İsrail'e karşı uluslararası arenada ses getirecek bir karar alması öngörülmüyor.

- "Arap Birliği çoktan öldü"

Görüşüne başvurduğumuz Mısır Stratejik ve Siyasi Araştırmaları Merkezi Başkan Yardımcısı Muhtar Gubaşi, söz konusu olağanüstü toplantıdan "hiçbir şeyin çıkmayacağını" söyledi.

Kudüs davasının bile kaybedildiği bir ortamda, İsrail'e karşı alınacak kınama kararlarının hiçbir şey ifade etmediğini belirten Gubaşi, "Arap Birliği çoktan öldü. Eğer tekrar canlandırmak istiyorlarsa Arap Birliği'nin yeniden bir yapılanmanın içine girmesi gerekir." dedi.

- "Kınamadan öte bir karar çıkmaz"

Mısır ABD Üniversitesi Öğretim Üyesi Said Sadık da bugünkü toplantıdan kınamadan başka bir kararın çıkmayacağını ifade etti.

Filistin davasının Arap ülkelerinde gündemin çok gerilerine düştüğünü, Suriye, Libya ve Yemen'in Filistin'den daha öncelikli bir hale geldiğini vurgulayan Sadık, "Arap Birliği şu anda Arap ülkelerinin İsrail ile iyi ilişkiler kurma konusunda rekabet gösterdikleri bir kurum haline dönüştü." ifadesini kullandı.

- Arap Birliği BM'den önce kuruldu

İkinci Dünya Savaşının ardından 22 Mart 1945'te Birleşmiş Milletler'den (BM) 6 ay önce kurulan Arap Birliği, en eski uluslararası kurumlardan biri olarak kabul ediliyor.

Kuruluşundan itibaren Mısır'ın başkenti Kahire'de yer alan Birlik, Mısır'ın İsrail ile barış antlaşması imzalamasının ardından 1979-1990 yıllarındaki 11 yıllık süreçte Tunus'ta faaliyet gösterdi.

Arap Birliği genel sekreterlerinin Birliğin yerleşkesinin bulunduğu ülkeden seçilmesi gibi bir usul uygulanıyor. Bu nedenle sadece 1979-1990 yıllarında Tunuslu bir genel sekreter 11 yıl görev yaptı. Diğer genel sekreterlerin tamamı ise Mısır'dan seçildi.

- Nüfus olarak dünyada 4'üncü, yüz ölçümü bakımından 2'nci

Arap Birliği ülkeleri, 340 milyon civarındaki nüfusu ile Çin, Hindistan ve AB ülkelerinden sonra dünyada 4'üncü, yüz ölçümü bakımından ise Rusya'dan sonra 2'nci sırada yer alıyor.

Yeraltı kaynakları, petrol ve doğal gaz yatakları bakımından çok zengin ülkeleri içinde barındıran Arap Birliği, ekonomik gücü de elinde bulundurmasına rağmen bir türlü siyasi birlik sağlayamıyor.

Arap Birliği'nin Filistin konusunda dışişleri bakanları değil de daimi temsilciler seviyesinde toplanması, Arap sokağında "18 şehit Arap Birliği'ni hareketlendirmeye yetmedi" şeklinde yorumlanıyor.