Ankara Adalet Sarayı'na gelen 28 Şubat döneminde çeşitli okullarda öğretmenlik yapıyorken meslekten atılan 10 kişi, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili'ye ayrı ayrı ifade verdi.
Grup adına gazetecilere açıklama yapan Hatice Güler, 28 Şubat sürecinde Milli Eğitim Bakanlığı ve Sosyal Hizmetler Kurumu'nda öğretmenlik yaparken, “irtica suçlamasıyla” sürgün ve tayinler yaşayan ve “usulsüz cezalar” alan daha sonra da görevlerinden uzaklaştırılan bir grup öğretmen olarak soruşturmaya müdahil olmak için adliyeye geldiklerini belirtti.
28 Şubat sürecinde “irtica suçlamasıyla” görevlerini yapamaz duruma getirildiklerini savunan Güler, “Öğrencilerimiz velilerimiz aleyhimize kışkırtıldı. Ders veremez konuma geldik. Hepimiz sabıkalı öğretmen konumuna getirilip, devlet memurluğundan ihraç edildik. Batı Çalışma Grubu tarafından fişlendik. Eline kağıt kalem alan herkes bize usulsüz cezalar verdi” ifadelerini kullandı. 

SİVİL İŞBİRLİKÇİLER DE YARGILANMALI
Aradan geçen zamanda Türkiye 'nin darbe gerçeğiyle yüzleştiğini anlatan Güler, şunları kaydetti, “Bu dönemde yapılıp edilenler hep asker ve erkek kişiler üzerinden konuşuldu. O dönemde sırf başörtüsünden dolayı görevlerine son verilen öğretmenler, kadınlar yeterince seslerini duyuramadı. O dönemde maalesef iç hukuktan hiçbir sonuç alamadık. Bu yüzden adil bir yargılanmanın olmadığını düşünüyoruz. Dolayısıyla o dönemin sadece askeri değil sivil işbirlikçilerinin de yargılanmasını istiyoruz. Tabii bunların bir kısımı vefat etti. Hukuk dediğimiz şeyin insanların ölümünden sonra da neticelenmesi için buradayız. Davaya müşteki olarak katılmak istiyoruz. Savcı ifademizi almak için bizi çağırdı. Kaybettiğimiz haklarımızın iadesini istiyoruz. Tabii ki bazı şeylerin telafisi çok zor ama kanunların bize tanıdığı hakları geri almak istiyoruz. Ülkemizde bir daha darbe zihniyetinin yaşanmamasını istiyoruz. İnsanlar bizi gibi fişlenmesin, asılsız suçlamalara maruz kalmasın.”

AA