Gazeteci-yazar Abdi İpekçi cinayeti ve iki ayrı gasp suçundan hükümlü Mehmet Ali Ağca, işlemlerin tamamlanmasının ardından Sincan F tipi Cezaevi'nden tahliye edildi. Ağca, tahliyein ardından askerlik işlemleri nedeniyle güvenlik görevlilerince GATA'ya götürüldü.GATA, Ağca'ya askerlik muayenesinde 'çürük' raporu verdi.
"Elime silah almayacağım"
Ağca’nın avukatı Hacı Ali Özhan yaptığı açıklamada, Ağca’nın askere çağrılmasını “usul hatası” olarak değerlendirdi. Özhan, “Bu usul hatası ihmalden kaynaklanıyorsa derhal düzeltsinler, doktor muayenesine gönderilmesine karşı çıkacağız” dedi.
Ağca’nın kendisine “Dinsel inançları ve felsefi değerlerine aykırı olduğu gerekçesiyle eline silah almayacağını söylediğini” aktaran Özhan, Ağca’nın askere alınması durumunda “elinde silah olan binlerce insan arasında güvenlik sorunu yaşayacağını” öne sürdü.
Özhan, Ağca’nın uzun yıllar kendisi ve kardeşi Adnan Ağca dışında hemen hemen hiç kimseyle görüşmediğini, bu durumun müvekkilinin psikolojisine olumsuz yönde etki ettiğini ileri sürerek, askerliğe ilişkin yeni sürecin müvekkili Ağca’yı “çok üzdüğünü ve şoke ettiğini’’ savundu.
Ağca'dan 5 maddelik bildiri
Mehmet Ali Ağca'nın avukatı Gökay Gültekin gazetecilere Mehmet Ali Ağca tarafından yazıldığını söylediği İngilizce bir metni dağıttı. ''Sonsuz güç sahibi Allah'ın adıyla Tanrının ilahi mesajını ilan ediyorum'' diye başlayan metinde şu ifadeler yer aldı:
''Madde 1: Tanrı sonsuza dek tek ve benzersizdir. Tanrı sonsuza dek bütündür. Teslis (Üçleme) diye bir şey yoktur.
Maadde 2: Ben Tanrı değilim. Ben Tanrı'nın oğlu değilim. Ben ebedi Mesihim, yani ete kemiğe bürünmüş ve yeniden doğmuş aynı ilahi söz. Ben tüm evrende Tanrı'nın ebedi yüksek hizmetkarıyım. Teslis (Üçleme) diye bir şey yoktur.
Madde3: Ve Kutsal Ruh (Ruhül Kudüs) Tanrı'nın yarattığı bir melekten başka bir şey değildir. Teslis diye bir şey yoktur.
Madde 4: Dünyanın sonunun geldiğini ilan ediyorum. Tüm dünya bu yüzyıl içinde yok olacak. Her bir insan bu yüzyıl içinde ölecek.
Madde 5: İncil hata ile doludur. Mükemmel İncil'i ben yazacağım.
Ebedi Mesih Mehmet Ali Ağca''
Avukat Gökay Gültekin, ayrıca Ağca ve Papa 2. Jean Paul'un birlikte çekilmiş bir fotoğrafını kapağına taşıyan Times dergisinde çıkan bir makalenin fotokopisini de basın mensuplarına dağıttı.
Ağca'ya teklif yağıyor
Ağca’nın avukatı Hacı Ali Özhan, Ağca’nın, Papa 11. Jean Paul’ün mezarını ziyaret etmeyi arzuladığını, Vatikan’a gitmek ve Papa Benedikt’le bir görüşme yapmak istediğini söyledi. Ağca’nın bu isteğini 13 Mart 2009’da Vatikan’a giderek Vatikan resmi sözcüsü Federico Lombardi’ye ilettiğini belirten Özhan, Vatikan Başbakanı Tarcisio Bertone’ye yazılı olarak ilettiğini, Aralık 2009’da görüşme tarihini saptamak için Lombardi ile tekrar görüştüğünü belirtti. Görüşme tarihi konusunda henüz kesinlik olmadığını ifade eden Özhan, Ağca’ya dünyanın birçok ülkesinden film, kitap, röportaj ve belgesel için 50’den fazla teklifin yapıldığını kaydetti. Teklifleri Ağca’ya sunduğunu, ayrıntılı değerlendirme yaptıktan sonra teklif sahipleriyle bizzat görüştüğünü ifade eden Özhan, görüşmelerin son aşamaya geldiğini ve 18 Ocak’tan sonra bir iki ay içinde karara varılacağını belirtti.
Türkiye’deki 10 yıllık cezaevi süresince Ağca’nın en küçük bir disiplinsiz eyleminin olmadığını söyleyerek Ağca’yı “cezaevinin en efendi mahkûmu” olarak nitelendiren Özhan, “Cezaevinde yüzlerce çok önemli kitap okudu, bazen ona kitap yetiştiremezdim, dinsel, felsefi, bilimsel konulu kitaplara yoğunlaşıp derinlikli bilgiyle çok yönlü entelektüel kimliğe ulaşmıştır” dedi. Ağca’nın yabancı ülke cezaevine giderek mahkûmiyetin son yılında kitap, film ve belgesel çalışmalarını daha rahat koşullarda yapmak ve yapımcı firma temsilcileriyle görüşme imkânı sağlamayı amaçladığını anlatan Özhan, Ağca’nın tek kişilik bir odaya konulduğunu, yarı açık cezaevi ve özel izin imkânlarından faydalandırılmadığını kaydetti.
Ağca’nın bu koşullarının değişmesini sağlamak için Polonya ve Portekiz vatandaşlığına geçme girişiminde bulunduğunu belirtti. Ağca’nın kalacağı ülkeyi, seçeneklerin ve gelişmelerin belirleyeceğini söyleyen Özhan, “Nitekim belgesel ve sinema filmi yapımcı ve yönetmenleri ile yayınevi yöneticileriyle görüştükten sonra kontrat imzalayıp çalışmalarını yürütmek için yurtdışına çıkması gerekecektir. Çeşitli ülke elçilikleriyle yaptığım görüşmelerde, vizede bir sorun çıkarılmayacağı taahhütleri de alınmıştır” dedi. Ağca’nın cezaevinin çıkış kapısı yerine cezaevi kampus girişinin bulunduğu bölümden bırakılacağını belirten Özhan, Ağca’nın basın açıklaması düşünmediğini, cezaevi çıkışında kısa bir selamlama konuşması yapabileceğini belirtti.
Cumhuriyet / AA
