Ankara Barosu avukatlarından Sedat Vural, 2007 yılında yapılan seçimlerde milletvekillerine seçimden sonraki 3 ayı kapsayan maaşların ödenmesine ilişkin kararın yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle idari mahkemesinde dava açmıştı.

Ankara 16. İdare Mahkemesi, davanın ehliyet yönünden reddine karar vermişti. Avukat Vural, bu karar üzerine, Ankara 16. İdare Mahkemesinin kararının bozulması ve yürütmesinin durdurulması istemiyle Danıştay'da dava açmıştı.

Dosyayı görüşen Danıştay 11. Dairesi, Ankara 16. İdare Mahkemesi'nin kararının hukuka uygun olmadığını belirterek kararı bozdu. Daire ayrıca, aylık ödenek ve yollukların, seçimlerin yenilenmesinden sonra TBMM üyeliği sıfatı sona erenlerden geri alınmasını engelleyen TBMM Üyelerine Ödenecek, Yolluk ve Emekliliklerine Dair Kanun'un "Hak Kazanma ve Ödeme" başlıklı 6. maddesinin 3. cümlesinde yer alan ve çeşitli sebeplerle genel seçimin yenilenmesi" ibaresinin Anayasaya uygunluğunun denetlenmesi gerektiğine karar verdi.
 

Anayasal görev

Öte yandan Vural, 2 yıldır AYM'nin Danıştay'ın başvurusuna ilişkin herhangi bir karar vermediğini belirtti. Vural, kendi dosyası ile birlikte bir çok dosyanın mahkemenin elinde beklediğini savunarak, Anayasa Mahkemesi'nin "çalışmama kararı" aldığı yönündeki iddialara, mahkemeye yaptığı başvuruyla tepki gösterdi. AYM'ye verdiği dilekçede, "Anayasanın 11. Maddesi'nde "Anayasa hükümleri, Yasama, Yürütme ve Yargı organlarını, İdare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır. Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz" hükmüne yer verildiğini anımsatan Vural, "Hal böyle olunca bir konuda Anayasa hükmü ile yasa hükmü arasında aykırılık bulunduğundan Anayasa hükmünün uygulanmasına öncelik tanınması ilmi ve içtihadi bir zorunluluktur. Zira normlar hiyerarşisinde piramidin tepesinde Anayasa, sonra Yasa, Tüzük, Yönetmelik hükümleri gelmektedir" dedi.

"Gerçekte de Anayasa bir konuyu somut, ayrıntılı ve uygulanabilir nitelikte düzenlemişse Anayasanın doğrudan doğruya uygulanması yasal ve hukuksal açıdan zorunlu" olduğunu savunan Vural, dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:
"Anayasanın 149. maddesinin ikinci paragrafına aynen 'Siyasi Partilere ilişkin dava ve başvurulara, iptal ve itiraz davaları ile Yüce Divan sıfatıyla yürütülecek yargılamalara Genel Kurulca bakılır' hükmüne amirdir. Talep konum itiraza ilişkin olup, Genel Kurulca görüşülmesi Anayasaca hüküm altına alınmıştır. Genel Kurul üyelerinin tamamı seçilmiştir. Anayasanın 149. maddesi itiraz konusunu ayrıntılı ve somut bir biçimde ortaya koyarak özel nitelikte hüküm koyduğu için uygulama öncelliğine sahiptir. Ayrıca mevcut 'Anayasa Mahkemesi Kuruluş Yasası' ve 'Anayasa Mahkemesi İç Tüzüğü' gereği toplantıların yapılması Anayasal ve Yasal görevdir."



ANKA