Daha önce Balyoz soruşturması kapsamında ikisi koramiral olmak üzere 11 general ve amiral, 58 Muvazzaf personeli tutuklanan silahlı kuvvetler Orgeneral Balanlı’nın durumunu da diğer sanık personel ile birlikte değerlendiriyor. Genelkurmay Hukuk Müşavirliği bir taraftan tutuklamalara delil olarak gösterilen seminer ve yazışma belgelerinin gerçekliğini araştırıyor, diğer taraftan da suçlanan personelin terfi ve atamalarında yaşanacak muhtemel sorunlar için önlem almaya çalışıyor.

Daha önce yaptığı açıklamalar “yargıya ve siyasete müdahale” olarak görülen ve eleştirilen Genelkurmay, Balyoz tutuklamalarına yapılan itirazın reddedilmesinden sonra yaptığı “Tutukluluk halinin devamını anlamakta güçlük çekilmektedir” açıklaması nedeniyle de eleştirilmişti. Genelkurmay’ın bu kez bu tür açıklamalardan kaçınacağı ve hukuki yol haritası izleyeceği öğrenildi.

“Belgeler gerçek değil”
Genelkurmay’ın tutukluluk kararına itirazının temeli, tutuklamaların temel delili olan belgelerin ‘gerçekliği üzerine’ olacak. Daha önce Türk Silahlı Kuvvetleri’nin seminerleriyle ilgili ‘yapılma şekli’, ‘katılımcılar’, ‘emirler’ ve ‘senaryolar’ gibi konulara ilişkin adli mercilere bilgi veren Genelkurmay, bu kez de Orgeneral Balanlı hakkındaki iddialara dayanak olan son belge hakkındaki raporunu savcılara iletecek. Genelkurmay, Eskişehir’de bulunan belgelerin de TSK’ya ait gerçek belgeler olmadığını bildirmişti.

Daha önce Balyoz sanığı generallerin atamasında olduğu gibi 1 Ağustos 2011 günü yapılacak YAŞ toplantısında da atama krizi yaşanması bekleniyor. Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na atanması beklenen Orgeneral Balanlı’nın tutukluluğu sürerse bu göreve gelmesi imkânsız olacak. Bu durumda Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Aksay’ın görev süresinin bir yıl daha uzatılması gündeme gelebilir.



DENİZ ZEYREK/RADİKAL