Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde, bir avukatı, bürosunda tabancayla vurarak yaraladığı ileri sürülen kadın ve kendisine yardım ettiği öne sürülen kişi, 16 yıl 3′er ay hapis cezasına çarptırıldı.

Sakarya Barosu avukatlarından Memduh Turan’ın, 16 Temmuz 2010′da Atatürk Bulvarı’ndaki bürosunda tabancayla vurularak yaralandığı olaya ilişkin görülen dava, Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde karara çıktı. Duruşmaya, avukatı yaraladığı öne sürülen A.Ç. (34) ile sanığa yardım ettiği ileri sürülen B.D. (25) ve suça karıştıkları iddia edilen Ç.İ., M.İ., C.İ., Y. İ., saldırıda yaralanan avukat Memduh Turan, sanık ve müdahil avukatları katıldı. Tutuksuz yargılanan D.T. ise doğum yaptığı için duruşmaya katılmadı.

Saldırıya uğrayan Turan’ın avukatlarından Bedri Erkul, toplanan deliller karşısında sanık C.İ.’nin olayda azmettirici rolünde bulunduğunun çok açık ve net şekilde anlaşıldığını iddia ederek, bu sanığın öldürmeye azmettirmekten cezalandırılmasını ve hükümle birlikte tutuklanmasını talep etti.

Tutuklu sanık A.Ç.’nin avukatı İsmail Öperli ise müvekkilinin suçu tehdit, baskı ve uyuşturucunun etkisi altında işlediğini savunarak, “Müvekkilimin müdahil ile hiçbir alıp veremediği ve düşmanlığı yoktur. Avukatı olaydan önce tanımamaktadır. Müvekkilimin öldürmeye teşebbüs kastı ile değil yaralama kastı ile hareket ettiği kanaatindeyiz. Müvekkilim dul ve üç çocukludur. Dosyanın Yargıtay’a gidip gelebileceği süre ve uzun tutukluluk süresi nazara alınarak, mağduriyetinin önlenmesi açısından uygun görülecek şekilde tahliyesini talep ediyoruz.” dedi.

Duruşmada son savunmasını yapan sanık A.Ç., saldırıyı gerçekleştirmek için sanıklardan Ç.İ.’den tehdit ve maddi cebir gördüğünü ileri sürerek, “C.İ.’den ‘çocuklarını düşün’ diye tehdit gördüm. B.İ.’de bana uyuşturucu vermişti. Yazıhaneye de uyuşturucunun etkisinde girdim. İlk önce ateş etmedim. Dışarıya çıktığımda B.D. bana ‘çocuklarını gözünün önüne getir. Onları düşün’ deyince tekrar avukatın yazıhanesine döndüm.

B.D.’nin bana, “Silah sesi duymam gerekiyor” demesi üzerine havaya ateş ettiğimi zannederek ateş ettim. Ben, bu insanlar yüzünden iki yıldır cezaevindeyim. Çocuklarım da rezil durumda. Ben avukatı hiç tanımam. Kendisi ile hiçbir düşmanlığım yok.” diye konuştu.

Sanık Ç.İ. de avukat Turan’ın ölen amcası Cevdet İ.’nin oğlunun yargılandığı davada, karşı tarafın avukatlığını yaptığını ve söz konusu davadan dolayı amcasının oğlunun 3-4 yıldır cezaevinde hükümlü olarak tutulduğunu belirtti. Sanık A.Ç.’nin ölen amcası Cevdet İ. ile ilişkisi olduğunu ifade eden Ç.İ., kendisinin sanığa karşı tehditte bulunmadığını öne sürerek, beraatine karar verilmesini istedi.

Tutuklu sanık B.D. ise kendisinin A.Ç.’ye uyuşturucu madde vererek olayı azmettirdiği yönündeki suçlamaları kabul etmedi. Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, A.Ç. ve B.D.’yi avukat Turan’ı, avukatlık görevi nedeniyle tasarlayarak öldürmeye teşebbüs ettikleri gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Suçun teşebbüs aşamasında kalmasını ve sanıkların pişmanlık gösteren tavırlarını dikkate alan mahkeme heyeti, sanıkların cezasını 15′er yıla indirdi. Ruhsatsız tabanca bulundurdukları gerekçesiyle de 1 yıl 3′er ay hapis cezası ve 740′ar lira para cezası alan sanıklar, toplam 16 yıl 3′er ay hapis cezasına çarptırıldı. Tutuksuz sanıkların ise mahkumiyetlerine yetecek delil olmadığı gerekçesiyle beraatine karar verildi.



GENÇBARO