ANAYASA Mahkemesi, terörle mücadele sırasında evleri zarar gören vatandaşları yakından ilgilendiren bir karara imza attı. Mahkeme, mülkiyet hakları ihlal edilen vatandaşların sadece maddi değil, manevi zararlarının da karşılanması gerektiğine karar verdi. 

EVİ YANDI
1994 yılında Tunceli’nin Ovacık Bilgeç Köyü, terörle mücadele kapsamında sürdürülen operasyonlar gerekçe gösterilerek boşaltıldı. Operasyonlar nedeniyle Abbas Emre isimli vatandaşın köydeki evi ve ahırı da yandı. Emre, 2001 yılında Tunceli Valiliği’ne başvurarak, zararının karşılanmasını talep etti. Valilik, “Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun” kapsamında Emre’ye 14 bin 256 TL ödenmesine karar verdi. 

DAVA REDDEDİLDİ 
Emre, kendisine önerilen miktarının az olduğu gerekçesiyle idare aleyhine maddi ve manevi tazminat talebiyle dava açtı. Malatya İdare Mahkemesi, “Yasa kapsamında davacının zararının karşılandığı” gerekçesiyle maddi tazminat talebini reddetti. Mahkeme, terör mağdurlarının zararlarının karşılanmasına ilişkin yasada, manevi tazminat taleplerine ilişkin düzenleme bulunmadığı gerekçesiyle manevi tazminat talebini de kabul etmedi.

YENİDEN GÖRÜLECEK
Karara yapılan itirazı inceleyen Danıştay 15. Dairesi de yerel mahkemenin verdiği kararı onadı. Kararın kesinleşmesi üzerine Abbas Emre, “mülkiyet hakkı ve adil yargılama hakkının ihlal edildiği” gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu. Anayasa Mahkemesi 1. Bölümü, terör mağdurlarının sadece maddi değil, manevi zararlarının da giderilmesi gerektiğine hükmetti. AYM, Abbas Emre’nin manevi tazminat talebinin değerlendirilmesi, ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması amacıyla yeniden yargılama yapılması için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verdi. 

'SUR VE CİZRE'YE ÖRNEK OLABİLİR'
 ABBAS Emre’nin avukatı Mehmet Ali Kırdök, AYM’nin kararının manevi tazminat yönünden emsal bir karar olduğunu savunarak, “Köyleri boşaltılan, evlerinden edilen vatandaşların yaşadığı mağduriyetin giderilmesi noktasında emsal bir karardır. Mahkeme manevi tazminat talebimizi haklı bulmuştur. Bu kararın, Sur ve Cizre gibi halen olayların yaşandığı yerlerde, evleri zarar gören vatandaşlar açısından uygulanabileceğini, buradaki vatandaşların da manevi tazminat talebinde bulunabileceğini düşünüyorum” dedi.