MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, milletvekilliği esnasında suç işleyen milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını öngören bir Anayasa değişikliği hazırlayarak tartışmaya açtı.

Bahçeli: "Bilhassa siyasi temsil noktasında bulunmalarına rağmen, PKK maşalığını ve sözcülüğünü cüretkâr bir şekilde sürdüren hıyanet taraftarlarının sabır ve tahammül sınırını aşan küstahlıklarının bu zararın boyutunu artırmaktan başka hiçbir amaç taşımıyor."

MHP'den yapılan yazılı açıklamaya göre Bahçeli, Anayasa'nın dokunulmazlıklarla ilgili 83'üncü maddesinin 2 ve 3'üncü fıkralarının değiştirilmesini istedi.

-2. FIKRA-

Bahçeli'nin teklifine göre şu anda "Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali ve seçimden önce soruşturmasına başlanılmış olmak kaydıyla Anayasanın 14 üncü maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır. Ancak, bu halde yetkili makam, durumu hemen ve doğrudan doğruya Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirmek zorundadır" biçiminde olan 2. Fıkrası şu hale geliyor:
"Suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili hakkında, Meclis'in kararı olmadıkça gözaltına alınma ve arama kararı verilemez, tutuklanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü ve terör eylemlerine katılma ve terörü destekleme halleri ile Anayasa'nın 14.maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır. Ancak bu halde yetkili makam, durumu hemen ve doğrudan doğruya Türkiye Büyük Millet Meclisine bildirmek zorundadır. Soruşturma ve yargılama milletvekilinin Meclis çalışmalarına katılmasına engel olmayacak şekilde sürdürülür."

-3. FIKRA-

Anayasa'nın 83'üncü maddesinin şu anda "Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır; üyelik süresince zamanaşımı işlemez" biçiminde olan şimdiki 3. Fıkrası ise Bahçeli'nin teklifinde şöyle öneriliyor:
"Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkında verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır; üyelik süresince zamanaşımı işlemez."

-"TÜRKİYE SUİKAST VE SABOTAJLA KARŞI KARŞIYA"-

Bahçeli teklifiyle ilgili açıklamasında Türk milletinin ancak savaş şartlarında olabilecek acı kayıp ve tahribatlarla sarsıldığı, bu nedenle evlatlarını birbiri ardına Hakk'a uğurladığını belirtti. Bölücü terör örgütü PKK'nın vahşi saldırılarına, kanlı niyet ve mütecaviz hareketlerine her gün bir yenisinin eklendiğini aktaran Bahçeli "Bu yüzden Türkiye, beka düzeyinde vahim bir suikast ve sabotaj ile karşı karşıyadır" dedi. Bahçeli şöyle devam etti:
"Terörle mücadelede hayatlarını yitiren kahramanlarımız, ülkemizin her yöresinde al bayrağa sarılı tabutlarla vatan topraklarına emanet edilmektedir. Bunun yanısıra sivil ve masum vatandaşlarımız da bölücü nitelikli terörün kalleş ve hain saldırılarına hedef olmaktadır. Kundaktaki bebekler, küçücük yavrular ve kadınlar hayatlarının baharında kiralık katillerin insanlıkla bağını koparmış kanlı emelleriyle tanışmaktadır. Bugünkü şartlarda ülkemiz en üst düzeyde bir varoluş mücadelesi vermektedir. Bununla birlikte etnik nitelikli bölücü terörün kardeşliğimizi ve bin yıllık derin hukuku bozmaya dönük adımları üzerinde hassasiyetle durulması gereken en önemli konudur. Mezhep alanındaki alarm verici gerginlikler bu süreci tahkim etmekte, Alevi kardeşlerimize yönelik provokasyonlar ve yeni ev işaretlemeleri rezil bir tezgâhın ısrarla devrede tutulduğunu göstermektedir. Bu açıdan etnik ve mezhep odaklı tehditler, iç ve dış mihrakların tazyik ve tahrikleriyle çok nazik bir aşamaya getirilmiş bulunmaktadır."
AKP hükümetinin yanlış politikaları ve milli duyarlılıkları gözetmeyen uygulamalarının Türkiye'yi sonu meçhul bir karanlığa sürüklemiş durumda olduğunu anlatan Bahçeli, "Şüphesiz kardeşlik bağlarına vurulan her darbenin, iç kavgayı tetiklemeye yarayan her sinsi tuzağın son vatanımızdaki mevcudiyetimize tamir ve telafisi mümkün olmayan zararlar vereceği aşikârdır" dedi.

-"HIYANET TARAFTARLARININ KÜSTAHLIKLARI TAHAMMÜLÜ AŞTI"-

Bilhassa siyasi temsil noktasında bulunmalarına rağmen, PKK maşalığını ve sözcülüğünü cüretkâr bir şekilde sürdüren hıyanet taraftarlarının sabır ve tahammül sınırını aşan küstahlıklarının bu zararın boyutunu artırmaktan başka hiçbir amaç taşımadığını anlatan Bahçeli, "Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında millet vekâletini ifa etmek yerine bölünmenin ve parçalanmanın mesafe almasını söz, niyet ve eylemleriyle sağlamaya çalışan bedbahtlar milletimizin haklı olarak öfke ve nefretini üzerlerine çekmektedir" dedi. Bahçeli açıklamasına şöyle devam etti:

"Ellerine şehit kanı bulaşan canilerle kucaklaşmaktan, bunlara sevgi ve hayranlık göstermekten zerre utanmayan terör destekçilerinin en az dağdaki yoldaşları kadar işlenen suçlara iştirak ettikleri açıktır.
Türkiye'nin, önüne gelenin pervasızca hareket edeceği, bağrında düşmanlık yapanların kanını emeceği dermansız ve sünepe bir ülke olmadığını herkes görmeli ve anlamalıdır."
MHP Lideri Devlet Bahçeli, MHP'nin bu kapsamda milletvekilliği dokunulmazlığının anayasal sınır, içerik ve çerçevesinin tekrar gözden geçirilmesini acilen gerekli gördüğünü belirterek, "Milliyetçi Hareket Partisi millet iradesini temsil eden vekillerin tarihi bir sorumluluk ve vazifeyle karşı karşıya olduğuna inanmaktadır. Türk milletinin mukadderatına sahip çıkmak, Türkiye'nin varlığına toz kondurmamak ve milletimizin devamlılığına destek vermek en öncelikli milli görev olarak kabul edilmelidir. TBMM, Türkiye Cumhuriyeti'nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü her türlü art niyet ve musibetlerden koruyacak tarihi birikime, dirayete ve kararlılığa haiz olduğunu mutlak anlamda ispatlamalıdır" dedi.
Bahçeli, bu itibarla kamuoyunun ve siyaset kurumunun milletvekilliği dokunulmazlığını yeniden düzenlemeyi amaçlayan anayasa değişikliğiyle ilgili tekliflerini değerlendirmeye alması ve tartışmaya açmasının en samimi beklenti ve dilekleri olduğunu belirtti.


Anka