Bakan Şahin, İstanbul Kongre Merkezi'nde KAGİDER tarafından düzenlenen "Uluslararası Kadın Girişimcilik ve Liderlik Zirvesi"nin "Yeni Dünya Düzeninde Kadının Yükselen Gücü" temalı toplantısına katıldı. Toplantıda konuşan Bakan Şahin, "Kadınların örgütlenebilmesi, kadınların konu başlığı altında sorunlarına çözüm bulabilecek mekanizmaları güçlendirmeleri işte bu salonlardan geçiyor. 10 yıldan beri verilen önemli bir mücadele var. Ben hepinizi bu verdiğiniz mücadeleden dolayı tebrik ediyor, teşekkür ediyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Zamanın ruhunu yakalamamız, değişen dünya düzenini anlamamız ve kendimizi o değişen dünya düzeninde istikametimizi, rotamızı iyi belirlememiz gerekiyor. Dünya tarihine baktığımızda sanayi devrimini, tarım devrimini ıskalamış bir ülkeyiz. Ama şimdi önümüzde çok önemli bir fırsat var. Bilgi toplumu olabilir, bilgi ekonomisini yönetebiliriz. Kas gücünün kasa gücüne, kasa gücünün kafa gücüne geçtiği 3K dediğimiz bir geçiş sürecini yaşadık. Bu değişen dünya düzeninde en önemli gücün beşeri sermaye olduğunu biliyoruz. İnovasyonun, Ar-Genin, kabiliyete dayalı büyümenin, girişimciliğin artık yükselen bir değer olduğunu biliyoruz. Bu yeni dünya düzenini iyi okumamız gerekli, bütün tedbirleri almamız gerekli. Güçlü stratejik planlamaları yapmak durumundayız. Koyduğumuz hedefe ulaşabilmemiz, sürdürebilir büyümeyi sağlayabilmemiz, dünyanın ilk 10 ekonomisine girebilmemiz de bu stratejik planlamalardan, doğru odaklanmadan, doğru yol haritasından, doğru hedefe doğru kişilerle gitmekten geçiyor" dedi. 
Sivil anayasa hazırlıklarına da değinen Bakan Şahin, şunları söyledi: 

"Temel yasalarımızı, hukuk devleti olma yönünde mücadelemizi verirken, AB ile ilgili uyum sürecinde çıkardığımız paketlere baktığınız zaman en büyük kazanç kadınlar ve çocuklar adına yapıldı. Medeni Kanun, Ceza Kanunu, 35 yıl sonra değiştirilen Ceza Kanunu'nda kadının temel hakkı esas olarak güçlendirildi. İş Kanunu'nda eşit işe eşit ücret verilmesi gerektiği, kadının istihdamdaki önünün açılması için pozitif ayrımcılık yapılması gerektiği, Anayasa'nın 10. ve 41. maddesinin kadınların lehine değiştirilmesi gerektiğine inanıldı ve bu başarıldı. Ama bu yetmez. O koyduğumuz hedeflere yetişebilmemiz için önümüzde çıkarmamız gereken bir sivil anayasa var. ve sivil anayasada da sadece bir maddenin değiştiği bir sivil anayasa istemiyoruz. Her maddenin kadın erkek eşitliği bakış açısından geçtiği ve bütün dezavantajlı grupları avantajlı hale getirecek bir anayasayı başarmak durumundayız. Toplumsal mutabakatsa anayasa ile bunu birlikte başarabiliriz. O yüzden Meclis'te çıkan tasarının hızlı bir şekilde takibini yapmak, bu gözlükle, bu gözlüğü takarak incelemek ve gerekli tedbirleri almak durumundayız. Bunu da birlikte başaracağız."