Eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ, 32. Gün’de Mehmet Ali Birand’a önemli açıklamalar yaptı.

Başbuğ, 1 Mart 2003’teki tezkerenin reddedilmesiyle PKK’yı bitirme şansının kaybedildiğini iddia etti.

Başbuğ’un sorulara verdiği yanıtlar özetle şöyle:

KÜRT KARDEŞLERİMİZ TERÖRE TAVIR ALMALI
(Terör biter mi?) Açık söyleyeyim, Irak’ın kuzeyindeki PKK varlığını kaldırmadan PKK belasından kurtulması mümkün değil. Ayrıca Kürt kardeşlerimiz teröre demokratik tavır almalı. Daha önemlisi silah bırakması için uluslararası baskı yapılmasıdır.

ABD İLE İŞBİRLİĞİ OLMADAN HAREKÂT ZOR
(K.Irak’a operasyon için ABD’den izin gerekir mi?) 2003’ten sonra Irak’taki durum değişti. Hava sahasında kontrol var. ABD ile koordine edilmeden bir operasyon zor. Sınır ötesi sonrası bölgede kalma ne kadar uzarsa o kadar başarılı olur.

İYİ İSTİHBARAT, PLANLAMA İLE KANDİL TEMİZLENİR
(Kandil temizlenir mi?) PKK’nın asıl bulunduğu bölge Irak’ın 40 kilometre içine kadar olan bölge. Kandil’e harekât, özel kuvvetlerle yapılabilir. İyi istihbarat ve planlamayla Kandil temizlenir.

PKK TERÖR ÖRGÜTÜ ŞANSLI BİR ÖRGÜT
(Terörle mücadelede hatamız neydi?) K. Irak’taki PKK varlığının ortadan kaldırılmasının mücadelede önemli olduğunu gözden kaçırdık. PKK terör örgütü şanslı bir örgüt bana göre. Çünkü konjonktürel şartlar hep lehine gerçekleşen ve istifade edebilen bir örgüt. Biz en az 4 kez PKK’yı elemine etme şansını kaybettik.

TEZKERE GEÇSE, IRAK’TA 40 KM İÇERİ GİRECEKTİK
Bir türlü son darbeyi vuramadık. Bana göre en son fırsat 2003’teki 1 Mart tezkeresiydi. Kabul edilse TSK, adını Yağmur Hattı olarak adlandırdığımız K. Irak’taki 40 kilometrelik bölgeye girecekti.

ÖZEL YETKİLİ MAHKEMELER KONUSU ELE ALINMALI
(Ergenekon ve Balyoz’un TSK komuta kademesi üzerindeki etkisi?) Tutukluluk halinin ceza haline dönüştüğü kanaati var. Özel yetkili mahkemelerin sorunlar taşıdığını çok kimse düşünüyor. Ben de katılıyorum. Özellikle gizli tanıklar, ihbar mektuplarına dayalı faaliyetler, özel yetkili mahkemelerin de ele alınmasının uygun olacağını gösteriyor.

BAŞBAKAN İLE İLİŞKİLERİMİZ GAYET SAĞLIKLIYDI
(Yeni bir asker - sivil düzeni mi kuruluyor?) 2008’de göreve geldiğimde Sayın Başbakan’la haftalık toplantıları ben arzu ettim. Dönemimde Sayın Başbakan’la ilişkilerimiz gayet sağlıklıydı. Diyaloğa açık bir süreç götürdük.Sorunlar olmadı mı, tabii ki oldu. Bu sorunları diyalogla, karşılıklı konuşarak çözmeye çalıştık.

SİLAH BIRAKTIRMAK İÇİN PKK İLE GÖRÜŞÜLÜR
(Devlet PKK’yla görüşmeli mi?) Siyasi iradenin vereceği karar çok önemli. Ancak görüşmelerde gizlilik ve amacının iyi tespit edilmesi çok önemli. Bence amaç terör örgütünün koşulsuz olarak silah bırakması olmalı. Başbuğ, mahkemeden talep gelmesi durumunda internet andıcı davası ile ilgili ifade vereceğini söyledi.


Radikal