Babasının ölümünden 17 yıl sonra soruşturma açılmasını sağlayan 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal, ilginç açıklamalarını sürdürüyor. Babasına ait saç örneğinin yurtdışında saklandığını belirten Özal, savcılara bir an önce inceleme başlatmaları çağrısında bulundu. Saçların hangi ülkede ve nerede saklandığına ilişkin bilgi vermekten kaçınan Ahmet Özal, "Bunu savcılık isterse ilgili yerden isteyip inceleyebilir. Bu elimizdeki mevcut iki delilden biridir. Kan örneğinin daha önce kaybolduğu biliniyor." dedi. Başarısız suikast girişimi ve babasının şüpheli şekilde ölümüyle ilgili olarak eski MGK Genel Sekreteri Sabri Yirmibeşoğlu ile Genelkurmay İkinci Başkanı Aslan Güner'in ismini veren Ahmet Özal, olayın çözülmesi noktasında pek çok ismin bulunduğunu düşünüyor. Bunlarla ilgili olarak da savcıya bildiklerini aktardığını söylüyor.

17 Nisan 1993'te hayatını kaybeden Özal'a otopsi yapılmadığı için ölüm sebebi anlaşılamadı. Kamuoyuna açıklanan kalp krizi bilgisi hep şüpheyle karşılandı. Alınan kan örnekleri ise Hacettepe Üniversitesi'nde esrarengiz bir şekilde ortadan kayboldu.

Türkiye'nin hem siyasi hem ekonomik hem de diplomasi alanında yeni bir döneme girdiği 1993 yılında beklenmedik bir şey oldu ve bu değişimi gerçekleştiren isim olan Cumhurbaşkanı Turgut Özal, beklenmedik bir şekilde hayata veda etti. Özal'ın 17 Mayıs 1993 tarihindeki ölümü hem o zaman, hem de arkasından geçen yıllar içinde defalarca tartışıldı. Ancak Özal'ın hayatını kaybetmesinden hemen sonra cenaze üzerinde otopsi işlemleri yapılmadığı ve defin işlemi gerçekleştiği için ölüm sebebi tam olarak anlaşılamadı. Kamuoyuna açıklanan kalp krizi bilgisi ise kimseyi tatmin etmedi. Özal'dan alınan kan örnekleri Hacettepe Üniversitesi'nde esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolurken, savcılar eşi Semra Özal'ın kesip sakladığı saçlarını incelenmeye gerek görmedi.

Aradan geçen 17 yılın ardından soruşturmanın tekrar açılmasına büyük katkı sağlayan oğul Ahmet Özal, Samanyolu televizyonunda katıldığı programda savcılara seslenerek babasına ait saç örneğinin yurtdışından getirilmesini ve incelenmesini istedi. Özal, saçların hangi ülkede ve nerede saklandığına ilişkin bilgi vermekten ise kaçındı. Saçların daha önce ABD'de bir kasada saklandığı kamuoyuna iddia olarak yansımıştı. "Bunu savcılık isterse ilgili yerden isteyip inceleyebilir. Bu elimizdeki mevcut iki delilden biridir. Kan örneğinin daha önce kaybolduğu biliniyor." diyen Ahmet Özal, savcıların elini hızlı tutmasını istiyor.

Üç isim değil, pek çok isim var

Babasına düzenlenen başarısız suikast girişimi ve ölümüyle ilgili olarak Sabri Yirmibeşoğlu ve Aslan Güner'in isimlerini anan Ahmet Özal, açıklayacağı üç ismin daha bulunduğu yönündeki iddiayı ise yalanlıyor. Özal, bu olayın çözülmesinde sorumluluk noktasında olan üç isim değil pek çok ismin bulunduğunu aktarıyor. Bu isimlerle ilgili olarak da savcıya bildiklerini aktardığını söylüyor.

Babasının ölümüyle ilgili TBMM çatısı altında bir araştırma komisyonu kurulmasını isteyen Özal, bu talebin ilk kez dile getirilmediğini de hatırlatıyor. Babasının vefat ettiği 1993 yılından 1999'a kadar yaşanan birçok ölüm ve olayın tekrar incelenmesi gerektiğini belirten Ahmet Özal, bu tarihte milletvekili olarak da Meclis'ten talepte bulunmuş. Özal, "Ben bu yöndeki dilekçemi 1999 yılında milletvekili iken TBMM Başkanlığı'na vermiştim. Şu anda bir başvuru yok. Ancak siyasi iktidar ve mevcut Meclis üyeleri böyle bir çalışmayı başlatabilir." değerlendirmesini yapıyor. (Zaman)